kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
16 Ekim 2008, Perşembe
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Ayrılık

16.10.2008
Dönerim eve
Dolaşır içerde yok biri
Neler neler dinlerim küçücük görüntülerden
Birdenbire gözlerim kamaşır
Daha da güzelleşir yok biri.

Bu, bardağı tutmuştu ak,
Kaç karanlıkla
Parmaklarının tadıyla duymuştu bu camlar.
Kaç sevincini güneşin
Anımsıyor musun yok biri

İlkin avuç içine sığar ayrılık
Yerler gökler doluşudur sonra
Hayır benimki böylesi değil
Ben uzaklardayım
Buradadır yok biri

Özel gerçeğini yaşar o
Basılmış
Bitmemiş basılmamış
Yazıların hepsinde ellerime değer
Yok biri

Giderken bütün yansımalarını götürse ya,
götürmez
İğne ucunda kalan kokusu yaprak açar
Doldurur içimi dal budak
Öylesine büyür ki özlem
Bin göz kımıldanır tavanda duvarlarda
Bakışır benimle yok biri.

FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA (18 Şubat 1998)