kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
25 Kasım 2008, Salı
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Vergi affı için son şans

Giriş Saati : 25.11.2008 11:20
Güncelleme : 25.11.2008 23:44
Yeni Haber
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, dünyada yaşanan finansal krizin Türkiye'de en çok kredi kanalını etkilediğini belirtti ve bundan sonraki süreçte bankacılık sektörü ile reel kesim arasındaki iş birliğini güçlendirecek ve krediye ulaşımı kolaylaştıracak tedbirler almanın hükümetin öncelikleri arasında olduğunu bildirdi.

Unakıtan, Maliye Bakanlığı ve Gelir Bütçesinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki sunuşunda, iktidarları döneminde uygulanan güçlü maliye politikaları sayesinde bütçenin sağlam, öngörülebilir, saydam ve güvenilir bir yapıya kavuştuğunu ifade etti.

Bu dönemde bütçe disiplininin sağlandığını, kamu borçlarının çevrilebilme endişesinin ortadan kaldırıldığını kaydeden Unakıtan, böylece bütçenin millete daha kaliteli hizmetler sunulmasına fırsat veren bir araç haline geldiğini söyledi.

Dünyanın, 1929 büyük ekonomik buhranından beri en büyük krizi yaşadığına işaret eden Unakıtan, önceleri gelişmiş ülke finans piyasalarında büyük banka ve sigorta şirketlerinin iflas açıklamaları ile başlayan krizin, zamanla derinleşerek, uluslararası likidite ve kredi koşullarının kötüleşmesine yol açtığını anlattı.

Unakıtan, şöyle devam etti:
''Kısa zamanda reel ekonomiyi de etkisi altına alan bu krize karşı, ülkeler tarafından açıklanan önlem paketleri, krizin daha da derinleşmesini ve tüm dünya ülkelerini etkisi altına almasını engelleyememiştir.
Elbetteki son yıllarda küresel sistem ile hem ticari, hem de finansal açıdan entegre olan ülkemizin dünyadaki bu büyük krizin dışında kalması beklenemez. Yaşanan bu kriz, ülkemizde en çok kredi kanalını etkilemektedir. Bankacılık sektörümüzün güçlü yapısına rağmen uluslararası likidite sıkışıklığı nedeniyle bankaların dışarıdan kaynak sağlaması zorlaşmış ve reel sektöre kullandırılan krediler azalmaya başlamıştır.

Bundan sonraki süreçte, bankacılık sektörü ile reel kesim arasındaki iş birliğini güçlendirecek ve reel sektörün krediye ulaşımını kolaylaştıracak tedbirler almak Hükümetimizin en önemli öncelikleri arasında yer almaktadır.''

BÜTÇE UYGULAMALARI

Konuşmasında bütçe uygulamaları hakkında da bilgi veren Maliye Bakanı Unakıtan, Ocak-Ekim döneminde bütçeden 180,7 milyar YTL harcama yapıldığını, 175,8 milyar YTL gelir elde edildiğini, vergi gelirlerinin de 140,3 milyar YTL olarak gerçekleştiğini ifade etti.

Bu dönemde bütçenin 4,9 milyar YTL açık verdiğini belirten Unakıtan, bu şekilde bütçe açığında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 60,2 oranında azalma meydana geldiğini bildirdi.
Hükümetin, 2008 yılı bütçesini ekonomi ve kamu maliyesi politikalarına

uygun olarak tam bir kararlılık ve mali disiplin anlayışı içinde uygulamaya devam edeceğini dile getiren Unakıtan, ''Yıl sonunu daha iyi bir performansla kapatacağımızı tahmin ediyorum'' dedi.

BAKANLIK FAALİYETLERİ

2009 yılında yapılması planlanan faaliyetler hakkında da açıklamalarda bulunan Unakıtan, yeni dönemde ''Kurumsal Mali Durum ve Beklentiler Raporu''nun genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerince hazırlanıp, kamuoyuna duyurulacağını, stratejik planlama ve performans esaslı bütçeleme çalışmalarının yaygınlaştırılacağını ve 2008-2010 döneminde 148 idarede tamamlanacağını anlattı.

