Koltukla derdim yok

- Alaçatı'nın bu kadar büyüyüp genişlemesinden rahatsız olanlar, "Özelliği kayboldu," diyenler çıkıyor mu?
- Bakın ben doğma büyüme buralıyım. Alaçatı'dan sadece lise ve üniversite okumak için ayrıldım. Tam bir Alaçatı âşığıyım. Çalışmalarımı sürdürürken 5-10 yıl sonrasını değil, 100 yıl sonrasını hayal ediyorum. Koltukla da derdim yok. Zaten evde daha rahat bir koltuğum var. Hiç olmazsa ayaklarımı uzatabiliyorum, çoraplarımı çıkarabiliyorum. Dört yıldır denize bile girmedim. Ama ne yaptıysam buranın geleceği için yaptım. Ben 2004 yılında burası bire 10 verecek dedim. Bana inanmayanlar oldu. Ama 100 YTL'lik evler şimdi 1 milyon YTL'ye satılıyor. Ki bence Alaçatı daha kapasitesinin sadece yüzde 10'unda.

- Yüzde 90'lık büyüme payı daha mı var diyorsunuz?
- Benim kast ettiğim şey sadece büyümesi değil. Yapılacak çok şey var burada. Hem coğrafi özellikleri hem de iklim şartları bakımından çok şanslı bir konumda. Termal turizmle ilgili projelerim var mesela. Ama öyle yüzlerce kişinin aynı havuza girdiği büyük tesisler değil, daha butik tesisler. Çünkü dünyadaki diğer tüm termal tesislerden bir ayrıcalığınız olmalı. Bunun dışında iki lise açtık ama bir de özel bir Alman üniversitesiyle anlaştık. 2008 yılında temelini atmaya başlayacağız. Almanya'nın en iyi üniversitelerinden biri olan Münster Üniversitesi'ni açacağız. Buradan mezun olan çocuklar hem Türkiye'den hem de Almanya'dan diploma almış olacaklar. Bunun dışında yeşillik alanlara ağırlık vereceğiz, yollar yapacağız.

- Siz göreve geldiğinizde Alaçatı'nın merkezini de trafiğe kapadınız. Aldığınız bu radikal kararlara karşı çıkan, tepki gösteren olmadı mı?
- Olmaz olur mu? Benim kapım da telefonum da 24 saat herkese açık. 2004 yılında yolu trafiğe kapaığımda bütün esnaf gelip, "Hepimiz iflas ediyoruz," dediler. "Valla, rahmetli dedem mezarından çıkıp gelse açtırmam," dedim. 15 Mayıs falandı kapadığımızda. 15 Eylül'de bizim kurtuluş şenliklerimiz oluyor. O gün trafiğe açtım aynı esnaf gelip bu sefer "Niye açtın?" dedi. Doğru bildiğim şeyde inatçıyımdır. Doğru bir tanedir ve onu bulduğumda kimseyi dinlemem.