kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
21 Eylül 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
Pazar SABAH  
ÖNCEL ÖZİÇER

Keçiler bahçede kalsın

Adı bile ürkütücü: Hazan mevsimi... Kesin olan bir şey var ki, mevsimlerin getirdiği meteorolojik değişiklikler, insan ruhunu doğrudan etkiliyor. İlkbaharda topumuz birden nasıl birer aşk kelebeğine dönüşüyorsak, şimdi de çevremde, hayatı rölantiye alma, kayışı boşa sardırma vs. durumları seziyorum. Sonbahar depresyonu dedikleri tam da bu işte! Hele bir de iş veya özel hayattaki sakatlıklar bu mevsime denk geldiyse, yandı gülüm keten helva. Mesela bahse girerim aşağıdaki belirtiler bugünlerde birçoğunuzda başgöstermiş durumda (İnternetteki bir sağlık sitesinden arakladım):
- Çökkün bir ruh hali, ilgi kaybı ya da yaptıklarından zevk alamama...
- Günlük işini ve gücünü yapamama, günlük işlere karşı isteksizlik...
- Perhiz yapmadığı halde aşırı kilo kaybetme ya da kilo alma (Bir ayda vücut ağırlığının yüzde 5'inden fazlasını alma ya da verme). İştah kaybı ya da aşırı iştah...
- Hemen her gün aşırı uyuma ya da uykusuzluk...
- Sıkıntı, huzursuzluk, yerinde duramama...
- Kendini yorgun, bitkin, halsiz hissetme...
- Kendini değersiz, aşağılık ya da suçlu gibi hissetme.
- Dikkatini bir noktaya toplayamama...
- Cinsel istekte aşırı azalma ya da istek kaybı... "Vallahi bunların hepsi bende mevcut," diyenleriniz de olacaktır eminim. Aman rica edeceğim hemen panikle, antidepresanlara saldırmayalım. (Yani 'siz' saldırmayın, ben zaten eski ve daimi kullanıcıyım.) Bu geçici bir suratsızlık hali de olabilir çünkü. Fakat işte gelin görün ki artık en ufak bir can sıkıntısını bile insanlar depresyon olarak adlandırıyor. Ve her keyifsizliği depresyon zannetmek kadar, gerçek depresyonu "Sıkıntıdır geçer," diye önemsememek de doğru değil. İleri aşamalar, kafada huniyle gezmemize neden olabilir çünkü. Bu tür rahatsızlıkları insan kendinde hissedince, maneviyata sığınır genelde. Eh, o da olsun tabii ama yine de gerçek bir depresyonun doktor yardımsız geçmesi zor. Hele bir kez uğradıysa bu meret, ikinci ziyaretin de gerçekleşeceğinden emin olabilirsiniz. Dudakta çıkan 'uçuk' gibi. İnsanın zayıf anını kollar. Bünye gardını düşürdü mü, hemen hortlayıverir. Dedik ya şimdi tam mevsimi...
Belki de bahar-yaz sezonunda yediğimiz hurmaların tırmalama zamanıdır, kimbilir? Siz de bu aralar ruh halinizde yokuş aşağı yuvarlanma gibi bir durum hissediyorsanız, aman diyeyim keçiler ormana kaçmadan önleminizi alın. Âşık olun mesela... (Çok kolay ya çünkü!) En azından kendinize saracağınıza bir başkasına sarar, oyalanırsınız. Ya da spora adayın kendinizi vs. Ama sakın o ruh haliyle yalnız kalıp da kendinizi dinlemeyin. İçinizdeki ses, bu dönemlerde hiç de hoşunuza gidecek şeyler söylemeyecektir çünkü...