kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
5 Nisan 2009, Pazar
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
IMF CÖMERT OLUR MU: "G-20’de IMF kaynakları artırıldı. IMF, Türkiye’nin büyüme çabasına daha yüksek fon ayıracak mı?" sorusu üzerine, Şimşek, "O anlama gelir" dedi.

IMF ile en kısa sürede 3 yıllık nikâh kıyılacak

OKAN MÜDERRİSOĞLU
OKAN MÜDERRİSOĞLU
05.04.2009
Piyasalara orta vadeli güçlü sinyal verilmesi için IMF ile yapılacak anlaşmanın 36 aylık olması gerektiğini belirten Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, en kısa zamanda anlaşmayı hedeflediklerini söyledi. IMF ile en az 7.7 milyarlık ek tedbir gündemde..
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, yeni IMF programının 36 aylık olması gerektiğini söyledi. Şimşek, IMF'nin yakında zamanda davet edileceğini ve en kısa zamanda anlaşmayı hedeflediklerini söyledi. IMF ile en az 7.7 milyarlık ek tedbir gündeme gelirken, Bakan, "Ne IMF'yi kötü adam gibi gösterme niyetimiz söz konusu ne de IMF'yi sihirli formül olarak gösterme niyeti" mesajı verdi. Londra'daki G 20 Zirvesi'nin sonuçlarını ve IMF ianlaşmasının çerçevesini anlatmak üzere gazetelerin Ankara temsilcileri ile biraraya gelen Şimşek'in açıklamasından başlıklar şöyle:

* 36 AYLIK ANLAŞMA: IMF'yi yakın zamanda davet edeceğiz. Mümkün olan en kısa zamanda anlaşma yapılır. Eğer yeni unsurlar çıkmazsa, mevcut çerçevede yakın dönemde anlaşma bağlanır diye öngörüyoruz. Programın süresi önemli. 18 ay mı, 36 ay mı olacak? 36 ay olmasında fayda görüyorum. Bu sadece IMF'den sağlanacak kaynağın miktarıyla ilgili değil. Yapısal çerçevenin güçlü olması, öngörülebilir vadenin uzatılması anlamında da önemli.

* IMF, DIŞ FİNANSMANI ÇÖZECEK: IMF'ten sağlanacak kredi miktarı konusunda prensip kararımız var. Bu kaynak, Türkiye'nin program dönemi boyunca dış finansman ihtiyacını rahatça karşılayabilecek düzeyde olması lazım. IMF programının Türkiye'nin dış finansman ihtiyacına ilişkin kaygıları azaltmada önemli rolü olacak.

* YATIRIMLAR TIRPAN YEMEYECEK: IMF ile yatırımların azaltılmaması konusunda da prensip kararımız var. Şimşek, "Önden yükleme var mı?" sorusuna karşılık "böyle bir ihtiyaç çok yüksek değil" dedi. IMF kaynağı, 8 milyar dolar düzeyindeki borcumuza ilave olarak gelecek.

* BELEDİYELER KURTULDU: Mahalli idarelerin gelirlerini etkinleştirecek önlemler alınabilir ancak şu anda 2008'de çıkarılan yasanın değiştirilmesi öngörülmüyor.

* KAÇAK YAKALAYANA ÖDÜL: Gelir İdaresi'nin güçlendirilmesinde uzlaşmaya varıldı. Personel sayısı ve gelir toplamada etkinliği artıran teşvik unsurlarını içeren bir takvimde anlaşma sağlandı. BDDK benzeri özerk kurul modeli gündemde yok. Kurulların birleştirilmesinde IMF eskisi gibi ısrarcı değil. Bu, Başbakanın talimatı.

* NEREDEN BULDUN YOK: Çapraz denetim konusu ne servet incelemesini ne de nereden buldunu içeriyor. Geriye yönelik denetim söz konusu değil. Cari yılın giderleri ile gelirleri arasında uyum aranacak.

* EK MALİ ÖNLEM: Bütçenin arka planındaki mali çerçeve küresel gelişmeler karşısında gerçeklikten uzaklaştı. Bugün "baz tedbir" ihtiyacı var. Ancak kaşıkla verdiğimizi kepçe ile alamayız. Alternatifleri hazırlarız. Son kararı Başbakan verir. Piyasaların ikna edilmesi ve kredibilitemiz için ekonomiyi bozmayacak bazı tedbirlerin alınması gündemde. Örneğin, Ocak 2009'da bu tedbirler 7.7 milyar TL (milli gelirin 0.8'i) düzeyindeydi.

Kriz sandığa yansıdı mı?
KRİZE ilişkin kaygılar, küresel şartların getirdiği kötümser hava belki bir nebze etkili olmuş olabilir. Ama iller bazında bakınca, mesela Giresun'da, Batman'da küresel mali krizin yansıması ne kadar hissedildi? Bana göre yüzde 39 civarında sağlanan oy, başarılı bir oy oranı ve en yakın iki partiye denk. Bu sonuçlar oldukça olumlu ve destekleyici.

Başbakan neden 'teğet' dedi
SORUMLULUK makamındaki insanların bir şeyi ifade tarzının arkasında bir takım duyarlılıklar var. Ben onu doğru buluyorum. Eğer kötümserlik bulaşıcı ise söyledikleriniz ekonomik faaliyetlerin düzeyde etkide bulunacaksa, kredibl ve dikkatli olmanızda fayda var. "Hiçbir zaman etkilenmeyeceğiz" yaklaşımı olmadı. Bankacılığa bakıldığında, toksik kağıtlara bakıldığında biz haksız mı çıktık? Ama kamu sektörü boyutuyla bozulma yaşanıyor.

G-20 Zirvesi'nin kazanımları
* IMF kaynakları artırıldı. Zira dünyada özel sektör fon akışı azalacak.
* ABD ve AB'nin bu yıl piyasadan borçlanması 6 trilyon doları aşacak. Bu, bizim gibi gelişmekte olan piyasaların sermayeye aç bırakılması demek. "IMF imkanları bütçe açıkları ve fakirliği azaltacak projeler için de kullanılsın" denildi.
* II. Dünya Savaşı'ndan bu yana ilk kez küresel ekonomi küçülecek. Uluslararası ticaretin finansmanına 250 milyar ek kaynak önemli.
* Dünyada finansal sektörün düzenlenip denetlenmesi küresel boyut kazanmamıştı. Bu konuya yönelik adımlar atılacak. Küresel Finansal İstikrar Kurulu'na Türkiye gibi ülkelerin katılması önemli kazanım. Hatta Başbakanımıza G-8 Zirvesi'nden de davet gelirse şaşırmam.
* Vergi cennetleri, off shore merkezler, hedge fonların denetime alınması, bankacılıkta gizliliğin kaldırılması konusunda girişimler oldu.

G-20 Zirvesi'nin Zayıf Kalan Yönleri
1Yeni mali canlandırma programı ortaya konmadı. Almanya başta olmak üzere bazı ülkeler "aldığımız tedbirlerin sonucunu görelim" dedi.
2Finansal sektörde zehirli varlıkların temizlenmesi konusunda yeni bir durum yok. Bankacılık sektöründeki problemli finansal varlıklar temizlenmeden dünya ekonomisinde kalıcı toparlanma sağlanamaz.