kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
22 Şubat 2009, Pazar
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
Yabancı ajanslar, Başbakan'ın mitingini kilitli kepenk ve yakılan lastik görüntüleriyle abonelerine duyurdu.

Diyarbakır'da "Biji Erdoğan..."

EMRE AKÖZ
EMRE AKÖZ
21.02.2009
Yağmura alışkın olmamalarına rağmen binlerce Diyarbakırlı, Başbakan ve AKP lideri Erdoğan'ı dinlemek üzere saatler öncesinden İstasyon Meydanı'nı doldurmuştu. Erdoğan'ı beyazlı, mavili ya da portakal rengi AKP bayraklarıyla ve zılgıtlar çekerek karşıladılar. Kalabalığın coşkusu ve büyüklüğünden AKP yöneticileri memnundu. Çünkü yağmurlu bir havada bu kadar çok kişiyi beklemiyorlardı. Ayrıca PKK'lılar esnafı kepenk kapatmaya zorlamış, AKP adayı Kutbettin Arzu dahil olmak üzere Diyarbakırlıları, mitinge katılmamaları yönünde tehdit etmişti. Ancak PKK'nın başarılı olamadığı apaçık görülüyordu. Metrekareye dört kişi hesabıyla yapılan tahminler 25-30 bin kişinin varlığını gösteriyordu. Ancak yağmur, şemsiyesi olmayan Diyarbakırlıların safları sıklaştırmasına yol açmıştı. Bu da tahminlerin 40 bini aşmasına yol açıyordu. Ses tertibatı gayet iyi olduğu için seçim otobüsünden konuşan Erdoğan'ın sesi güçlü çıkıyordu ve her kelimesi rahatça anlaşılıyordu. Erdoğan bölgede kullanılan kimi kelimelerle modernleşmeyi harmanlayarak konuştuğunda büyük alkış alıyordu: "Şivan" ile "sağlık helikopteri" tabirleri birbirini takip ettiği anda kalabalık dalgalanıveriyordu. ("Modern olmak Diyarbakırlı kardeşimin de hakkı değil mi?") Erdoğan, CHP'yi adını vererek, DTP ve PKK'yı ise dolaylı olarak eleştirdi. Ancak, Baykal'ı yerden yere vururken aldığı yoğun alkışı, diğerlerini eleştirirken alamadı. Kimlik politikalarının Diyarbakırlıları derinden etkilediği belliydi. Erdoğan, "TRT Şeş hayırlı olsun" cümlesini Kürtçe söylediğinde, alan coşkuyla dalgalanıyor, "Biji Erdoğan" (Yaşasın Erdoğan) sloganı ortalığı kaplıyordu. Bir saat 15 dakika kadar konuşan Erdoğan, bölgede ve kentte yaptıkları ve yapacakları yatırımlara özel önem verdi. Yani cüzdana hitap ederek oy talep etti. Bu noktada bir denklik var: Kimlikle ilgili sözlerle ekonomik icraat ve vaatlerin dökümü, üç aşağı beş yukarı aynı tepkilere yol açıyor. Bu da akla ister istemez vatandaşlık ve kimlik hakları konusu halledilmeden, sadece ekonomik tedbirlerle Kürtlerin gönlünü çelmenin mümkün olmadığını getiriyor. Devlet Kürtlere doğru bir adım attığında, onlar iki üç adımla cevap vermeye hazır. Ben öyle gördüm.