Giriş Saati : 12.12.2008 09:37 Güncelleme : 12.12.2008 21:09
Yüksel Aytuğ ile Doğa Rutkay'ın Kanaltürk'te sunduğu 'Medyatik' programının bayram konuğu Türk Sineması'nın 'Sultan'ı Türkan Şoray oldu. Programlara çok seyrek katılan Şoray, anılarını ve duygularını samimiyetle anlattı. TÜRKAN ŞORAY FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ...
YILMAZ'IN YERİ AYRI
Emel Yıldız (Panter Emel) sayesinde bir gün sete gittim. Yönetmenin dikkatini çekmişim. Ertesi gün de bizim eve geldiler ve hemen iş teklifinde bulundular ve o günden sonra her zaman kameranın karşısında oldum...
O yılların koşulları nedeniyle 'sevişmem, öpüşmem ya da aşırı dekolte giymem' diye anlaşma yapıyordum. Aslında bunu da sevenlerim için yaptım. Beni kendi ailelerinden birisi olarak gördükleri için o zamanlarda böyle kanunlar çıkarmak durumundaydım. Şimdi ise o tabular yıkıldı artık... Benim 'Hayır' dediklerim şimdi çok normal oldu.
Hem nefret ettiğim hem de çok sevdiğim tek yönetmen Atıf Yılmaz'dır. Onun setinde kendimi çok rahat ve keyifli hissederdim. Onunla çok tartışırdım ama ben en iyi ve en rahat onunla çalıştım.
ÖZELİMDE AĞLAMAM
Kendimi asla izlemem... Sadece galalara mecburen gittiğim için izliyorum. Orada da çocuklar sınava girmiş gibi hissediyorum. Ben kendimi seyrederken de mutlaka kusur buluyorum. Daha doğrusu tahammül edemiyorum...
Filmlerde ağlamak için belli bir teknik kullanmam. Sahneden kısa bir süre öncesinde zaman isterim ve sonrasında içimden geldiği şekilde ağlarım. O rolü gerçekten yaşar, o acıyı garip şekilde hissederim. Ama özel hayatımda asla ağlamam...
Tatile gidip saklanmam mümkün olamayacağı için bu yaz taytla denize girmeye karar verdim. Yurtdışına da gitsem fark etmiyor; orada da beni tanıyan birisi cep telefonu ile resmimi çekebilir. Bu nedenle bu yaz taytla denize gireceğim...