|
|
|
|
|
|
İşkence suçlusu firari polise 'iyi hal' indirimi
ABD'nin Dışişleri Bakanı Gül'e mektup yazarak dikkat çektiği işkence davası tarihe geçecek bir kararla bitti 6 yıldır gıyabi tutuklama kararı ile aranan, ancak bulunamayan polis, dün son duruşmaya yazılı ifade gönderdi İşkence suçundan mahkum edilen polis memuruna mahkeme hiç görmediği halde iyi hal indirimi uyguladı.
Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi, AB raporlarında, "Türkiye'de işkencenin varlığının ve işkence suçuna yeterli ceza verilmeyişinin tipik örneği" olarak geçen, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın bile Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e mektup yazarak dikkat çektiği Birtan Altınbaş davasında 'tipik' bir karar verdi. Mahkeme, 6 yıldır kaçan ve karar duruşmasında 'yazılı ifade' gönderen polise "iyihal indirimi" uygulayıp davayı sonuçlandırdı. Türk ve dünya kamuoyunun yakından bildiği dava, Hacettepe Üniversitesi öğrencisi Birtan Altınbaş'ın 1991 gözaltında gördüğü işkence sonucu ölümü üzerine açıldı. Sanık polislerden Ahmet Baştan ve Naip Kılıç, 1998 yılından bu yana gıyabi tutuklu olarak 'işkence' suçlamasıyla aranıyordu. Zamanaşımı tehlikesi nedeniyle ABD ve AB'nin dikkat çektiği davada, dün karar duruşması yapıldı. 6 yıldır haklarında gıyabi tutuklama kararı verilerek aranan ve bulunamayan polisler Baştan ile Kılıç, dünkü duruşmaya yazılı ifade gönderdiler, suçsuz olduklarını, Altınbaş'ın sorgusuna katılmadıklarını söylediler.
İNDİRİM ÖDÜLÜ Mahkeme kısa bir aradan sonra, suç tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli olan polis Ahmet Baştan'ı, "Birtan Altınbaş'ın gözaltında ölümüne sebep olma" suçundan 8 yıl hapis cezasına mahkum etti. Ardından, davanın birçok sanığı olduğu için Altınbaş'ın "faili belli olmayacak şekilde öldürüldüğü" gerekçesiyle, cezayı önce 5 yıl 4 aya indirdi, sonra TCK'nın "iyihal" öngören 59'uncu maddesine göre de 6'da 1 oranında daha indirip yaptı. Sonuç olarak 6 yıldır aranan, ancak son duruşmada yazılı ifade gönderen Baştan, 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına mahkum oldu. Baştan hakkındaki gıyabi tutukluluk kararını da, ifade verdiği için kaldıran mahkeme, diğer sanık Naip Kılıç'ı ise Altınbaş'ı sorgulayan ekipte olduğu tesbit edilemediği gerekçesiyle, delil yetersizliğinden beraat ettirdi.
14 YILDIR SÜREN DAVA İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'nun yine İçişleri Bakanı olduğu 1991 yılında yaşanan olay üzerine açılan ve 14 yıldır süren davayla ilgili zamanaşımı süresi 2006 yılının Ocak ayına kadar. Temyiz yolu izlenirse, yani Yargıtay davayı 16 ayda bitiremezse zamanaşımı başlayacak ve Baştan cezaevine girmekten kurtulacak. Birtan Altınbaş'ın ailesinin avukatları bu nedenle sanık polis memuru Baştan'ın tutuklanmasını isteyeceklerini belirttiler.
ZAMANAŞIMI DOLUYOR Yıllardır süren ve son olarak ABD Dışişleri Bakanı Colin Powel'ın Abdullah Gül'e gönderdiği mektuba damgasını vuran Birtan Altınbaş davası 10 sanıkla başlamıştı. Sanıklar arasında, DSP-MHP-ANAP koalisyonunun Devlet Bakanı Faruk Bal'ın danışmanı olan polis İbrahim Dedeoğlu da bulunuyor. Dedeoğlu ile polis memurları Sadi Çaylı, Süleyman Sinkil ve Hasan Cahit Orhan da, "Altınbaş'ın gözaltında ölümüne sebep olma" suçundan 4 yıl 5 ay 10'ar gün hapse mahkum olmuşlar, dün aynı cezaya mahkum olan Baştan ile beraat eden Kılıç ise bulunamadığı için dosyaları ayrılmıştı. Altınbaş ailesinin avukatları, dünkü duruşmada, Baştan ve Kılıç'ın 'bulunamaması' nedeniyle, mahkemeden ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ettiler. Ancak mahkeme talebi reddetti, "bu başvuruyu kendilerinin yapmasını" istedi.
Göksel ÇAĞLAV / ANKARA
|
|
|
|
|
|
|
|
|