kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 8 Ocak 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

CHP lideri Baykal’dan hükümete: Kara harekatı yapmak için izin alamadık mı?

Yeni Haber
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'nin Irak'ın kuzeyine yönelik hava operasyonlarının ardından kara harekatı yapılmadığını ifade etti. "Kara harekatı yapma müsaadesi alamadık mı?" diye soran Deniz Baykal, Türkiye'nin yapacağı harekatlar karılığı harekatlar karşılığında herhangi bir anlaşma imzalayıp imzalamadığını sordu.

Deniz Baykal partisinin Meclis Grubu'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ekonomik verileri yorumlayan Deniz Baykal, büyümedeki azalmaya dikkat çekti.

2001 yılından sonra ortaya konan ekonomi politikasının hızlı şekilde enflasyonu düşürmeyi başardığını anlatan Baykal, 2004'ten itibaren enflasyonun ise düşmediğini vurguladı. Deniz Baykal şu değerlendirmelerde bulundu:

"Enflasyon kronikleşiyor. Olağanlaşıyor. Bu bir süre kronikleşir, sonra kontrol edemez hale gelirsiniz. Türkiye böyle bir tehlikeyle karşı karşıya. Türkiye'deki enflasyon TÜİK'in sepetine göre yüzde 8.4. O sepet nasıl bir yaşam tarzını yansıtıyor. TÜİK'in sepeti ne? Dar gelirlilerin enflasyonu yüzde 20'ye kadar yükseldi. Türkiye'de halkın enflasyonunun TÜİK'in resmi enflasyon rakamlarıyla kamufle edilmesine izin vermemek lazım.

ZAMLAR SÜRECEK

Birden bire elektrik ve doğalgaz zam furyasının geldiğine tanık oluyoruz. Elektrikte yüzde 20'ye yakın zam geldi. Kaşıkla verir gibi gözüküp kepçeyle geriye almıştır. Dakika bir, gol bir. Türkiye'deki bütün reel kesimler gerçek bir reel gelir kaybının içine girmeye başladı. Şimdi görüyoruz hükümet kendi içinde 'bu zammı fazla mı yaptık' tartışması içine girdi. Bu, hükümetin karar alma sürecini ne kadar ülkenin karar alma sürecini ülkenin gerçek ihtiyaçlarından kopuk şekilde bulunduğunu göstermektedir. Buna toplumun göstereceği tepki hükümeti bir tereddüt içine sokabilecektir, o nedenle bunu hep birlikte vatandaşlarımızla birlikte ortaya koymakta yarar vardır diye düşünüyorum.

-NE SUSUYORSUN ÇAĞLAYAN?-

Finansal kiralama uygulamasında vergi oranı yüzde 1'den yüzde 18'e çıkarıldı. Finansal kiralama uygulamasıyla bugün Türkiye'de 35 milyar dolarlık yatırım yapılıyor. 35 milyar dolarlık yatırımı kimse cebinden çıkarıp yapmaz, o işadamına da kimse al sana kredi diye vermez. Vergi oranının yüzde 18'e çıkarılmasını mazur görmek mümkün değildir. Bu Türkiye'nin kalkınmasına vurulacak en büyük darbedir. Bu oranın artışından ilgili kurumların haberi yok. Bir gecede yapıldı. Hükümet bocalamaya başladı. Hükümetin karar mekanizmalarında dağınıklık içine giriyoruz. Bu işleri bilmesi gereken Sanayi Bakanı hükümette. Eğer o şimdi Sanayi Bakanı olmasaydı, Ankara Sanayi Odası'nın başında olsaydı en büyük tepkiyi herhalde o gösterirdi. Ne susuyorsun sayın Çağlayan?

BAŞBAKAN NE KADAR ZAM YAPTIĞINI BİLMİYOR

Elektrik zammındaki ölçüsüz uygulama, bakanları bile şaşırttı. Nasıl zam yapmışız diyor. Kim diyor? Başbakan diyor. Başbakan ne kadar zam yaptığından haberi yok. Evet yüzde 20 zam yaptın sayın Başbakan. Yüzde 2 verdiğin insanlara şimdi yüzde 20 zam yaptın. Zamlar elektrik zammıyla bitiyor mu? Arkasından doğalgaz zamları geliyor. Bu bir başlangıç. Zamlar dönemi geliyor. Zam yağmurları başlıyor. Bütün bunlar dalga dalga yayılıyor, yayılacak. Şaşırdılar. O şaşırmanın altında da iktidar şımarıklığının yattığına dikkatinizi çekmek istiyorum.

