'Ben de artık Malatyalıyım'

Malatya'da öldürülenlerden Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Susanna Geske ile konuştum. Çocuklarının 23 Nisan törenlerine katılmasında sakınca görmeyen, bu tavrıyla da çevresinde "çok yürekli bir kadınmış" diye yorumlanan bayan Geske, SABAH'a yaptığı özel açıklamada; "Ben 10 yıldır Türkiye'deyim. Ama bu toprakları çok sevdim, kendimi bu topraklara ait hissediyorum, olaydan sonra kent insanının gösterdiği sıcak ilgi, alaka ve içtenliğine inandığım üzüntülerini görünce iyice anladım ki artık ben de Malatyalıyım" dedi.

ATATÜRK'Ü BİLİYOR VE SEVİYORUM
İşte Susanne Geske ile yaptığımız o konuşmanın tümü:
* Çocuklarınızın 23 Nisan törenlerine katılması çok etkileyici. Çok da yürekli bir davranış - Büyük çocuğum daha cuma gününden gidip arkadaşlarıyla birlikte sınıflarının süslenmesine yardım etti. Haftalardır heyecanla bu bayramı bekliyorlardı. 2 gün önce sordum onlara. Baktım aynı heyecan ve istekle katılmak istiyorlar, seve seve gönderdim. Ben de gitmeyi isterdim ama çok misafir geliyor başsağlığı için.

* Bu bayramı Atatürk tüm dünya çocuklarına armağan etmişti. Evlatlarınızın duyguları tam da günün anlamına uygun oldu. - Ben de Atatürk'ü biliyor, okuyor ve çok benimsiyorum. Çocuklarımıza her zaman Mustafa Kemal'in önemini ve tarihi kişiliğini anlattım. Daha Adana'da yaşarken bile bu bayramlara eşimle birlikte katılırdık.

* "Eve çok misafir geliyor" dediniz. Kimler geliyor acaba? - Size rahatlıkla söyleyebilirim ki akla gelebilecek herkes. İmam geldi, muhtarlar geldi, bütün okullardan öğretmenler geliyor, kocamın benim tanımadığım arkadaşları geliyor. Bakkallar, manavlar, Malatya esnafları eşleriyle, çocuklarıyla birlikte geliyor.

* Millet olarak bu vahşeti nasıl lanetlediğimizin göstergesi bunlar işte. - İnanıyorum ve böylelikle huzur buluyorum. Sanki bütün bir kentin gücü arkamda gibi hissediyorum. Artık içtenlikle hissediyorum ki ben de bu toprakların kızıyım ben de bir Malatyalıyım.

ALMANYA'DA DA TÖREN VAR
* Bunca acıya rağmen sizi oldukça metin ve olgun buldum. - Size anlattığım kolektif tavrın çok rolü var. Valiye, Belediye Başkanı'na, Emniyet Müdürü'ne ve tüm polislere, müftüye, mezarlıklar müdürüne, sivil toplum kuruluşlarına, halka çok teşekkür ediyorum. Düşünsenize cenaze için otobüsler, resmi araçlar görevlendirildi.

* Almanya'daki yakınlarınızdan gelen oldu mu? - Hayır gelmediler. Çünkü mezar yerinin neresi olacağı ilk günlerde tartışmalıydı. Ama kısa bir süre sonra Almanya'da da büyük bir tören yapılacak. Ona çocuklarımla birlikte katılacağız.

KIZIM MICHAL ATATÜRK'Ü YAZDI
* Törenden sonra çocuklarınızla konuştunuz mu, nasılmış duyguları - 13 yaşındaki büyük kızım Michal TED Koleji 7. sınıfında. O da sizinle konuşmak ve Atatürk için, 23 Nisan için yazdığı bir şeyi okumak istiyor.

* Seni kutluyor ve dinlemek istiyorum Michal. - Orada, tören alanında çok heyecanlıydım. Ama arkadaşlarımı görünce bu heyecanım azaldı. Böyle acılı bir anımızda bile törenlere geldiğimiz için arkadaşlarım bizi tebrik etti, sarılıp öptüler. Babamın da bizimle olmasını çok isterdim elbette. Ben her zaman Türkiye'yi ve burada yaşayan herkesi çok sevdiğimi dile getiren yazılar yazıyorum. Sınıfta öğretmenlerim bunları okutuyor bazen.

BU BAYRAM HEPİMİZİN
* Atatürk ve 23 Nisan için de yazmışsın. Okur musun lütfen? - Hemen okurum: 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı bize Atatürk tarafından hediye edildi. Atatürk böyle bir armağanı vererek çocukları ne kadar çok sevdiğini belirtmiştir. Bu bayramı hepimize yani Türkiye'de yaşayan her çocuğa hediye ederek tüm çocukların eşit ve büyük değerini göstermiştir. Aynı zamanda ırk, dil, din, ulus ayrımı yapmadığını da göstermiştir. Keşke bu bayram her ülkede olsa da dünya azıcık daha iyi olsa.