Amerika'da
Fethullah Gülen'le yaptığımız sohbet üzerine çok şey yazıldı. Ama biri vardı ki o yazıyı okuyunca ben de şaşkına döndüm.
Yıllarca beslendiği Ergenekon Çetesi'nin deşifre olmasından sonra kafası karışan
"büyük gazeteci" Soner Yalçın'ın imtiyaz sahibi olduğu bir internet sitesinde şöyle bir başlık vardı.
"Fethullan Gülen, O'nu affetti mi?" Gülen'le sohbetin yayınlanmasıyla aynı günlerde yazıldığı için ister istemez merak edip okudum. Meğer
"O" diye işaret edilen ve affedilip edilmediği merak edilen kişi bendim. Bir an,
"Acaba affedilmeyi gerektirecek ne yaptım?" diye düşündüm.
Fazla sürmedi, yazının sonunda
"müthiş gerçeği" öğrendim.
Olay 1999'da atv Haber'de yayınlanan
Fethullah Gülen kasetiyle ilgiliydi. Yazıda aynen şöyle deniyordu:
"Mahmut Övür 2000'de ATV Haber'de çalışıyordu. O yıl Mahmut Övür'ün yönetici olduğu ATV Haber Fethullah Gülen'in devleti yavaş yavaş ele geçirmek gerektiğini anlattığı videolarını haber bülteninde yayınlamış ve Fethullah Gülen'e bu videolardaki konuşmaları nedeniyle dava açılmıştı. İşte bu dava nedeniyle Fethullah Gülen yurtdışına çıktı ve o günden bu yana dönmedi."
"Büyük gazeteci"nin mantığına göre, o kasetleri yayınlayan ekibin içinde ben de vardım ve tam on yıl sonra kendimi
"affettirmek" için
Gülen'e gitmiştim.
Ergenekoncu, darbeci gazeteci olmak böyle bir şey herhalde...
Tıpkı insanların
"soyadları" üzerinde oynayarak, onları
"Yahudi, Sabetayist" yapan bu anlayış araştırmadan kafasına göre beni de suçlayacak bir şey bulmuştu.
Oysa gerçek böyle değildi.
O meşhur kasetin yayınlandığı tarih 18 Haziran 1999...
O esrarengiz adam kimdi? Tam o günlerde atv Haber Müdürlüğü'nden ayrılıp, Kanal 6 Haber'in başına geçme hazırlığı içindeydim. Bu nedenle de kasetin yayınlanması benim dışımda gelişti.
Ancak ilginç ve aydınlatılması gereken bir noktayı çok net hatırlıyorum.
Atv Haber'in başında
Ali Kırca vardı. Ben de henüz atv Haber'deki odamı terk etmemiştim. İşte o günlerde haber merkezine ilginç bir adamın elinde çantalarla sık sık gelip gittiğini görüyordum. Sima olarak tanımadığım bu adamı merak edip sordum. Adının
Ergun Poyraz olduğunu söylediler. Poyraz, tarikatlar ve Refah Partisi ile ilgili yazılar yazan kitaplar yayınlayan biri olarak biliniyordu.
Ama atv Haber'de herkes ona
"derin devlet"in adamı gözüyle bakıyordu.
Onun geliş gidişlerinden sonra işte o meşhur kaset olayı patladı.
Ardından da Ankara DGM Başsavcısı
Nuh Mete Yüksel soruşturma başlattı. Bu kampanya
Fethullah Gülen'in ABD'ye gitmesiyle sonuçlandı.
Bu çok net biçimde bir 28 Şubat operasyonuydu. Yayınlanmasını da onlar sağladı.
Ergun Poyraz'ı daha sonraları AK Parti iktidarı, Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Gül'e yönelik garip kitaplarıyla tanıdık.
Peki, şimdi nerede?
Poyraz, şimdi iddia edilen Ergenekon Terör Örgütü davasında
"tutuklu sanık" olarak yargılanıyor.
Yaklaşık 6 ay önce Vatan gazetesinde
Yiğit Bulut tam da bu konuyla ilgili bir yazısında merak ettiği birçok soru sordu:
"Ali Kırca bu kaseti neden yayınladı ve nereden aldı? Gülen'in Orta Asya'daki okulları hangi ülkeleri rahatsız etti? 1997'de öne çıkan isimlerden örneğin Çevik Bir'in hangi ülke ile arası iyiydi?"
Gördüğünüz gibi bu soruların cevabı ortada duruyor.
Benim affedilmemi ise gerektirecek bir durum yok. Ama
Türkiye'yi kaos ve darbelere sürükleyen, Ergenekoncularla, onlara taşeronluk yapan gazetecilerin böyle bir sorunu var.
Bu halk onları affetmeyecek...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 22 Mart 2009, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/22//haber,AB4D3260E6D54AB9BE81CF13ECE58465.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.