|
|
Kingpin, Hokkabaz'ın esin kaynaklarından
Tüm bu tantana arasında oyunculuğum es geçiliyor. Geçen gazetede sinemanın genç yüzleri vardı, bir sürü erkek, ben yoktum. Ama neden?.
- Peki yönetmenliği denemek nasıl oldu? (Bir başka taze yönetmen olan Ali Taner Baltacı'yla birlikte çektiler Hokkabaz'ı.) Ben dedim ki bir film yapmak istiyorum ama istediğim gibi yapmak istiyorum. 'Tamam yapalım. Sen yönet.' Yahu sen yönet de, nasıl olacak... Ne çekeceğiz şimdi? Birdenbire bu konuya girmek mi gerekiyor diye düşündüm, korktum açıkçası. Şöyle fotoğraflarım olmasından korktum (Eliyle kadraj yapan yönetmen taklidi yapıyor).
- Bu kez çekimler sırasında basından özellikle mi uzak durdunuz? Geçen sefer 'G.O.R.A. geliyor' gibi bir kampanya vardı. Ben yazımına ve prodüksiyonuna dahil olduğum üç tane filmde bulundum şimdiye kadar, hiçbirinde sete gazeteci çağırdığımızı zaten hatırlamıyorum. G.O.R.A.'da da böyle bir şey yoktu. O filmin tanıtımının benim dışımda bir şey olduğu çok açık.
- Hokkabaz'ın esin kaynakları neler? Belli belirsiz Gölge Oyunu geliyor akla. Evet, ama daha belirgin olarak Kingpin, Woody Harrelson'ın oynadığı bowling üzerine bir film. O da beni çok etkilemiştir. Gölge Oyunu benim çok sevdiğim bir filmdi. Sahne insanlarını konu ettiği için bizim filmle bir benzerliği var tabii.
- Peki diyorsun ya, oyuncular arasında geçmiyor ismim falan. Birisi alıp bambaşka bir şey yapmak istese seninle... Biraz zor oluyor işte, çünkü soru soruyorum.
- Sen buna yatkın değilsin galiba. Öyle değil de, bazısı, oyuncuya emanet etmek istemiyor. Diyelim ki biri yönetmen olarak bana diyor ki, ben her şeyi planladım. Şimdi tamam da, hiç mi fikrimiz olmasın. Yani okuyup da sormayalım mı? Soran oyuncuyu bir klişeye oturtmuşlar: Saçma sapan sorular soran oyuncu. 'Ben bu kapıdan giriyorum ya, merhaba diyorum ya, yani o merhabada bir şey var mı?' gibi gereksiz sorulardan bahsediyorum. Ama bütünle ilgili, 'ya arkadaş bu filmi niye yapıyoruz' sorusunu da sormasın mı? Ben bana teklif geldiği zaman o soruyu soruyorum, pek sağlıklı cevap alamıyorum.
- Nasıl bir cevap almak istiyorsun? Bir cevap almak değil, ilgimi çekmesini ve konuştukça 'ulan ben bunu yapayım ya' demek istiyorum. Mesela Yılmaz'ın filminde niye oynadım? Bana dedi ki böyle bir tip var, kız işe geliyor, onunla sohbet ediyor işe alımla ilgili. Durumu anlattı kısaca. Diyalog da yoktu. Ben bunu oynayayım dedim. Çünkü bu dahil olup bir performans gösterme sahnesi. Bu kadarı ilgimi çekiyor. Şimdi başka birisi bir şey yapmış bir bütün olarak, diyor ki, 'bir kiralık katil rolü var çok enteresan'. Bakalım, kiralık katil Shakespeare'den soneler okuyor kıza. Şimdi yok ki öyle adam. Okuduğum metinlerde beni dil ilgilendiriyor, fantastik de olabilir. Ama yani gerçeklikle bir bağ, total sebep olması lazım. Şimdi mesela G.O.R.A. filmindeki adam hiç olağan reaksiyonlar gösteren birisi mi? Değil. Gerçek mi? Gerçek.
- Türklüğün çeşitli yüzleri gibi bir şey onda. Yeni bir şey mi? Değil. 1973'te adam Turist Ömer Uzayda'yı yapmış, ben de onu referans gösteriyorum filmde. Ve bir arkadaşımız bir yerde yazmış, tam olarak kim olduğunu hatırlayamıyorum ama, ciddi eleştirel bir yazı yazmış. Diyor ki, 'Turist Ömer'in G.O.R.A.'ya attığı gol'. Ne golünden bahsediyorsun? Ben o adamları izlemişliğe binaen bir şey yapıyorum zaten.
- G.O.R.A.'yla ilgili şöyle bir şey sormak istiyorum. Ya G.O.R.A. komik değil miydi?
- Komikti ama eğer o filmi imkanların olsaydı da mesela '98'de çekseydin, izlerken on katı gülerdik muhtemelen. O dönemde bir farkındalık başladı, B filmler yeniden keşfedildi vs. Sonra senin şovların yeniydi ve o bakış açısı pek çok insana yayıldı. G.O.R.A.'ya gelene kadar bütün o espri mantığı çok fazla işlendi herkes tarafından. Doğru. Ben de elimdeki malzemeyi sinema perdesinde görmek ve göstermek istediğim için yaptım. Başka bir sebebi yok.
- Peki başka yönetmenlerle bambaşka şeyler yapabilir misin? Nuri Bilge Ceylan bir defasında seni bir filminde kullanmayı çok isteyebileceğini söylemişti. Hatta çok da şaşılmıştı buna. Seni son derece dramatik de kullanabileceğinden bahsediyordu. Valla hiç radikal bir değişiklik olmaz. Mesela Uzak'taki adamlardan biri olmak beni hiç rahatsız etmezdi. Komik unsur olarak teklif edilmesi beni rahatsız ediyor.
|