|
|
'Ben en çok gülenim sahnede'
- Seni izlerken insanlar tehdit altında hissetmiyorlar. Orada araya şöyle bir şey mi koyuyorsun, 'ben bunları gösteriyorum, bunlara dikkatinizi çekiyorum, bakın ne kadar absürd, ama ben de bir şey bilmiyorum, sizden bir farkım yok.'? Aynen öyle. O bir hile değil ama, işin olağan sürecinin içinde öyle bir hile var. İnsan güldüğü şeyin kendisi olmadığı kanısıyla hareket eder. Kahkaha, zeka paylaşımının beraberce kutsanmasıdır. 'He he aynı ya!… Aynı şeyleri düşünüyoruz' gibi. Şimdi bunun formülü yok. Bu bir teknikle elde edilmiş bir şey değil. Bu olayın tespiti bu. Komedyenin doğası böyle. Adam gülerek kendini koruyor orada. 'Ben o bahsettiğin adam değilim ki, bu o...' Yani psikolojik reaksiyon bu. Benim durumum ise bambaşka. Ben en çok gülenim sahnede, anla durumu.
- Ama o da insanları daha da güldüren bir şey. Mazhar abi dedi ki, "Senin şu kahkahan yok muuu..." Dedim ki, "Hayırdır, neymiş o?" "Ne zaman sana böyle eleştirel bir şey yapalım desek, 'ha ha ha' diyosun," dedi. E doğru. Kahkaha çok tehditkar bir şey.
- Çok takip edilmene rağmen özel ilişkilerini basından uzak tutabiliyorsun. Ya gerçekten çok takip ediliyorum, inanılır gibi değil. Ama bunun bedeli evden çıkmamak olmamalıydı.
- O derece... O dereceyi uzun zamandır yaşıyorum. Ama çıkmak da istemiyorum. Çünkü üzerinden çok zaman geçti hadisenin. Bir yere gidersem bir şeye benzemiyor zaten. Tüm bu tantananın arasında oyunculuğum es geçiliyor. Geçen gazetede sinemanın genç yüzleri vardı, bir sürü erkek, ben yoktum. Ama neden?
- Komedyen bir noktada cinsiyetsiz oluyor belki. Dünyada da sorunlu biraz komedyenin konumu. G.O.R.A.'daki performansım aslında çok zordu. Kimse bahsetmedi. Ama mesela Organize İşler'deki küçücük rol konuşuluyor.
|