|
|
Nedenlerden biri intikam alma isteği
GALATASARAY Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hülya Uğur Tanrıöver, bir sosyolog gözüyle değerlendirdiği linçin nedenleri hakkında şunları söylüyor: "Öncelikle yaygın toplumsal değer sistemlerinde şiddete onay verilmesi ya da şiddetin bazı durumlarda 'hoşgörülmesi' en birincil etkenlerden biridir. Ayrıca, sosyolojik olarak, değerlerin hızlı değişime uğradığı yer ve zamanlarda, referans alınacak normlarda bulanıklık oluşur ve genel bir tatminsizlik durumu yaratarak şiddete zemin hazırlar; hızlı ve çarpık kentleşme, gündelik yaşam pratiklerindeki ani ve nedenleri özümsenemeyen değişimler bunlara örnektir. Türkiye tam da böyle bir özelliğe sahiptir." Tanrıöver, toplumsal yaşamda haksızlığa uğrayanların, şiddete başvurarak intikam alma isteğinin de diğer bir neden olduğunu belirtiyor ve ekliyor: "Düşünme, tahlil etme, tartma, yorumlama yerine dürtüleri ve güdüleriyle hareket edenler şiddete başvururlar çünkü fevri tepki çok daha kolaydır. Siyasal kültürü açısından demokrasiyi, katılımcılığı ve çoğulculuğu özümsememiş olan, farklı görüş ve değerleri düşman bir 'öteki' olarak gören toplumlarda kolektif / siyasal şiddet daha sık görülür." Peki, son dönemlerde yaşanan bu şiddet olayları hangi toplumlarda daha çok prim toplar? Cevap şöyle: "Anti-demokratik, ırkçı, milliyetçi-şoven ve her türlü ayrımcı siyasal görüş yani 'biz ve onlar/ötekiler' ekseninde düşmanlıkları besleyen görüşler kolektif şiddete açık ya da örtük prim verirler. Bir sloganın peşinden 'Haydaa, Allah Allah' şeklinde sürüklenenlerin fiziksel şiddete geçmesi çok daha kolaydır." Sokaktaki, ailedeki, okuldaki ya da ekrandaki şiddetin diğerini doğurduğunu, kışkırttığını ve çoğalttığını ifade eden Doç. Dr. Tanrıöver, "Linççilerin 'Onlar bizi her gün öldürüyorlar' diye bağırdığını duyduk haberlerde. 'Onlar' demeye başladığınızda sorun başlar" diyor. Yapılması gerekenleri ise şöyle sıralıyor: "Toplumda güvenliği ve adaleti sağlaması gereken kurumlara ve kişilere yurttaşların güvenini sağlamak, bunun için de önce ve sürekli bilgilendirmek ve tabii, gündelik hayatta, her yerde, her ortamda demokrasi kültürünün yayılabilmesi için sürekli bir mücadele vermek, uğraşmak, yapılması gerekenlerdir."
|