kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
1 Mayıs 2009, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Boğaz manzaralı genişleme broşürü

ANKA
Giriş Saati : 01.05.2009 10:42
Güncelleme : 01.05.2009 18:43
Yeni Haber
AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, "Uluslar arası mali kriz gibi küresel sorunların çözümü söz konusu olduğunda genişlemiş bir AB'nin daha önem taşıyacaktır" dedi...
AB'nin genişlemeyle ilgili broşüründe, birçok Avrupalının Türkiye vatandaşlarının büyük çoğunluğunun Müslüman olmasından kaygı duyduğu belirtilerek "AB dinden çok, insanın varlığına saygı, hukukun üstünlüğü, hoşgörü ve ayrımcılık karşıtı ortak değerler üzerine kurulmuştur. İbadet özgürlüğü ve azınlıkların korunması üyelik için ana kriterlerdendir. Bunlar da İslam ile tamamen uzlaşabilir" denildi.

Rehn "AB'nin Genişlemesinde Bilinmesi Gerekenler" başlıklı broşürün yeni baskısına yazdığı "Önsöz"de bu yıl Berlin Duvarı'nın yıkılışının 20'nci, AB'nin son genişlemesinin ise beşinci yılının kutlanacağını anımsattı. Genişlemenin yeni ihracat-ithalat fırsatları, eski üye devletlerde daha fazla iş olanağı yaratırken yeni üye devletlerin hayat standartlarında iyileşme getirdiğini anlatan Rehn, "Bu, kıtamızda demokrasi, istikrar ve güvenliğin pekişmesinde yardımcı olmuştur. İklim değişikliği ya da uluslar arası mali kriz gibi küresel sorunların çözümü söz konusu olduğunda genişlemiş bir AB'nin daha büyük ağırlığı olacaktır" dedi. Rehn şöyle devam etti:

"Bugün AB sadece daha büyük değildir, aynı zamanda güçlü, dinamik ve kültürel açıdan daha zengindir. Şimdi, Avrupa perspektifi Batı Balkanlar ve Türkiye'de reformlara öncülük ediyor. AB vatandaşlarının çoğu genişlemenin, barış ve istikrar ile demokrasi ve refahın Avrupa ölçüsünde genişlemesi ana hedefini desteklerken bir bölümü, genişlemenin yararları konusunda kuşku duymaktadır."

Olli Rehn hazırlanan broşürün en yaygın soruları yanıtladığını ve AB genişlemesinin gerçeklere dayanan bilançosunu sunduğunu belirterek buradan herkesin bir sonuç çıkarmasını istediklerini bildirdi.

BOĞAZ MANZARALI AB "GENİŞLEME" BROŞÜRÜ

Türkiye'den bir İstanbul Boğazı manzarasının yer aldığı 14 sayfalık AB Genişleme Broşürü'nde sorulan bazı sorular ve verilen yanıtları şöyle:

"Soru: AB genişlemesinin sınırı var mı?

Yanıt: AB Anlaşması demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne saygı gösteren her Avrupa ülkesinin AB üyeliği için başvuruda bulunabileceğini belirtir. Ancak bu tüm Avrupa ülkeleri başvuracak ya da yapılan tüm başvurular kabul edilecek demek değildir. Avrupa coğrafi, kültürel ve tarihi bir birliktir. Coğrafya elbette önemlidir. Fas'ın 1987'deki üyelik başvurusu reddedilmiştir. Ancak Avrupa'nın Doğu sınırları Akdeniz ya da Atlantik'te olduğundan daha az sabittir. Coğrafyacılar ve tarihçiler "Avrupa'nın nihai sınırları' konusunda asla mutabık olmamışladır. AB esasen ortak değerler üzerine temellenmiştir. Sınırları yeni bir ülke katıldığında her zaman değişmiştir. Şimdiki genişleme politikası Batı Balkanlar ve Türkiye'yi kapsamaktadır.

Soru: Ya Türkiye?

Yanıt: Türkiye AB'de, istikrar ve güvenliğimiz, ekonomik ve enerjiyle ilgili mülahazalarımız ve uygarlıklar arasında köprü oluşturmaya yönelik daha da önemli amaçlarımız için önemli bir stratejik ortaktır. Uzun bir işbirliği tarihimiz vardır. Türkiye hem NATO hem de Avrupa Konseyi'nin 50 yıldan fazla süredir üyesidir. AB ve Türkiye arasındaki Ortaklık Anlaşması 1963'te imzalanmış ve gümrük birliği 1995'te yürürlüğe girmiştir.

2005'te katılım müzakerelerinin açılmasından itibaren AB üye devletleri Türkiye'nin Avrupa misyonunu tanımaya karar verdi. AB'ye katılmak için Türkiye öncelikle sıkı olan üyelik kriterlerini karşılamalıdır. Müzakerelerde atılacak adımlar Türkiye'nin zorunlu reformları gerçekleştirme kapasitesine bağlıdır. Birçok Avrupalı Türkiye'nin vatandaşlarının büyük çoğunluğunun Müslüman olmasından duydukları kaygıyı ortaya koymaktadırlar. AB dinden çok, insanın varlığına saygı, hukukun üstünlüğü, hoşgörü ve ayrımcılık karşıtı ortak değerler üzerine kurulmuştur. İbadet özgürlüğü ve azınlıkların korunması üyelik için ana kriterlerdendir. Bunlar da İslam ile tamamen uzlaşabilir.

