kapat
E-gazete
|
Hava Durumu
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
English
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
9 Eylül 2008, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Çocuğun babası kim?

Fransa, Adalet Bakanı Rachida Dati'yi konuşuyor. Birkaç haftadır devam eden 'acaba hamile mi?' dedikodularını sonlandırmak için bir bakanlar kurulu toplantısı çıkışında, "Evet hamileyim" diye açıklama yaptı Dati. Ama tüm ısrarlara rağmen çocuğunun babasının kim olduğunu söylemedi. "Karışık bir özel hayatım var. Bu konuda daha fazla konuşmak istemiyorum. Adı üstünde bu benim özel hayatım" dedi. Ve ortaya bir 'baba adayları' listesi döküldü ki; bu listede İspanya eski Başbakanı Jose Maria Aznar'ın da adı geçti. (Aznar'ın resmi ofisinden hemen açıklama yapıldı ve olay yalanlandı.) Olay büyük yani... Fransız medyasında, özellikle de internette konu çokça yazılıp çiziliyor. Bir internet sitesi ise ülkenin önde gelen gazetecilerine Dati'nin hayatına ne kadar girmeliyiz?' sorusunu sormuş. Görüşler tabii ki ikiye ayrılıyor... Siyasi yazılar yazan bir gazeteci olaya şu şekilde yaklaşmış: "Dati'nin çocuğunun babasının kim olduğunu bulmak bizim işimiz değil. Özel hayatın bu kadar özeli bizi ilgilendirmez. Sadece olayın muhatabı gerçeği açıklarsa, biz de o zaman bir şeyler yazabiliriz." Lexpress.fr'nin yayın yönetmeni ise "Bunlar bizim işimiz değil. Bu Gala gibi yayınların ilgi alanına girer" demiş. (Haberi mi yoksa Gala gibi bir dergiyi mi hafifsemiş anlamadım.) Magazinciler olmasaydı ne olurdu sahiden! Türk siyasetinde bir bakan düşüren kadın Aynur Aydan'ı hatırlıyorum bir de Kamer Genç'in 'çiçekleri sulamaya geldim' esprisini... Ki Aynur Aydan olayı zamanın efsane magazin gazetesi Hafta Sonu'nun işidir. Şaka bir yana... Türkiye'de böyle bir şey yaşanır mıydı? Yaşanmazdı. 'Türk siyaseti-toplumu-medyası' kadın siyasetçiyi kalın çizgilerle belirlenmiş o hattın dışında görmek bile istemiyor çünkü. Hatırlayın, Bakan Nimet Çubukçu'nun leopar desenli ceketini bile eleştiri konusu yapmadık mı? 'Siyasetin ciddiyetiyle hiç bağdaşmıyor' diyerek, bıyık altından gülmedik mi?