Zafer Çağlayan (ASO Başkanı) : Bu kadar da beklemiyorduk. Türkiye'nin tabii ki büyümeye ihtiyacı var. Ama öngörülmeyen ve yapılan hesaplamalara uymayan bir büyüme. Beni endişelendiriyor. Ben verimlilik artışına yoruyorum bu rakamları. Sanayici verimliliği öğrendi. İstihdama yansımamasının sebebi de bu. Bir de iç talepte ciddi bir patlama var. Bu da aslında normal, talep dipteydi şimdi çıkıyor. Bir de borçlanmayla, finansmanla ithalat var. O da kurdan kaynaklanıyor. Bu büyümeyle enflasyonda sıkıntı yaşanabilir.
Aman cari açığa dikkat Tanıl Küçük (İSO Başkanı): Büyüme iç talep ve yatırım harcamaları ağırlıklı bir şekle dönüşmüştür. Yalnız büyümede ithalattaki yüksek artışın çok önemli katkısının bulunduğu da unutulmamalıdır. Bunun da maliyeti, dış ticaret açığı ve cari işlemler açığının rekor düzeye çıkması olmuştur. Cari açıktaki bu yüksek artış 2004'ün ikinci çeyreğinde elde edilen yüksek oranlı büyümeden duyduğumuz sevinci bir miktar gölgelemektedir.
Dopingli insan gibi Prof. Dr. Erdal Ünsal: Bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 14.4'lük büyüme, iç talepteki artışa bağlı. Ama bu, Türkiye ekonomisi açısından ne sürdürülebilir ne de arzu edilebilir bir büyüme değildir. Büyüme, ithalatta büyük bir artışla gerçekleşti, ithalattaki artış da cari açığın tehlikeli şekilde büyümesine neden oluyor. Hızlı büyümenin yol açtığı hızlı ithalat artışı ve ciddi cari açıkla karşı karşıya. Bu haliyle Türk ekonomisi dopingli bir insana benziyor.