KÖYDES Projesi çerçevesinde yapılan çalışmalara devam etmek amacıyla 2009 bütçesinde 500 milyon TL ödenek öngörüldüğünü kaydeden Unakıtan, köylerin elektrifikasyon altyapısının iyileştirilmesi için Özelleştirme Fonundan da TEDAŞ'a kaynak aktarıldığını hatırlattı.
e-VDO, VEDOP ve say2000i sistemlerini kullanarak, bilgiye daha hızlı ve kolay erişim sağlandığını, say2000i sisteminde ''Kamu Harcamalarında Risk Alanları Modülü'' oluşturularak, harcamalarda riskli alanların tespit edilmeye başlandığını vurgulayan Unakıtan, bu bağlamda özel sağlık kurum ve kuruluşlarının tedavi işlemleri, yeşil kartlılar ve üniversite hastanelerinin alacakları konularında denetimlerin yoğunlaştırıldığını söyledi.

Kamu idarelerinin elindeki ihtiyaç fazlası taşıtların, ihtiyacı olan kuruluşlara devrini sağlamak için verilerin elektronik ortama aktarıldığını da kaydeden Maliye Bakanı, Hazineye ait taşınmazların ekonomiklik ve verimlilik ilkesine göre yönetilmesine özel önem verildiğini, konut sorununun çözümü için de atıl durumdaki Hazine arazilerinin TOKİ'ye bedelsiz devredildiğini ifade etti.

Aklama suçu ve terörün finansmanının önlenmesi çalışmaları hakkında da bilgi veren Unakıtan, şüpheli işlem bildirimlerinde sürekli bir artış sağlandığını ve bu yılın Ekim ayı itibariyle MASAK'a bildirilen şüpheli işlem sayısının 7 bin 826'ya ulaştığını kaydetti. Unakıtan, şüpheli işlem bildirimlerinin 2009'da elektronik ortamda alınmasının hedeflendiğini de belirtti.

''ARTIK VERGİ AFFI YOK''

Maliye Bakanı Unakıtan, vergi borçlarının yıllık yüzde 3 tecil faizi ve 18 ay süreyle taksitlendirilmesi için düzenleme yapıldığına da işaret ederek, bütün borçlu mükellefleri bu haktan yararlanmaya çağırdı.

Sözkonusu uygulamadan yararlanmak için 28 Kasıma kadar başvurulması gerektiğini hatırlatan Unakıtan, şöyle devam etti:
''Bu tarihe kadar başvurmayanlar, bundan istifade edemez. Ancak sağda solda söylentiler, dedikodular duyuyorum. (İleride belki bir af olur...) Değerli arkadaşlar, affı artık biz sildik. Vergi afları bundan sonra gelmeyecektir. Bu kolaylıktan istifade edebilmek için mükelleflerimizin 28 Kasıma kadar müracaat etmeleri fevkalade önemlidir. Bir kere daha vatandaşlarımızı bu konuda uyarıyorum. Vergi borcu olanlar lütfen müracaat etsinler, 18 taksitten istifade etsinler.''

KAYITDIŞI İLE ETKİN MÜCADELE

Gelir İdaresi Başkanlığının çalışmalarına da değinen Unakıtan, kısa mesaj uygulaması ile MTV ve cezaların cep telefonundan sorgulanmaya başlandığını, bankalarla imzalanan protokoller çerçevesinde Elektronik Haciz Projesinin de uygulamaya konulduğunu vurguladı.

Bazı vergilerde indirime gidildiğini de hatırlatan Unakıtan, kayıt dışı ekonomiyle mücadeleye dönük çalışmalar hakkında da şu bilgileri verdi:
''Kayıtdış Ekonomi İle Mücadele Stratejisi Eylem Planı, uygulanmaya başlanmıştır. Tüm kamu idarelerinin ve özel sektörün aktif katılımıyla, kayıtdışı ekonomiye karşı etkin mücadeleye devam edeceğiz. Bu kapsamda 1 Kasımdan itibaren kiraların bankalar vasıtasıyla ödenmesi uygulamasını başlattık.

Tütün, Tütün Mamülleri ve Alkollü İçkilerde Bandrollü Ürün İzleme Sistemi ile saha denetimlerine başlanmıştır. 2008 sonuna kadar marka takip uygulamasına, 1 Ocak 2009'dan itibaren de hacim bilgisini içeren bandrol uygulamasına geçilerek, kaçak sigara ve alkollü içki satışının önüne daha etkin bir şekilde geçilecektir.''

