|
|
|
GÜNGÖR MENGİ
Her geçen gün daha zor
Avrupa Birliği hızlı trene benziyor. Biz de mehter adımlarıyla ona yetişmeye uğraşıyoruz. İki yılda üyelik müzakerelerini başlatacak kaliteleri kazanmadığımız takdirde bu hayalin suya düşeceğini görenlerimiz çok az. Romancı Orhan Pamuk hükümeti yavaş ve tereddütlü davranmakla suçladı. |
|
YAVUZ DONAT
Ödül gecesi
Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği'nin Ankara'da bir "gecesi" vardı... "Yılın Oskar Ödülleri"nin dağıtıldığı gece. Tören, Sheraton'daydı. Tören salonuna girmeden önce, otelin lobisinde "birkaç dakika" oturduk. Devlet bakanları Fikret Ünlü ve Hasan Gemici ile birlikte. Bu sırada Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün... |
|
SELAHATTİN DUMAN
Günaydın bana.. Günaydın sana.. Günaydın ervahınıza..
Türk basınının bir döneme damgasını basan Günaydın yeniden okuruyla buluşmaya hazırlanırken benim içim de kıpır kıpır.. Anılarım depreşmiş, duygularım med cezir hallerinde.. Günaydın'a kendimce bir hoşgeldin demek istemem bundandır.. Günaydın'ın birinci sayfasının pikajı bitmiş.. |
|
ÇETİN ALTAN
Ay'dan Dünya'ya bakarak politika yapabilir misiniz?
Ay'dan bakıldığında Dünya da, yusyuvarlak orta boy bir gezegen... Özelliği, üstünde çeşitli canlıların yaşaması... O çeşitli canlılardan biri de, "İnsan"... Ne yapmış insan? Üstünde yaşadığı gezegeni kendine göre parsellemeye kalkmış; şurası Peru, orası Japonya, öte taraf Çin... Ve İnsan'da... |
|
HINCAL ULUÇ
Neden, "Lucescu'ya rağmen.."
Emrah Kayalıoğlu ile bir türlü anlaşamıyoruz.. Sabah Spor, benimle konuşma görevini ona verince, geliyor, harika sorular soruyor.. Yanıtları alıyor.. Ertesi gün gazeteyi alıyorum.. Bazı yanıtlarım, sayfadaki yer durumuna göre özetlenmiş.. Başından beri diyorum ki, "Yeriniz yetmediği zaman... |
|
İLKER SARIER
Koruma görevlisi olayı-1
İki banka soyguncusunu vurarak öldüren banka güvenlik görevlisinin, ciddi bir ceza maddesi ile yargılanmaya başlaması bizi bir miktar hukuk üzerinde düşünmeye itiyor. Modern yaşamda, her tarafımız güvenlik görevlisi ile çevrili... Bu insanlar, nasıl ve neye göre davranacaklar? Olayın yorumunda... |
|
ZÜLFÜ LİVANELİ
Galatasaray'ın çıtası
Yurt dışında uzun süre yaşayanların öğrendiği şeylerden biri de şudur: O ülkenin yerli halkıyla eşit olmanız imkânsızdır. Ya onlardan daha altta olursunuz, ya da daha üstte. Eğer altta olursanız sorun yoktur: Özellikle Avrupalılar, yoksul ve problemli ülkelerden gelen ve durmadan kendilerine acındıran... |
|
MURAT BİRSEL
Ve Tanrı hükümeti yarattı!
Nuh Peygamber'e "Yukarı"dan bir ses inmiş... "Ey Nuh! Bu insan denen yaratık çok nankör çıktı, onlara ceza vereceğim. Ama aralarında iyi olanları da var, hayvanların ise hiç günahı yok... Sen bir gemi yap; insanların iyilerini ve hayvanları topla, altı ay sonra tufan var. İyiler kurtulsun. |
|
OKAY GÖNENSİN
Üniversitenin sesi
Bazı kamu görevlilerinin ücretlerini düzenlemeye yönelik kararnameden en yüksek zam, milletvekillerine çıktı. Milletvekillerinin başka bir iş yapmalarına gerek bırakmayacak ve görevlerini rahat yapmalarını sağlayacak düzeyde maaş almaları şarttır. Son kararname, üniversiteye ücret düzenlemesi getirir... |
|
MEHMET ALTAN
www.ikinci-cumhuriyet.org
Yargıtay, Susurluk çetesinin "tetikçilerini"ni neden mahkum ettiğini gerekçeli kararında açıkladı: "Terörle mücadele adı altında da olsa, bir hukuk dışı örgütlenmeyle, devletin meşru güçleri gibi güç kullanarak, yürürlükteki yasalar yerine, kendi güç ve kuralları ile sözde yasalar oluşturmak... |
|
HAŞMET BABAOĞLU
Üfürükten yarış toplumu
Hani kendimizi hafif Doğulu, hafif Batılı hissederiz ya, aklımız sıra... Hani tatlı bir kalenderliğimiz vardır sanırız... Sanırız ki, gönlümüz yüce, zihnimiz olgun ve ferahtır... Neredeyse artık hepsi palavra! Çünkü dilimiz ele veriyor bizi, ağzımızdan hiç düşünmeden çıkan bazı laflar var ki... |
|
ERDAL BİLALLAR
Bir hakimin feryadı!
