kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
8 Ekim 2008, Çarşamba
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat
Ebru Akel: Bana göre başrol, yan rol yoktur. Önemli olan nitelikli bir iş yapıp, rolün hakkını vermektir. Yönetmen, oyuncuda aradığı ışığı gördüğü zaman başrolü verir.

Apo'nun bana olan inancı karşısında ağlamıştım!

MEHMET ÇALIŞKAN
07.10.2008
Abdullah Oğuz'un yönettiği 'Sıcak' adlı filmde başrol oynayan Ebru Akel: Önce ikinci rol için anlaşmıştık. Ama sonra Apo bana inanıp, başrol verince sevinçten ağladım. Gözyaşlarımın adı 'mutluluk', soyadı ise 'gurur' oldu..
Başarılı sunucu Ebru Akel, Abdullah Oğuz'un yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiği 'Sıcak' adlı projede; ilk kez bir sinema filminin başrol oyuncusu olarak kamera karşısına geçti. Daha önce 'Organize İşler' filminde konuk oyuncu olan Akel; 'Sıcak'ta 'Eda' karakterini canlandırmaya hazırlanırken, Abdullah Oğuz tarafından başroldeki 'Meryem'in deneme çekimlerine alındı. Ebru Akel, çekimlerden sonra 'Meryem' rolüne terfi ettiğini öğrenince sevinçten ağladığını itiraf etti. Rolü için mayıs ayından beri 'Meryem'le iç içe yaşadığını söyleyen Ebru Akel; 'Apo' diye hitap ettiği Abdullah Oğuz'la 'arkasında durduğu bir ilişki' yaşadığını da sözlerine ekledi.

KENDİMİ SOYUTLAMIŞTIM
* Bugüne kadar 'Organize İşler' filminde konuk oyuncu olmanızın dışında başka bir projede yer almadınız. Bu durum sizden mi yoksa şartlardan mı kaynaklandı?
Aslında her ikisinden de kaynaklanıyor. Tahmin edeceğiniz üzere birçok teklif geldi ve gelen projeleri birçok açıdan değerlendirdim. İçime sinmeyen bir taraf olduğunda da 'Hayır' dedim. Seçici olmaya dikkat ediyorum. Bir de kısmet denen bir şey var. Konservatuvar eğitimimden sonra televizyona başlamamın nedeni oyunculuk yapmak içindi. Kariyerimin yönlenmesinde oyuculuğun ağırlıkta olmasını istedim ama televizyonda da işimi en iyi şekilde yapmak için oldukça uzun mesai ve emek harcadım; birçok ilke imza attım.

* Son yıllarda oyunculuk, televizyondan daha mı ağır bastı?
İki yıl önce kendimi çok şeyden soyutladım. Öyle bir döneme girdim. Hem deneyimimi hem de yeteneğimi aynı noktada buluşturarak biraz daha oyunculuğa ağırlık vermeye karar verdim.

* Soyutlanma dönemi içinde neler yaptınız? Nasıl geçti o dönem?
Kendimde yeni arayışlarla ve keşiflerle geçti. Amerika'ya gittim... Orada oyunculuk kursları gördüm. Okudum, çalıştım, biraz dinlendim...

APO BİRKAÇ İYİDEN BİRİDİR
* Amerika'ya şansınızı orada denemek için mi gitmiştiniz?
Hayır; sinemanın zirvesi sayılan bir ülkede işlerin nasıl yürüdüğüne yakından tanık olmak içindi. Şansımı orada denemek gibi bir hevesim olmadı. Bulunduğu kıyılardan ayrılmaya korkanların, okyanusların ötesindeki kutsal toprakları asla keşfedemeyeceklerine ne kadar inanıyorsam; yeterince donanımlı olmamanın getireceği hasarların büyük yaralar açacağına da o kadar inanıyorum. Hırslı, tuttuğumu koparan bir yapıya sahip olsam da 'Amerika'da oyunculuk yapacağım' diyecek kadar hayalperest değilim.

* Amerika'da size yol gösterecek bir tanıdığınız var mıydı?
Meltem Cumbul sağ olsun orada bana oldukça yardımcı oldu. Kimden oyunculuk kursu almam gerektiğini bile Meltem'den öğrendim.

* 'Sıcak' filminde rol almadan önce Abdullah Oğuz'la çalışmayı hiç hayal etmiş miydiniz?
Elbette. Zaten Türkiye'de çalışmayı hayal edebileceğim kaç tane yönetmen var ki? Apo da bu en iyi birkaç isimden biri tabii ki...

* İlk kez başrol sorumluluğu almak sizi ürküttü mü?
Ürkmez olur muyum? Ödüm koptu! Zaten ben 'Sıcak'ta ilk önce 'Eda'yı canlandıracaktım. Apo bana 'Meryem'i teklif ettiğinde gözlerimden yaşlar boşaldı. Bunun nedeni onun gibi bir yönetmenin bana olan inancıydı. Gözyaşlarımın adı 'mutluluk', soyadı 'gurur'du.

OLANLA YETİNMEZ
* Abdullah Oğuz size başrol teklif ettiğinde, ilişkiniz başlamış mıydı?
Bugüne kadar ekmeğimi hep yeteneğimle kazandım; hakkım neyse onu aldım. Ben bir insanın yeteneği ve aklı dışında hiçbir etkenle hiçbir şeye sahip olamayacağına inanıyorum. Benim arkamda hiçbir zaman birileri olmadı; ajansım ve menajerim bile olmadı. Her zaman kendi ayaklarımın üzerinde duracak kadar bilgiye, yeteneğe ve kişiliğe sahip oldum. Apo'ya beni 'Meryem' olarak öneren kişi Erkan Petekkaya'dır. Bizim ilişkimiz başrol verildikten iki ay sonra başladı.

* Abdullah Oğuz ile çalışmak ne ölçüde zor?
O da benim gibi hiçbir zaman olanla yetinmiyor. Zaten sadece tembeller olanla yetinir. Çünkü akıl insana; arayışlara girip yeni keşiflerde bulunmayı emreder. Önemli olan zoru başarabilmektir.

* 'Sinema için neden bu kadar geç kalmışım?' dediğiniz oluyor mu?
Ben çok fazla 'keşke' diyen biri değilim. Arkama çok fazla dönüp bakmam. Sinemanın bugün olması gerekiyormuş; bugünmüş benim günüm. Şimdi de rolümü en işi şekilde canlandırarak, beyazperdeye taşıma çabasındayım.
Haberin fotoğrafları