kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
2 Şubat 2009, Pazartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Erdoğan'ın bir bildiği var

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, İsrail-Filistin çatışmasına tam ortadan girmesi, İsrail Hükümeti'nin politikalarını sert bir dille eleştirmesi, farklı çevrelerde, farklı gerekçelerle tartışılıyor. Son Davos çıkışının planlı olduğunu öne süren de var, duygusal bulan da
Geçtiğimiz hafta, Brüksel seyahatine katıldığımız Dışişleri Bakanı Ali Babacan'dan bu konuda aldığımız iki mesaj şöyleydi:
1- Türk-İsrail ilişkileri, orta uzun vadeli çıkarların olduğu, stratejik ilişkiler. Kısa vadede bir miktar olumsuz tablo görebiliriz.
2- Hamas'ı dışlayan çözüm gerçekçi olmaz. Ancak Hamas'ın da karar vermesi gerekiyor. Silahlı örgütlü mü, yoksa siyasi hareket mi olmak istiyorlar. Bizim arzumuz, siyasi mekanizma içinde yer almaları.
Buradan çıkan iki sonuç ise şu şekilde:
1- Başbakan Erdoğan, İsrail yönetimini karşısına alırken, anlık hareket etmiyor. Nitelikli bilgilere sahip. Özellikle, her yıl 24 Nisan'da ısıtılıp Türkiye'nin önüne konulan sözde soykırım tasarısına karşı ABD'deki Musevi lobisinin geleneksel rolünün farkında. Ama bu rolde ezber bozulmuş durumda. Ankara, etkin Musevi cemaatin artık soykırım iddialarına karşı e skisi gibi güçlü destek vermediğini hissediyor.
Nitekim eski ABD Başkanı Bush'un, soykırım tezinin ateşli savunucusu Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'yi frenlemek için geçen yıl son dakika telefonu açtığı ve "Kendisi ile hiç görüşmüyordum lakin beni aramaya mecbur ettiniz" serzenişini Ankara ile paylaştığı biliniyor.
2- İsrail, AB ve ABD'nin terör örgütü tanımlamasına rağmen, bir siyasi parti olarak Filistin'de seçime girmesine göz yumulan ve o çevreleri şaşırtan performansla iktidar olan Hamas'a gelince. Erdoğan, demokrasiye, sandığın iradesine sonuna kadar inanıyor. Hamas'la buluştuğu tek nokta bu. Ancak, Ortadoğu'da sandık ve demokrasi vurgusunun, bölgede ağabeyliğe soyunan veya öyle davranan Arap ülkelerini memnun etmediği de bir gerçek.
Özetlersek, İsrail'i ve AB ülkelerini ürküten, halkları desteklese de Arap liderliğini huzursuz eden bir Türkiye girişimi ile karşı karşıyayız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın