kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Mart 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Türk-İş'ten, Bakan Çelik'in görüşme davetine yanıt

Yeni Haber
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı'na ilişkin görüşme davetine karşı, önce uzmanların yapacağı çalışmanın beklenmesi gerektiğini söyledi.

Kumlu, yaptığı açıklamada, Bakan Çelik'in tasarı üzerinde değerlendirme yapmak üzere kendisini bugün görüşmeye davet ettiğini bildirdi.Bakan Çelik'e, tasarı üzerinde uzmanların yapacağı çalışmanın sonuçlarını görmeden görüşmenin bir anlam taşımayacağını ilettiğini
belirten Kumlu, şöyle konuştu:

''Sayın Bakana, tasarı üzerinde değerlendirme yapabilmemiz için uzmanların çalışmasının belli bir noktaya gelmesi gerektiğini söyledim. Bu çalışma ortaya çıkarsa bir araya gelmemizin anlamlı olacağını ilettim. Türk-İş olarak artık kendi başımıza karar vermemiz de mümkün değildir. Öneriler, bize bir metin halinde sunulursa bunu Emek Platformu'yla da değerlendirip, görüşlerimizi kendilerine aktarabileceğimizi bildirdim.''Kumlu, Bakan Çelik'in söylediği gibi henüz bir anlaşmanın da söz konusu olmadığını belirtti.

TİSK'İN AÇIKLAMASINA TEPKİ

Öte yandan, Türk-İş'ten yapılan açıklamada, TİSK'in, Emek Platformu'nun yapacağı eylemlere ilişkin açıklamasına tepki gösterildi.Açıklamada, sendikaların varlık sebebinin çalışanların, sosyal, ekonomik hak ve çıkarlarının korunması ve geliştirilmesi olduğu vurgulandı.Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı'nın çalışanların kısa ve uzun vadeli menfaatlerini düzenleyen bir nitelik taşıdığına işaret edilen açıklamada, sosyal güvenlikteki kazanılmış hakların, çalışanların ve ölmeleri halinde kanuni temsilcilerinin haklarını kapsadığına dikkat çekildi.

Tasarının, ''kazanılmış hakları koruduğu'' iddiasının doğru olmadığı dile getirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:''14 Ocak 2008 tarihinde uyarı niteliğinde önerilen 2 saatlik çalışmama hakkı Anayasa'dan ve kanunlardan doğan bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Çünkü çalışma hak ve ödevi, kapsam olarak 'çalışmama hakkını' da içerir. Bu yönüyle bakıldığında uyarı niteliğindeki bu eylemin, 'genel grev' olarak değerlendirilmesi hukuki değildir.

Bizim mücadelemiz, çalışanlarımızın sosyal devlet çatısı altında 'mutlu ve huzurlu' olabilmesi mücadelesidir. Etinden et koparılır gibi her gün
yeni bir hakkına göz dikilen çalışanların, verimli ve üretken olması beklenemez.Açıkçası, TİSK'in, kazanılmış haklarını korumak için 2 saat süreyle 'çalışmama hakkını' kullanan çalışanların bu etkinliğini desteklemek yerine, 'kanuna aykırı' söylemiyle ihbar etmesi üzücüdür. TİSK'in, bu yanlıştan bir an evvel dönüp, çalışanların yanında yer alması bizleri sevindirecektir.''

AA