Gezgin vatandaş her yerde
15 yıldır dünyayı gezen ve Venezüella lideri Chavez'den Zapatistalar'ın lideri Marcos'a kadar ABD'nin başını ağrıtan bütün Latin liderlerle röportajlar yapan avukat Metin Yeğin, "Chavez belki biraz deli. Ama dünyanın delilere ihtiyacı var," diyor.
Seyyahların dünyayı gezmesinin değişik nedenleri vardır: Farklı yerler görmek, yeni insanları değişik kültürleri tanımak. Metin Yeğin dünyayı tam 15 yıldır geziyor. Ancak onun amacı gezmek değil, bir başka dünyanın deneyimlerini görmek, yazmak ve aktarmak. Özellikle son 10 yıldır Latin Amerika ülkelerine defalarca gitti. Nikaragua'da karides avcılığı, Meksika'da limon toplayıcılığı, Ekvador'da marangozluk yaptı. Ama ilgilendiği ne bu ülkelerin coğrafyası, ne yağmur ormanları, ne de İnka ya da Aztek uygarlığıydı..
HALKLA EYLEMLERDE İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu Metin Yeğin, avukatlık diplomasını cebine koymuş ama 12 Eylül'den sonra cezaevinde yattığı iki yıl dışında, hiç mahkeme salonlarına ayak basmamış bir gezgin. Gittiği ülkelerdeki bütün sosyal ve siyasal gelişmelerin içinde yer alan Yeğin, oradaki halkla birlikte eylemlere de katılıyor. Örneğin, Meksika'da Zapatistalarla, Brezilya'da topraksız köylülerin el koyduğu komünlerde yaşamış, Latin Amerika'nın isyan eden bütün hareketleri ile ilişkiler kurmuş. Ve bu deneyimleri yaşarken birçok belgesel ve kitap yazmış. Patronsuzlar'dan sonra piyasaya çıkan Topraksızlar, Yeğin'in son kitabı. Metin Yeğin, 1996 yılında bir arkadaşı ile Ekvador'a gidiyor. Orada kaldığı süre içinde ise arkadaşı İngilizce öğretmenliği, o ise marangozluk yapıyor. Ve oradan Latin Amerika'nın değişik yerlerine geziler düzenliyorlar. Latin Amerika'nın çeşitli ülkelerine yaptıkları geziler ve katıldığı eylemler, Yeğin'e bu ülkelerdeki en önemli muhalefet hareketleri ile ilişki kurmasını sağlıyor. Latin Amerika'da Nikaragua'daki Sandinistler, Kolombiya'da ülkenin en büyük silahlı sol örgütü FARC, Guatemala'da URNG gibi hareketlerini inceliyor. Ancak uzun zaman kimsenin görmediği Meksika'nın Chiapas eyaletinde Zapatistalar'ın lideri Marcos ile görüşmelerini, yalnızca iyi ilişkilere değil şansa da bağlıyor. Marcos ile yaptığı röportaj ise daha sonra birçok ilişkisi için referans oluyor. "Sub-comandante Marcos ile o riskli dönemde kaldık. Marcos ile görüşebilmek için bir sürü referansımız vardı. Bunlardan biri İtalyan bir arkadaştı. Zapatistalar ile ilgili doktora yapıyordu. Her türlü referansımız vardı ama şansımız da yaver gitti. Marcos ile yan yana gelmek en güç şeylerden biriydi. Bizimle görüşmeden önce zaten Marcos bir buçuk yıldır kimse ile görüşmemişti. Hatta Guatemala'da olduğu falan söyleniyordu." Latin Amerika dışında dünyanın başka ülkelerine de giden Metin Yeğin'in bu ülkelerdeki sosyal hareketleri izlemesinin sebebi, yalnızca isyan etmeleri değil, "Orada alternatif bir şeyler var," diyor. Özellikle Brezilya'da büyük toprak sahiplerinin topraklarını işgal eden MST (Topraksız Köylü Hareketi) ve iflas eden fabrikaları işleten hareketle ilgileniyor. Yeğin'in yaptığı röportajlar, aralarında BBC'nin de bulunduğu çeşitli yayın organlarında yayımlanmış. Birçok festivalde de ödül almış.
KIZIL TUGAYLARIN PEŞİNDE İtalyan Kızıl Tugayları'nın 22 yıldır aranan liderlerinden Leonardo Bertulazzi ile yaptığı görüşme ise onun en çok önem verdiği röportaj. Çünkü cezaevine gizlice soktuğu kamera ile çektiği görüntüler 'Leonardo Özgür Olsun' kampanyalarında gösterilmiş. Cezaevine girme öyküsü ise film gibi. "Leonardo, Kızıl Tugay'ların aranan son lideri idi. Kaldığı cezaevinde Meksikalı mafya babaları, gardiyanlara para yedirdiği için istediklerini içeri sokabiliyordu. Onların sayesinde içeri girip Leonardo'nun görüntülerini çektim. Hücre iki metreye üç metreydi. Tuvalet deliğinin üstünde oturup 'Bir başka dünya mümkün mü?' onu konuştuk", diye anlatıyor Yeğin. Chavez için ise "Biraz deli. Ama dünyanın delilere de ihtiyacı var," diyor. Evo Morales ile ise sabahın 05.00'inde, başkan seçilmesine saatler kala röportaj yapmış. Ve ona "Siz eski bir koka işçisisiniz. Bu yüzden ABD sizi sevmiyor değil mi?" diye sorduğunda Morales şu cevabı vermiş: "Yok, eski bir koka işçisi değilim, hâlâ bir koka işçisiyim. Koka'dan iki kötü şey yapılır. Kokain ve Coca Cola ama biz ikisini de yapmıyoruz."
SADIK GÜLEÇ - HABER MERKEZİ
|