Golü hangi ayağınla kaçırdın?
Adanalı Özden'i bilir misiniz ? Futboluyla ve dansöz sevgilisi Zennube'yle yaşadığı büyük aşkla ünlenmişti. Futbol oynamak için Adana'dan Samsun'a kaçtı. İyi de oynadı. Taraftarın umudu oldu. Ama bir Fenerbahçe maçında öyle bir kaçırdı ki!.. Hükmettiği o topu bomboş kaleye bir metreden atamadı. O maçın gecesinde Özden teselli bulmak için Samsun'da pavyona gitti. Kederliydi! Yanına gelen Samsunlu bir futbolsever sormuyor, sorguluyordu: "Golü hangi ayağınla kaçırdın?" Özden taraftarın yüzüne bile bakmadan "İşte bu..." dedi. Sonra da eliyle gösterdi: "Sol ayağımla o inanılmaz golü kaçırdım." Adam silahını çıkardı, Özden'in gösterdiği ayağa saydırdı: Dan... Dan... Dan... Özden'in futbol hayatı orada noktalandı. Bütün bu saçmalıklar nereden aklıma geldi. Efendim SABAH'ın geleneksel hale getirdiği sporun Oscar gecesinde Trabzonsporlu Fatih Tekke yılın sporcusu ödülünü alırken işte bu olayı anımsadım. Gol krallığı önemli bir olay. Golünü atan kral olur, ödül alır. Fatih Tekke gibi adına tören yapılır. Golü de kaçıran ödül alır. Özden gibi, futbol hayatı noktalanır. Aslında golcülerin kaderidir bu. Ya gökyüzünde dolaşırlar seyrederler alemi ya da yeryüzünde dolaşırlar, alem seyreder onları. Lafı nereye getireceğim... SABAH'ın Spor Oscarlarında "yılın sporcusu" unvanını alan Fatih Tekke'nin yaşam kesitine bir bakın. Trabzonspor'da geleceğin yıldızı olarak takdim edildi. İnanılmaz bir futbolcuydu. Ama yaşam biçimi sorunlarda doluydu. Büyücü gibi muskalarla dolaşır, inancını yaşama uğruna toplumla hep ters düşerdi. Tekke bu nedenle Trabzon'dan kovuldu. Sonra Altay'a gitti. Her şey çok iyi giderken Dardanel maçında aradan atılan bir tekme ile çok şey yitirildi. Doktorlar "Bu bir kelebek kırığı... Fatih bitti" dediler. Ama Fatih inanılmaz bir çaba ile iyileşti, sahalara döndü. Sonra Gaziantepspor'da iyi futbol oynamaya başladı ama sorunlu yaşama devam etti. Antrenörü Samet Aybaba Tekke'yi kadro dışı bıraktı. Sebebi ise basitti. Kendisine pas vermeyen Cesar isimli takım arkadaşını soyunma odasında dövmüştü. Daha kötüsü, takım arkadaşlarına da 'dövün bunu' demişti. Yani çocukça bir davranış... İşte o günlerde Samet Aybaba Trabzonspor'a antrenör oldu. Kafasındaki tek isim Fatih Tekke'yi doğduğu yuvasına geri getirmekti. Ama Trabzonsporlu yöneticiler "Sorunlu biriyle uğraşamayız" diyordu. Aybaba kararsızların içinde kararını vermişti. Ne enteresandır ki bu kararını verirken bu satırların yazarına da telefon etti, fikrini sordu. Benim cevabım ise netti... "Eğer arıyorsan Fatih Tekke'den daha iyisini Avrupa'da bile bulamazsın. Eğer sorunlu bir oyuncu diyorsan bu da senin sorunun. Sorunları çözen teknik adam büyük teknik adamdır." Sonrasını biliyorsunuz... Aybaba eleştirilere rağmen Tekke'yi aldı. Dahası, Gökdeniz Karadeniz'in kolundan kaptanlık bandını alıp Tekke'nin koluna taktı. İşte o an... Tekke inanılmaz değişmeye başladı. Sanki küllerinden yeniden doğdu. Evlendi, çocukları oldu. O bağnaz, tutucu ve anlaşılmaz kimliğinden sıyrıldı, kurtuldu. Entellektüel sporcu oldu. Futboluna ise söylenecek tek söz vardı: Harika!... Birkaç yıl öncesindeydi. Hakan Şükür'ü eleştirip Fatih Tekke'yi övüyordum. Hatta bir gün hiç yapmadığım bir şeyi yapıp Fatih Tekke'yi telefonla aradım. Dedim ki "Ulusal Takım'da oynamıyorsan yapacağın tek şey İstanbul'a gelip boynuna bir taş bağlayıp kendini Sarayburnu'ndan denize atmak!.." Ben bu söylediklerime gülerken o da gülüyordu. Sonrasında ise derin bir isyan vardı! Aslında Fatih Tekke her zaman stardı ama Trabzon'da yaşıyordu. Bir de önünde Hakan Şükür gibi bir kral vardı. Fatih Tekke harika goller attı, hiç kimse görmedi. Fatih Tekke oynadığı her takıma maçlar kazandırdı, yine gündeme gelmedi. Ne zaman ki Hakan Şükür gitti, yerine geldi, o zaman kral oldu. Herkesin sevgilisi oldu. Fatih Tekke geldiği bu noktadan herkese hesap sordu; "5 yılımı geri verin!" Türk sporseverler Fatih'e 5 yılını geri veremediler. Ama bu hatayı ömür boyu gururlanacak bir Oscar töreninde yılın sporcusu unvanını vererek kurtarmaya çalıştılar. Tekke futbolda kraldı. Şimdi halkın gözünde gerçek kral!
|