Anadolu'nun bir köşesinde görev yapan hakim ve savcılar, ücret eşitsizliğinin giderilmesi adına çıkarılan kararname ile adaletsizliğe yol açıldığından yakınıyorlar... Özellikle 1'inci sınıf yargı mensuplarının maaşı 2 milyar 400 milyon liraya çıkarılırken, kendilerine 700 milyon liranın yeterli görülmesini... |
|
ŞELALE KADAK
5 milyon dolarlık katkı Afganistan yolcularını sevindirmedi ama...
Aralarında DEİK Yönetim Kurulu Üyesi ve Türk Avrasya İş Konseyi Başkanı Tuğrul Erkin, Müteahhitler Birliği Başkanı Nihat Özdemir, yine Birlik'ten Ali Kantur ile Türk Afgan İş Konseyi Başkanı Güven Sazak'ın bulunduğu 5 kişilik bir işadamı grubu, 10 gün kadar önce Birleşmiş Milletler'e ait bir uçakla... |
|
MEHMET TEZKAN
Ankara ile İstanbul'un arasında kalan Türkiye
Bir topluluk düşünün.. Çalışma yaşamı boyunca hiç risk altına girmemiş.. İşi, maaşı yasalarla güvence altında.. Kriz onu hiç etkilenmiyor.. Emekliliği garanti.. Sağlık konusunda da sıkıntı yaşamamış.. Doktor da, hastane de, ilaç da elinin altında.. Yaşamı boyunca hastalanırsam ne olur diye panik yaşamamış.. |
|
HALİT ÇAPIN
Üzülme komşu kızı yakındır o gün...
Bu içinde bulunduğumuz Mart ayı, arsız, şımarık ve yalak bir takım kadın kısmına benzer.. Ne zaman ne bok yiyeceğini hiç bilemezsiniz.. Sağ gösterir, sol vurur.. Yalancı güneşlerle ağaçları, çimenleri börtü böceği canlandırır gibi olur, tomurcuklar açtırır, çiçekleme güzellemelerine girer... |
|
REFİK DURBAŞ
Çiçek gibi anılar...
Sözün kilidini, daha kapıdan çıkmadan önce açmakta yarar var: Adına "anı" dense de Arif Keskiner, "Doğan Kitap" tarafından yayımlanan "Çiçek Gibi" kitabında yaşadıklarımızın çok yakın tarihinin bir fotografyasını çıkarıyor. Ülkemizin ve dünyanın son elli yılda yaşadıklarının bir kolajı bir başka deyişle... |
|
EMRE AKÖZ
"Seni seviyorum Bürümcük"
Maalesef özel isim özürlüsüyüm. Birisiyle tanışırım. Hop, beş dakika sonra o kişinin ismini unuturum. Eğer bir yakınımın ismini taşıyorsa ne alâ... Yoksa öldür Allah hatırlayamam. Bu yüzden başım ikide bir derde girer. Örneğin lokantada eşimle yemek yerken eski iş yerimden bir arkadaşın... |
|
HAYRULLAH MAHMUD
Kendi SABAH'ını kendin bas
SABAH, dünya medyasında bir ilke imza atıyor... Bundan böyle dünyanın neresinde olursanız olun, size bayiden satın aldığınız kalitede, bir SABAH vaad ediyoruz... Hem de her gün masanızın üstünde olacak bir SABAH!. Yeniliklerimiz tabii ki, sırf bununla sınırlı değil... |
|
HAŞMET BABAOĞLU
Daum kulübede uyuyor
Maçlar vardır, ne futbolcu anlatabilir ne de seyreden...Dün akşam yanımda oturan Hayri Ülgen, "Bu maç da öyle işte" diyordu; asla anlatılamaz ancak yaşanır. Gerçekten de ne maçın iki yarısının taban tabana zıt özellikler içermesi, ne kaçan penaltı, ne Stavrum'un çizgide dokunamadığı top... |
|
DOĞAN KOLOĞLU
"Eskiyle yeniyi yaşamak"
Artık iletişim, televizyon ile evrenselleşti. Hele bilinçlenmeyle öyle güçlendi ki, kimse sansürleyemiyor. Toplum, "Eskiyle yeniyi" bir süre birlikte yaşatabiliyor. Ayrıca karşılaştırma şansımız da var. "Boş zamanları değerlendirme" olarak, eskiye dayalı tarifle yola çıkan spor... |
|
SANLI SARIALİOĞLU
Saç baş yolma
İlk yarı iyi, hatta çok iyi. Sürekli gol arayan bir Beşiktaş. Yüksek bir tempo, pozisyonlar peşpeşe. Sadece ilk 20 dakikada 6 korner, bunaltıcı bir baskı. Beşiktaş yüklendikçe yükleniyor. Sınırsız bir ofansif anlayış ve atılan 2 gol. Tamam, bravo. Gelelim ikinci yarıya. Anlamak ve anlatmak olanaksız. |
|
ERMAN TOROĞLU
Daum'un aklı
Denizlispor karşısındaki Beşiktaş takımında, G.Saray maçının mağlubiyet izleri vardı. O moralli, tempolu takım gitmiş, yerine o eski bocalama devrindeki Beşiktaş gelmiş. Denizlispor, hem Beşiktaş'ı bozdu hem de kendi futbol oynadı. İki tane gol attılar, aynen fotokopi makinasından çıkmış gibi... |
|
|
|
|