kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
15 Kasım 2008, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat
1.5 yaşındaki torunu Rana Cemil Çiçek'in yaşam cıvıltısı. Oğlu Çağrı (31), gelini Seda (solda) küçük kızı Şeyma Bilkent Muhasebe mezunu. Büyük kızı İclal o gün yoktu.

Üzmez olayı bizi iğrendirmiştir

14.11.2008
- Neden öğretmenliğe devam etmediniz?
- G.Ç:
Kendim ayrıldım. Cemil Bey'in hiçbir müdahalesi olmadı. Üç çocuğum oldu. Kimseye bırakamazdım. Siyasette hafta sonu yok Tuluhan Hanım. Kapıyı çalan eve gelirdi. Sağlığım bozuldu, ülser oldum. İkinci kızım doğduğunda öğretmenliği bıraktım.

- Yalnızken de mi 'Cemil Bey,' diyorsunuz eşinize?
- G.Ç:
Rahmetli Korkut Özal'ın eşi Müjgan Hanım, siyasetçi eşlerine bir gün 'Bütün memleketin saygı duyduğu eşlerinize nasıl isimleriyle hitap edersiniz? Bundan sonra herkes Bey diyecek,' dedi. O ikazdan sonra 'Bey,' diyorum.
- C.Ç: Ben 'Gülo,' derim eşime.

- Cemil Bey hakkında çıkan yazıları takip ediyor musunuz?
- G.Ç:
Tabii ki.
- C.Ç: Benim onlardan sakladığım olmuştur. Adalet Bakanlığı döneminde bu göreve geldiğimiz gün devletin ilgili makamları bu konuda gerekenleri söylerler. Hem şahsen, hem de devlet olarak tedbir alınır. Ailem hiçbirini bilmedi. Ama bir gün birileri sorumsuzluk yaptı, bir gazete yazdı. Halbuki o gazeteyi o gün evden götürdüm. Akrabalar, dostlar eşimi aramış. Üst düzey yönetici, siyasetçi diyebilirsiniz, ama adıyla soyadıyla yazdığınız zaman evvel onun aile hayatını perişan ediyorsunuz.

- Eşinizin hangi davranışını değiştirmek isterdiniz Gülten Hanım?
- G.Ç:
Her istediğimi yapsın isterdim.

- 2007 yılında boşananların sayısı evlenenlerin sayısından fazlaymış. Bu bir ilk. Nasıl değerlendiriyorsunuz?
- C.Ç: Ailevi değerlerde uzunca bir zamandır erozyon var. Bunun ekonomik nedenleri var, ama Türkiye bir kültür yozlaşması yaşıyor. TV'deki kadın programlarından tutun televizyon dizilerine kadar, olumsuz etki etti. Toplum önderlerinin, aile hayatıyla ilgili birtakım yazan çizen söyleyenlerin yaptığı şaşırtıcı, iğrenç davranışlar bir süre sonra 'Bunlar da yapılabiliyormuş,' dedirtti. Hüseyin Üzmez'i kast ediyorum. Bunlar toplumda derin şoklar meydana getiriyor.

- Bir hukukçu olarak Üzmez'in tutuksuz yargılanmasına ne diyorsunuz?
- C.Ç:
O rapordan önce, daha işin başlangıcında böyle bir olay bizi iğrendirmiştir.

- Üzmez olayı her evde konuşuldu. Bir anne olarak sizi nasıl etkiledi?
- G.Ç:
Çok iğrenç bir şey. Eğer gerçekten böyle bir şey varsa, neden çıktı hapisten? Gerçekten çok iğrenç. Daha 14 yaşında, kendi çocuğumuz olsa Allah korusun. Neredeyse torunum yaşında.
- C.Ç: Tam bir hukukçu eşi gibi konuşuyor. Onun için yargı makamlarının daha hassas davranması lazım. Hukuka, devlete olan güveni sarsıyor. Toplumda derin şoklar meydana getirdiği için bir kısım değer hükümlerimizin aşınmasına neden oluyor. Onun için boşanmaların sayısındaki artışın yadırganmaması lazım.
Böyle gidiyorsanız, geleceği nokta burasıdır.