"BARIŞ İHRAÇ ETMEK, İSTİKRARSIZLIK İTHAL ETMEKTEN İYİDİR"

Soru: Genişlemenin AB'nin güvenliği üzerinde ne gibi bir etkisi olur?

Yanıt: ... AB ortak bir değer ve ilkeler bütünüdür ve bunlara saygı duyan Avrupa devletlerinin üye olmak için başvurabilmesi öncülü üzerine kurulmuştur. Bu nedenle genişleme, birliğe katılmak isteyenler içinde demokratik değişim ve ekonomik liberalizasyon konusunda ilhamlarda bulunan ana dönüşüm gücüdür. AB'nin kıta üzerinde barış, istikrar ve refah alanını genişletmesindeki gücünün kalbinde yer alan da budur. AB'ye üyelik başvurusu Orta ve Doğu Avrupa'nın barışçı ve demokratik bir ortamda dönüşümü için bir araç ve Batı Balkanlar ve Türkiye'deki reformlar için yönlendirici güç olmuştur. Avrupa'nın çıkarı için komşularımıza barış ihraç etmek, oradan istikrarsızlık ithal etmekten daha uygundur.

AB'nin yıllar boyunca katkıda bulunduğu birbirini izleyen genişlemelerle sağlanan barışçıl kalkınma ve artan istikrar, tüm Avrupalıların yararına olacaktır.

AB'de üyelik Avrupa kimliğini paylaşmaya ve egemenliklerini AB çatısı altında gönüllü olarak bir araya getirmeye karar vermiş özgür ve demokratik ulusların bir tercihidir.

Soru: Genişlemenin ekonomik etkisi nedir?

Yanıt: Genişleme genelde AB'nin olduğu gibi yeni ve eski ülkelerin her ikisinin de yararınadır. Eski ve yeni üye ülkeler arasındaki ticaret 10 yıldan az bir sürede yaklaşık üç misli (1999'daki 155 milyar euro'dan, 2007'deki 500 milyar euro'ya) artmıştır. Daha belirgin olanı ise aynı dönemde yeni üyeler arasındaki ticaretin 15 milyar eurodan 77 milyar euroya yükselmiş olmasıdır. Yeni üyelerin girdikleri 2004'ten krizin patlak verdiği döneme kadar bu ülkelerde istihdam üyelikten dolayı yılda yüzde 1.5 artmıştır. Bu aynı zamanda ekonomik kriz dönemlerinde genişlemenin bir sorun oluşturmadığını fakat Avrupa'nın ekonomik olarak dirilmesi için çözümün temel parçalarından biri olduğunu gösterir. Ortak kaderimizi paylaşmaktayız.

Soru: Genişleme pahalı mı?

Yanıt: AB'nin yeni üye ülkelere yönelik mali yardımı GSYİH'sının yaklaşık binde 2'sidir. 2013'te ise binde 3'üne çıkacaktır. Bu para genelde AB'nin yararına harcanmıştır. Yollar ve yeni üye devletler için diğer altyapı yatırımları sıklıkla eski üye devletlerin firmaları tarafından inşa edilmektedir. Hukukun kesin hakim olması, daha az yolsuzluk ve daha iyi altyapı AB çapında iş ortamının yararınadır. Para yeni üye devletlerin ekonomilerini geliştirmeye yardımcı olmak, eski ve yeni üye devletlerin her ikisinde de yeni iş olanakları yaratmak için harcanmıştır.

Soru: AB genişleyince suçla ilgili ne gibi gelişmeler yaşanır?

Yanıt: Organize suç sınır tanımaz ve tüm üye devletler için bir endişe kaynağıdır. Genişleme AB'nin yeni üye devletlerle polis ve adalet işbirliğinin artmasını mümkün kılmıştır. İşbirliği ortak araştırma ekiplerinden yararlanmada, AB çapında bilgi değişimi ve "Avrupa Tutuklama Emri'nin uygulanmasında hızla gelişme sağlamıştır. Sınır güvenliği yeni üyeler sınır kontrollerinde AB standartlarını kabul ettikleri için iyileşmiştir. Genişletilmiş işbirliği AB vatandaşlarının korunmasına daha iyi bir şekilde yardımcı olmuştur. 2003-2006 arasında genel suç oranı yaklaşık yüzde 4 düşmüştür. 2007 Aralığında Almanya ve Polonya arasında sınır kontrollerinin kaldırılmasından sonraki altı ayda tutuklamaların sayısı azalmıştır. Bazı ülkelerde sınırları yasadışı yollarla geçtiği saptanan üçüncü ülke vatandaşlarının sayısında da azalmalar olmuştur.

Soru: Doğu sınırımızdaki ülkeler için AB perspektifi nedir?

Yanıt: Ukranya, Moldova ya da Gürcistan gibi ülkeler için bir AB üyelik perspektifine ilişkin bir tartışma şimdilik gündemde değildir. Böyle bir perspektif sunma kararı tüm üye devletlerin ortak kararıyla alınmalıdır. AB bu ülkeleri Avrupa Komşuluk Politikası ve Doğu Ortaklığı aracılığıyla desteklemektedir. AB ve Ukranya, bu ülkenin siyasi kurumlarını ve AB'yle ekonomik entegrasyonunu genişletmeyi hedefleyen bir birlik anlaşması için görüşmelerde bulunmaktadır."