ÇIPA, NE AB, NE IMF

Türkiye'de sık sık çapa tartışması yapılır. Çapasını kaybetti Türkiye. Sanki Türkiye sallanıyor dalgalı bir denizde. Çapa var, çapa atılacak, o çapa inecek ve dibi bulacak. Bu dalgalanmadan kendimizi koruyacağız. Türkiye'de bazı çevreler de çıpa arayışı içindeler.Çıpa ne? Çıpa, AB. Aman AB çıpasına bağlanalım. Çıpa ne? İMF. Aman İMF çıpasına bağlanalım. AB bizi almak istemiyor. Her gün hayal kırıklığı yaşıyoruz. AB çıpası olmazsa batarız. Kardeşim çıpa arıyorsan çıpa; ne AB'dir, ne IMF'dir. Çıpa Türkiye Cumhuriyeti'nin Anayasasıdır.

ETNİSİTE UYARISI

Türkiye'nin ulusal bütünlüğünü sarsabilecek, bizi bir millet olarak, kökenimiz ne olursa olsun ama burada bu devletin vatandaşı ve Türk Milleti'nin bir parçası olmaktan uzak düşecek her düzenleme bizi büyük sıkıntılarla karşı karşıya bırakır. Kimse bunlarla oynama kalkmasın kimse etnisite kavramını devlete taşımaya, Anayasaya taşımaya kalkmasın. Kimse Türk Milleti kavramını sulandırmaya zaafa uğratmaya, gizlemeye, maskelemeye çalışmasın. Bu çabalarla terörü önlemeniz mümkün değildir, bu çabalarla olsa olsa terörü azdırırsınız."

ALMAN DİZİYE TEPKİ

Deniz Baykal, konuşmasının son bölümlerinde, Almanya'nın ARD Televizyonunda yayınlanan ve Alevilerin tepkisine yol açın yayına tepki gösterdi. Türkiye'deki iç barışın ülke dışından kurcalanmaya çalışıldığını ifade eden Baykal, "Kardeşim işiniz gücünüz mü yok sizin. Nerden çıktı bu? Hangi ihtiyaçtan kaynaklanıyor. Size ne Türkiye'deki toplumun huzurunu, barışını, kardeşliğini, uyumunu bozmak" dedi.

İLİŞKİLER SIRADANLAŞMASIN

Deniz Baykal, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ABD ziyaretini de değerlendirdi. Başbakan Erdoğan'ın iki ay önce ABD'ye gittiğini hatırlatan Baykal, şunları söyledi:

"Türkiye iki ay önce ABD ile Kuzey Irak'a ilişkin görüşmelerini yaptı. Şimdi onun daha henüz netleşmekte olduğunu görüyoruz. Bizim Irak'taki terör merkezine karşı ne yapabileceğimiz konusunda gerçekler tam ortaya çıktı mı? Hava harekatı yaptık, kara harekatı yapamıyor muyuz? Kara harekatı yapmamıza engel mi var? Kara herekatı yapma müsaadesi alamadık mı? Peki hava harekatını düzenli olarak yapma konusunda bir protokol imzalama girişimimiz oldu ve geri çevrildi mi? Hava harekatı konusunda da tam serbest miyiz? Kendi irademizle hava harekatı yapabilecek miyiz? Bunların netleşmesi lazım. Şimdi bunları netleştirmeye çalışıyoruz.

TAAHHÜT VERDİK Mİ?

Yapacağımız bu harekatlar karşısında bir taahhüdümüz oldu mu? Bir vaadimiz var mı? Sayın Başbakan, 'bir karşılık gözeterek anlaşma yapmak şerefsizliktir' diyor. Ağır bir söz. Ama insanın aklına hemen Dubai anlaşması geliyor. Dubai anlaşması bir karşılık öngören bir anlaşma değil mi? Başbakan kadar acımasız bir değerlendirme yapmadık. 'O, o zamandı bundan sonra yapmayacağız' diyorsa Başbakan, önümüzdeki dönemdeki gelişmeleri dikkatle izlemek lazım."

(ANKA)