kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
9 Ocak 2009, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Gözler faili meçhullere çevrildi

Giriş Saati : 09.01.2009 10:52
Güncelleme : 09.01.2009 22:48
Yeni Haber
Ergenekon operasyonu kapsamında gözaltına alınan Özel Harekat Dairesi eski Başkanvekili İbrahim Şahin'in evinde ele geçirilen kroki üzerine polisin Gölbaşı'ndaki patlayıcı, bomba, silah ve mühimmat bulması gözleri Susurluk olayı öncesinde bölgede işlenen cinayetlere çevrildi.

Susurluk davasına konu olan ve Gölbaşı'nda işlenen önemli faili meçhul cinayetlerden en önemlisi Kürt kökenli olduğu bildirilen avukat Yusuf Ekinci'nin öldürülmesiydi. Ekinci, polisin arama yaptığı bölgeye yakın bir yerde 25 Şubat 1994'te ölü olarak bulunmuştu. Aradan yıllar geçmesine karşın bu cinayet aydınlatılamadı.

Yine Susurluk öncesi kamuoyunda en fazla tartıştıran faili meçhul cinayetlerden bir de emekli binbaşı Cem Ersever ve sevgilisinin öldürülmesiydi. Susurluk olayının kilit faili meçhul cinayetleri arasında yeralan Cem Ersever'de Gölbaşı ile ilişkilendirilmişti. Ancak Ersever'in cesedi 4 Kasım 1993'te elleri arkadan bağlanmış ağzı bantlı kafasına iki kurşun sıkılmış cesedi Elmadağ ilçesi çıkışında kireç ocaklarında bulunmuştu.

Susurluk olayının kilit ismi İbrahim Şahin'in evinde bulunan krokiler çerçevesinde ODTÜ arazisi ile Belediye sınırlarının kesiştiği noktada yapılan kazıda ortaya çıkan silah ve mühimmatın bu cinayetlerle bağlantısı olup olmadığı kuşkularını akla getirdi.

GÖLBAŞI KAZISINDAN FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ...

SİLAHLARIN ÖYKÜSÜ

Öte yandan İbrahim Şahin, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne hibe edilen 10 adet 9 mm Micro Uzi, 10 adet 9 mm Micro Uzi SMG marka ve 10 adet 22 kalibre Beratta marka tabancanın kaybolmasında sorumlulukları olduğu gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

İsmi Susurluk'ta meydana gelen kazanın ardından ortaya dökülen ilişki ağı içerisinde sık sık anılan İbrahim Şahin'in ilişkileri tekrar mercek altına alındı. Susurluk kapsamında birçok faili meçhul cinayetin yanı sıra Emniyet Genel Müdürlüğü'ne hibe edilen ve daha sonra kaybolan silahların akıbeti de netlik kazanamamıştı.

KAYIP BARETTA SUSURLUK'TA ÇIKTI

Halen gözaltında bulunan Şahin'in sorumlu olduğu iddia edilen kayıp silahların öyküsü şöyle:

Emniyet Genel Müdürlüğü İngiliz Hospro Şirketi'nden silah ve mühimmat ithal etti. 31 Aralık 1993 ile 15 Haziran 1994 tarihleri arasında Türkiye'ye girişi yapılan mühimmattan 10 adet 9 mm Micro Uzi, 10 adet 9 mm Micro Uzi SMG marka ve 10 adet 22 kalibre Beratta marka tabanca kayboldu. Kaybolan 10 adet Beratta marka tabancadan, A-92571 U seri numaralı silahın 3 Kasım 1996 tarihinde Susurluk'ta meydana gelen trafik kazasında 06 AC 600 plakalı Mercedes marka arabanın içinden çıktı.

3 tane Uzi marka silah da polisin 2000 yılında Adana'da düzenlediği bir operasyonda ele geçirildi. Tansu Çiller "in Başbakanlığı, Mehmet Ağar'ın Emniyet Genel Müdürlüğü döneminde meydana gelen kayıp silahlar olayıyla ilgili eski Başbakan Mesut Yılmaz, "75 yıllık Cumhuriyet tarihinin en büyük rezaleti" diye konuşmuştu. Yılmaz silahların örtülü ödenekten alındığını söylemişti.

ŞAHİN MESLEKTEN MEN EDİLDİ, 1 YIL HAPİS CEZASI ALDI

Kazanın ardından açılan davalardan biri de kayıp silahlarla ilgili oldu. Kayıp silahlardan sorumlu tutulan Şahin hakkında dava açıldı. Silahların şirket tarafından hibe edildiği zannedilirken dava kapsamında bunun hibe değil satın alma olduğu da anlaşılmıştı. Uzun süren yargılamanın sonucunda Şahin, Türk Ceza Kanunu'nun "görevi ihmal" hükmünü içeren 230/2 maddesi uyarınca 1 yıl hapis ve 1 yıl süre ile memuriyetten men cezasına mahkum edilmişti. Aynı davada yargılanan eski Emniyet Genel Müdürlüğü İkmal ve Bakım Dairesi Başkanı Necmettin Ercan, eski İkmal Dairesi Başkanlığı Depo Şube Müdürü Musa Teber, eski Dış Tedarik Şube Müdürü Mustafa Tekin Hatipoğlu, eski Akreditif ve Gümrük İşleri Büro Amiri Nazmi Kara, eski Antalya Özel Harekat Kursu Depo Sorumlusu Mustafa Büyük, eski Özel Harekat Daire Başkanlığı Gölbaşı Depo Sorumlu Uğur Çevik, eski Sayım ve Muayene Komisyonu Başkanı Sezai Boran, eski komisyon üyeleri Niyazi Pek, Arif Yıldız, Hasan Kozan ve Ali Durmuş, eski Operasyon Şube Müdürü Lütfi Eraslan, Emniyet Müdürü Şemsettin Canpolat ile İkmal Daire Başkanlığı Akreditif Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Ömer Aydoğan'ın, "silahların kaybolmasında sorumlulukları olmadığı" gerekçesiyle, beraatlerine karar verilmişti.

(ANKA)