DGM'lere veda.
Devlet Güvenlik Mahkemesi, hukuk sistemimizi, geride hakları çiğnenmiş, yanlış kararlar sonucu yıllarını demir parmaklıklar arkasında geçirmiş binlerce insan bırakarak terk ediyor
GM'Yİ ezdik sıra MESS'te!" DİSK'in öğrencilik yıllarından hatırımda kalan önemli sloganlarından biriydi. Hayat DİSK'i haklı çıkarmadı. 12 Eylül'ün ağır darbesi, dünyadaki değişim sonucu DİSK ağır biçimde kan kaybetti, Devlet Güvenlik Mahkemeleri 30 yıla yakın bir süre boyunca hukuk sistemimizdeki yerini korudu. DGM'ler yakın zamana kadar içinde bir asker üye bulunduran, doğal yargıç ilkesini açıkça ihlal eden yargı kurumlarıydı. İçişleri Bakanı Tantan'ın görev süresinde özel bir işlev üstlendiler. Çeşitli hayvan isimleriyle yürütülen operasyonlarda kimileri yetki sınırlarını aşıp başka illerde işlenen suçlara el attı. Kimileri insanların aylarca tutuklu kalmasını sağladı. Bu dönem, DGM'lerden yakınanlar solcu kesimler değil, iş dünyasıydı. Çünkü, bütün iş dünyası hukukun zorlanması sonucu gerçekleştirilen bir takibatın hedefi haline gelmişti. Kısaca Devlet Güvenlik Mahkemeleri, var oldukları süre içinde solculardan ülkücülere, işadamlarından bürokratlara kadar geniş bir yelpazeden insanları mağduriyete uğrattı. Siyasi iradeyle çok yakın bir işbirliği içinde alınan kararlar adalet kavramını yaraladı. DGM'ler, Avrupa Birliği'nin de sık sık gündeme getirdiği bir sıkıntılı bir konuydu. DGM'de yargılanıp mahkolan kişiler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurup "bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından yargılanmadıkları" gerekçesiyle Türkiye'yi mahkettiriyorlardı. DGM'ler 12 Eylül rejimi ve Kenan Evren'in Anayasa'nın 143'üncü maddesine koyarak Türkiye'ye verdiği bir armağandı! Bu mahkemeler hükümetin, Meclis'e getirdiği son Anayasa değişikliği paketiyle sonunda ortadan kalkıyor. Avrupa Birliği'ni hedefleyen Türkiye, yargı sistemine gölge düşüren bu mahkemeleri tarihe gömmeye hazırlanıyor. Umarız Türkiye son 30 yılda yaşadığı kargaşayı bir daha yaşamaz ve adil ve eşit yargılama hakkını böylesine ayaklar altına alan bu sisteme hiçbir zaman geri dönmez. Altını hep çiziyoruz; bu değişiklikler Avrupa Birliği hedefi doğrultusunda yapılıyor. Ancak sonuç Türk vatandaşlarının yaşamını yakından ilgilendiriyor. Çünkü bu değişiklik sayesinde Türk Adalet sistemindeki temel bir sakatlık giderilmiş olacak. Bizler için en önemli sonuç budur. Muhalefetin de desteğiyle Meclis'ten hızlı bir biçimde geçeceğini düşündüğümüz bu paket, Türkiye'de demokrasi standardını bir adım daha yükseltecektir. Pakette yer alan diğer değişiklikler de elbette büyük önem taşımaktadır. Ancak DGM'lerin anlamını bilenler için Anayasa'nın 143'üncü maddesinin apayrı bir önemi vardır. Devlet Güvenlik Mahkemesi, hukuk sistemimizi, geride hakları çiğnenmiş, yanlış kararlar sonucu yıllarını demir parmaklıklar arkasında geçirmiş binlerce insan bırakarak terk ediyor. Türkiye'nin DGM'lerin gadrine uğramış herkese bir özür borcu var.
|