VERGİ DENETİMLERİ

Maliye Bakanı, konuşması sırasında Ocak-Eylül döneminde vergi inceleme elemanlarınca yapılan vergi denetimlerinin sonuçlarını da açıkladı.
Buna göre, 72 bin 166 adet rapor düzenlenen bu dönemde, 45,9 milyar YTL'lik matrah incelemeye tabi tutuldu, bu incelemelerde 190,3 milyar YTL matrah farkı tespit edildi. Bu yıl içinde yapılan tarhiyat öncesi ve sonrası uzlaşmalar sonucunda 617 milyon YTL'si vergi aslı ve cezası, 344 milyon YTL'si gecikme faizi olmak üzere toplam 961 milyon YTL tahsilat sağlandı.

Unakıtan, matrah farkının yüksek çıkmasında, riskli mükelleflerin incelemeye alınmasının etkili olduğunu söyledi.

Vergi kayıp ve kaçağının önlenmesi için denetim kapasitesinin nitelik ve niteliğinin arttırılmasına önümüzdeki dönemde de devam edileceğini belirten Unakıtan, Merkezi Risk Analizi Projesi Modeli kapsamındaki analiz ve inceleme sonuçlarından hareketle riskli mükelleflerin de incelemeye tabi tutulduğunu anlattı.

Unakıtan, KDV iadelerinde risklerin önüne geçmek için İstanbul ve İzmir'de başlatılan Kod Sisteminin ülke geneline yaygınlaştırılacağını da bildirdi.

ÖZELLEŞTİRME ÇALIŞMALARI

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Bütçesi ve özelleştirme uygulamalarıyla ilgili açıklamalar da yapan Unakıtan, 2003 yılına kadar 8 milyar dolarlık özelleştirme gerçekleştirilirken, bu tarihten sonraki dönenmde 20 yılda yapılamayan özelleştirmelerin başarıldığını kaydetti.

Unakıtan, ''32,5 milyar doları Özelleştirme İdaresi tarafından olmak üzere, TMSF ve Ulaştırma Bakanlığınca yapılan özelleştirmelerle birlikte toplam özelleştirme tutarı 50 milyar doları aşmıştır'' diye konuştu.

Özelleştirme uygulamalarında, bu çalışmaların toplumsal dengeler üzerinde yaratacağı olumsuz yansımalara engel olma konusuna da hassasiyetle yaklaştıklarını bildiren Unakıtan, bu çerçevede çalışan işçi ve ailelerinin mağdur edilmediğini anlattı.

YENİ GELİR VERGİSİ KANUNU

Maliye Bakanı Unakıtan, Gelir Vergisi Kanununun baştan sona daha yalın ve anlaşılır bir dille yazılması çalışmalarının tamamlanma aşamasında olduğunu da bildirdi.

Yeni Kanunda, serbest piyasa ekonomisiyle uyumlu, gelişmiş ülke örnekleriyle paralel, yatırımları ve istihdamı teşvik edecek düzenlemeler öngörüldüğünü vurgulayan Unakıtan, şöyle konuştu:
''Esnaf ve sanatkarlara ilişkin vergileme rejiminin yeniden düzenlenerek, küçük esnaf ve sanat erbabının cüzü bir harç alınmak suretiyle gelir vergisinden muaf tutulması, diğer esnaf ve sanatkarın vergilendirilmesinde ise daha kolay uygulanabilir bir sistem oluşturulması, Kanunda yeralacak düzenlemeler arasındadır.
Gelir Vergisi Kanunun yeniden yazılmasıyla birlikte, Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu da yürürlükten kaldırılacaktır. Bu Kanunda yer alan ivazsız suretle vaki intikaller ile Gelir Vergisi Kanunu kapsamına alınacaktır.
Vergi Usul Kanunu da gözden geçireceğiz.''

Borsada işlem gören hisse senetlerinin alım satımında yerli yatırımcıdan alınan yüzde 10'luk verginin sıfıra indirildiğine de dikkat çeken Unakıtan, ''Böylece küresel ekonomik gelişmelerin Borsa üzerinde yarattığı olumsuzluklar, hisse senedine yatırımları cazip hale getirerek, asgari düzeye indirilmiş olacaktır'' dedi.

Unakıtan, konuşmasının son bölümünde, küresel ekonomik dalgalanmaların her zaman olacağına işaret ederek, şunları kaydetti:
''Önemli olan önümüze çıkan her güçlüğü hazırlıklı karşılayıp, bertaraf edebilmektir. Bu doğrultuda yapısal reformlara devam etmek suretiyle Türkiye'nin dış şoklara karşı dayanıklığını artırabilir ve kalıcı başarılar elde
edebiliriz.
Önümüzdeki dönemde gelişmeleri yakından takip ederek, mali disiplinden ve yapısal reformlardan taviz vermeden, gerekli önlemleri alacağız.''

AA