kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
11 Ocak 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Pazar SABAH  
METİN SEVER

Oktay Ekşi yalnız değil

Filistin'de çocuklar ölüyor...Üçerli, beşerli... Tüm dünyanın gözü önünde... Fosforlu bombalarla ölüyorlar... Çünkü herkesin bir gerekçesi var. Reel politik gerekçeler... İsrail'de kısa süre sonra genel seçim var. Likud lideri Netanyahu'nun kazanmaya yakın görünüyordu. Ehud Barak'ın İşçi Partisi'ni hem de Kadima'nın yeni lideri Tzipi Livni'yi rahatsız etti. Operasyon imdada yetişti. Operasyonla birlikte Kadima'nın oy oranı yükseldi. İşte İsrail'in reel politika gerekçekleri... Mısır, Gazze ile olan sınırını insani yardımlara bile açmıyor. Çünkü Suriye ve İran'ın desteklediği Hamas'ın zayıflamasını istiyor. İşte bu da Mısır'ın reel politika gerçekleri... Ürdün ve Suudi Arabistan da El Fetih'ten yana tavır koyuyor. El Fetih, Hamas'la kapışıyor. Önümüzdeki ay Filistin'de parlamento seçimleri var. Hamas, El Fetih ve Mahmut Abbas'ı Batı Şeria'da zayıflatmak için altı aylık ateşkesi özellikle yenilemiyor. İşte size bir demet reel politik gerçek daha... Bu arada çocuklar, yaşlılar, kadınlar ölmeye devam ediyor. Üçerli, beşerli...Tüm dünyanın gözü önünde. Vicdan ölüyor... Ahlaki ilkeler ölüyor... İnsanlık değerleri ölüyor... Reel politika yaşıyor! Hiçbir boşluğu olmayan kaskatı karanlık devam ediyor. Filistinli şair Mahmut Derviş isyan ediyor: "Düşlerin Filistin'i ve acıların/ Ayakların, bedenlerin ve mendillerin Filistin'i/ Sözcüklerin ve sessizliğin Filistin'i/ Ve çığlıkların." 'Reel politika severlerden' Oktay Ekşi ise, İsrail'e sert çıkışı nedeniyle Başbakan'ı şöyle eleştiriyor: "PKK'ya karşı yürüttüğümüz mücadelede İsrail'le yapılan işbirliğini yok sayıyor." "Yarın 'Ermenilere soykırım yaptınız' iddiaları Kongrenin gündemine gelince ABD'deki Musevi lobilerinden yardım istemek zorunda kalacağını da düşünmüyor." Büyük hesap adamı tavrı! Bu steril yaklaşım ruhumu daraltıyor.

TÜRKİYE'NİN REEL POLİTİK GERÇEKLERİ
Çünkü onlar, başka bir 'gerçeğin' de farkında. Türkiye'nin de 'reel politik gerçekleri' olduğunu iyi biliyorlar. Bu 'bir koyup, iki alıcılar', bu 'reel politika aşıkları'; Türkiye'nin, ABD ile birlikte Irak'a girmesini de 'reel politika' gereğince savundu. Kuzey Irak'a operasyon düzenlemek de, 1915'teki Ermeni tehciri de Türkiye'nin 'reel politika gerçekleri.' Çünkü onlar için önemli olan gücün yanında durmak. Hayatı hep güç üstünden okuyorlar. Ahlaki ilkeler, vicdan, insan hayatı ise teferruat... İsrail'e yönelen protestolardan rahatsızlar. Çünkü İsrail'e fazla yüklenmenin Kuzey Irak'a düzenlenecek bir askerharekâtın meşruiyetini gölgeleyeceğini düşünüyorlar. Ve aslında hep İsrail gibi olmak istiyorlar. Güçlü devlet, disiplinli toplum hayallerinin cisimleşmiş hali İsrail. Tavizsiz. Katı. Bir askeri için gerekirse yüzlerce insanı öldürebilir. Kilometrelerce ötelerde cezalandırmalar yapabilir. Hatırlayın. 2008'de İsrail'in Lübnan'a saldırısı PKK saldırılarıyla aynı günlere denk gelmişti. Şehit cenazelerinde "İsrail kadar olamadık" uğultuları çıkarken, Emin Çölaşan köşesinden bu hislere şöyle tercüman oluyordu: "Bir askeri kaçırıldığı için bölgeyi kan gölüne çeviren İsrail'in, koskoca Türkiye Cumhuriyeti olarak değil yüzde biri, değil binde biri, milyonda biri kadar bile olamadık, olamıyoruz." Ertesi günü devam ediyordu. "Bomba gibi örgütlenmiş bir ülke İsrail." Ne büyük hayranlık ve özenme duygusu değil mi? Türk asker-sivil bürokrasisinin ve seçkinlerinin İsrail hayranlığı bir sır değil. Vahim olan bugün İsrail'e isyan eden birçok kişinin Kuzey Irak ve Ermeni meselelerinde değişebileceğini bilmek. Başkalarının 'reel politik gerçeklerine' isyan ederken, kendi 'reel politik gerçeklerimizin' yaratacağı ölümlere sessiz kalmaya, onları kabullenmeye hazırız. Ne yazık ki kendi kurbanlarımıza ağlarken, başka coğrafyalarda kurban yaratmaya meyilliyiz. Evet, 'reel politika' tersine kürek çekmek kolay değil. Ama bu dünya insani değerleri, vicdanı, insan hayatını korumanın zorluğunu anlatan hayat bilgisi dersleri ile dolu değil mi? Ne yazık ki en temel değerleri bile korumak için rüzgara karşı yürümek gerekiyor.