kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
5 Nisan 2009, Pazar
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Türkiye'nin petrol faturası arttı

Giriş Saati : 05.04.2009 13:37
Güncelleme : 05.04.2009 19:27
Yeni Haber
Türkiye'nin petrol faturası 2008 yılında bir önceki yıla göre yüzde 24 oranında artarak, 19,2 milyar dolara yükselirken, petrol fiyatlarındaki düşüşe paralel bu yıl sonunda petrol faturasının azalması bekleniyor.

2008 yılı itibariyle Türkiye, 21,7 milyon ton ham petrol ithalatına 15,5 milyar dolar öderken, 11,4 milyon ton petrol ürünü ithalatına da 9,5 milyar dolar ödedi.

Toplam 7,6 milyon ton petrol ürünü ihracından elde edilen dövizin de 5,8 milyar dolar gerçekleştiği dikkate alındığında Türkiye'nin geçen yılki petrol faturası 19,2 milyar düzeyinde gerçekleşti.

Türkiye 2007 yılında ise ham petrol ithalatına 11,7 milyar dolar, petrol ürünü ithalatına 7,3 milyar dolar öderken, 3,5 milyar dolar düzeyinde petrol ürünü ihraç etmişti. Böylelikle 2007 yılında petrol faturası 15,5 milyar dolar olan Türkiye'nin ödediği tutar 2008 yılında yüzde 24 oranında artış gösterdi.

Türkiye'nin 2020 yılında ham petrol tüketiminin iki katına çıkması bekleniyor.

2023 yılına kadar da ham petrol ve doğal gaz toplam ithalat faturasının 600 milyar dolar olacağı öngörülüyor.

Yetkililer, küresel ekonomik krizin de etkisiyle düşen petrol fiyatlarının yansımalarının Türkiye'nin 2009 yılında ödeyeceği petrol faturasını azaltacağı görüşünde.
KALAN REZERVLER NE KADAR YETER

Öte yandan 2008 sonu itibariyle, Türkiye'nin toplam üretilebilir ham petrol rezervi 172,4 milyon ton düzeyinde. Bugüne kadar ise bu rezervin 130,7 milyon tonu üretilirken, kalan ham petrol rezervi 41,7 milyon ton. Üretilebilir doğal gaz rezervi 17,4 milyar metre küp iken, bugüne kadar 10,6 milyar metre küpü üretildi. Kalan doğal gaz rezervi de 6,8 milyar metre küp.

Türkiye'nin 2008 yılı sonu itibariyle kalan ham petrol rezervi ancak 15 aylık tüketimi, kalan doğal gaz rezervi ise tüketimin yaklaşık 4 aylık bölümünü karşılayabilecek düzeyde. Petrol arama çalışmaları kapsamında, geçen yıl 2008 yılında 54 adet arama 71 adet üretim kuyusu açıldı. Bu kuyulardan 27 adedinde ham petrol 14 adedinde doğal gaz üretimi gerçekleştirildi.

Açılan 125 adet kuyunun 59 adedi Marmara, 54 adedi Güney Doğu Anadolu, 4 adedi Akdeniz, 4 adedi İç Anadolu, 3 adedi Karadeniz ve 1 adedi Ege Bölgesinde bulunuyor.

2008 sonu itibariyle yerli şirketlerin 291 adet, yerli ve yabancı ortaklığının 60 adet ve yabancı şirketlerin 75 adet arama ruhsatı olmak üzere toplam 426 adet arama ruhsatı bulunuyor ve ruhsat sahalarındaki arama ve üretim çalışmaları devam ediyor. 2008 yılı günlük petrol üretimi ise günde 28 bin 100 varil düzeyinde.

Diğer taraftan Karadeniz'de 10 milyar varil üretilebilir petrol, 1,5 trilyon metre küp üretilebilir doğal gaz bulunduğu öngörülüyor.

KRİZE RAĞMEN PETROL ARAMA YATIRIMLARI CAZİBESİNİ KORUYOR

Petrol İşleri Genel Müdürü Erdal Gülderen de yaptığı değerlendirmede Türkiye'de son yıllarda ham petrol ve doğal gaz arama çalışmalarına katılan yerli ve yabancı şirket sayılarında belirli bir artış olduğunu belirtirken, 2002 yılında sektöre yapılan yatırım 100 milyon dolar iken 2008'de bu rakamın yaklaşık 7 kat arttığını kaydetti.

Dünyada yaşanan ekonomik krizin doğal olarak Türkiye'yi etkilediğinden bunun yansımalarının sektörü de etkileyeceğine işaret eden Gülderen, ancak bu güne kadar yatırımlardaki düşüşün önemli sayılabilecek rakamlara ulaşmadığını söyledi.

Türkiye'de 2007'de açılan arama ve üretim kuyuları 132 iken 2008 sonuna gelindiğinde bu rakamın 125'e düştüğünü belirten Gülderen, ''Yani ülkemizde açılan kuyu sayısı bir önceki yıla göre yüzde 5'lik bir düşüş göstermiştir. Ancak yatırımlara bakıldığında 2007 yılında 579 milyon dolar seviyesindeyken henüz net olmamasına rağmen 2008 sonunda bu rakamın 680 milyon dolar seviyelerine ulaşması beklenmektedir'' diye konuştu.

Dünyada 2009'un ortalarından sonra krizin geriye doğru bir düşüş trendine gireceği düşünüldüğünden, sektörün de 2010 yılından itibaren yükseliş trendine geçeceğinin öngörüldüğünü ifade eden Gülderen, şunları kaydetti:

''Dünya da düşen fiyatların ülkemizdeki arama yatırımlarının gerilemesine bir etkisi olacaktır, ancak gerilemenin hangi seviyelere kadar olacağı henüz netleşmemiştir. TPAO, Brezilya şirketi olan Petrobras Oil şirketini 2006 yılında ülkemize getirerek Karadenizde yatırım çalışmalarına başlamasını sağlamasının ardından 2008 yılında bir başka dünya devi olan ABD'li Exxonmobil şirketinin yine Karadeniz'deki arama çalışmalarına yatırım yapmasını sağlamıştır. Bu da şunu göstermektedir; dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik krize, ayrıca ham petrolün varil fiyatındaki büyük gerilemeye rağmen ham petrol ve doğal gaz aramalarına yatırım yapmak hala cazibesini korumaktadır.''