Reklam filmi bu. Her şey olur. İki arkadaş yanlış uçağa binebilirler. Saatlerce uçtukları halde o uçakta nereye gittiklerini fark etmeyebilirler. Film bu. Belgesel değil ki. Tabii olur. Yanlış ülkeye geldiklerini uçaktan indiklerinde anlayabilirler. Ne var bunda? Olabilir... Aç kalmamak için kredi kartlarını kullanacaklarına sokak şarkıcılığı da yapabilirler. Bu da olur. MFÖ şarkılarına çekik gözlü vatandaşlar itibar etmez, reklamını yaptıkları markanın şarkısını söyleyince sokaktan geçenler paralar yağdırır. Bundan doğal ne olabilir? Bunların hepsi bir kurgu sanatı olan reklam filminde bal gibi olabilir... Ama bir tek şey var ki, o da olmazsa olmaz... Öyle binlerce dolar verip araştırma yaptırmaya gerek yok. Çevrenizden 5-10 kişi seçin. Sorun bakalım: "Mazhar ile Fuat'ın oynadıkları reklam filmi hangi markaya ait ve bu markanın bu filmdeki kilit mesajı ne?" ... Bakın ne cevap alacaksınız... Markayı hatırlayan çıkıyor, fakat kilit mesajdan kimsenin haberi yok. Oysa reklam sadece ve sadece kilit mesajı beyinlere kazımak için yapılır. Güzel reklam yapmak için değil. Eğer mesaj hatırlanmıyorsa, tüm iletişim harcamaları çöpe gidebilir. İxir'i hatırlasanıza... Neydi kilit mesajı, diye tüm eğitimlerde soruyorum. "Sarışınlar aptal olur..." diye yanıtlıyorlar...