Gecelerden yakın tarihli bir gece, dünyanın en güzel koyundayız; Çeşme'de Ayayorgi'de. Cümleye özellikle "Bana göre..." diye başlamadım. Bu koyun sihrini bilenler zaten biliyor, bilmeyenler de keşke gelip öğrense... Bekleriz. Ama konu, memleketimin doğal güzellikleri değil. İnsanları... Mutsuz, aşksız, yalnız ve arsız insanları... "Etrafta doğru düzgün adam yok," diyen kadınlar, "Aaabi piyasada evlenilecek kadın kalmadı," diye hayıflanan erkekler... Sürekli şikâyet ediyorlar. Aşkı arayıp, düzgün ilişkilere özeniyorlar. Ama bu kadar! Sonuca ulaşmak için gidecekleri yoldan bihaberler... Sen her gördüğün kadın veya adamla iki göz süzüş bir içki ısmarlayışla tanışmayı, ilişki başlangıcı sayarsan, pişmanlık dolu sabahlara, tatminsiz hayatlara da razı olmalısın. Geçen gün bir erkek arkadaşım ilk randevusunun nasıl hüsrana dönüştüğünü anlattı. "Restorana gittik," dedi, "kadın içeriye her girene baktı be birader. Kımıldayan her cisme tepki veren kedi gibiydi. Birini bekliyorsun herhalde,' demek yerine masadan kalkıp eve gitmeyi daha uygun buldum ben de. N'olcak bu yeni jenerasyonun kadınlarının hali?" deyince, "Sen," dedim, "kadınları bırak, adamlara bak." Şimdi başa dönüyorum; Ayayorgi'deki bir kulüpteyiz. İki kadın, iki erkek... İkisi sevgili, biz, çok eski arkadaş... Malum İzmir küçük, hemen her yerde hemen herkes tanıdık. İçlerinden birkaç tanesine yabancıyım. Ama o yabancılardan biri bu duruma izin vermiyor ve elini uzatıyor "Merhaba ben bilmem kim?" "Eee.. peki!!!" diyorum. Pek kimseyle tanışasım yok. Hele böyle bir ortamda. Ama o ısrarlı "Ne içersin?" İçimden "Yuhhhh!" diyorum ama susup boş gözlerlere yüzüne bakmayı tercih ediyorum. Sonra ağzımdan "Biz söyledik zaten içkimizi," gibi bir şeyler, gevelenerek çıkıyor. Tam bu noktada size "Tuhaflık bende mi?" diye gereksiz bir soru sormayacağım, çünkü yanında bir erkek (ki burada iki adet mevcut) varken hiçbir kadına içki ısmarlamaya kalkılmaz kardeşim! Buna iyi ki ve hâlâ- inananlardanım. Ve de ben uzaktan bakışma, tanışmak için yanıp tutuşma, yan yana gelebilmek için bahaneler arama, yan yana gelindiğinde de heyecandan kekeleme, saçmalama devirlerinde kalanlardanım. Oradan hiçbir yere de ayrılmak istemiyorum. Arsız insanların dünyasında lokma lokma sindirilmekten çocuk gibi korkuyorum. Bu yüzden sığınmak istiyorum. Nereye? Bilmiyorum.
Yayın tarihi: 20 Temmuz 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/07/20/pz/haber,7661ED23FEB34596B41113DC828ECB5F.html
Tüm hakları saklıdır.