|
|
|
|
|
Konuşmaktan ödümüz patlıyor
|
|
Herkes benim gibi şanslı değil, kanseri erken evrede yakalamıyor. Onun için bu konuda kadınları bilinçlendirmek gerekiyor. Meme kanserinde erken teşhis olduğu zaman gerçekten de küçük bir operasyonla kurtulma şansı yüzde 99. Bakın ben kurtuldum. Bugün maalesef kimse kendini meme kanseriyle aynı çatı altında görmek istemiyor. Sponsor bulmakta zorlanıyoruz, destek veren az. Çünkü insanlar bu hastalıktan korkuyor ve adını bile anmak istemiyorlar. Sanki meme kanserinden bahsetmezsek, başımıza gelmeyecek sanıyoruz. Hiç de böyle bir şey yok. Bu son derece yanlış bir kanı.
Türkiye'de her yıl 30 bin kadın meme kanserine yakalanıyor. Ailesinde meme kanseri olmayanların bile erken teşhis için önlem alması gerekiyor. Otuz yaşından sonra her yıl muayene yapılmalı. 35 yaşında mutlaka mamografi çekilmesi gerekiyor. Eskiden meme kanseri 50'li yaşların hastalığıydı ama şimdi bu yaş 30'lara hatta 20'li yaşlara indi. Kadın periyodu bittiğinde ayna önünde göğüslerine bakmalı, 'bir sorun var mı yok mu?' diye. Bize bazı hastalar geliyor 'Bir dokundum, portakal büyüklüğünde bir yumruyla karşılaştım' diyor. Düşünsenize, kim bilir ne kadar uzun zamandır vücuduna, bırakın ellemeyi, bakmamış bile. Üstelik bu bahsettiğim kadınlar son derece eğitimli kent kadınları.
|
|
|
|
|
|
|
|
|