Bu defa medyanın günahı yok.. Son zamanlarda olmadığı kadar üzerine gidiyorlar toplu halde.. Haberler büyütülüyor.. Çarpıcı yorumlar yapılıyor.. Hele de
Umur Talu .. Harikalar yaratıyor..
Sonuç..
Tısss!..
Bütün bunlar duvara anlatılıyor sanki.. Ortada koca bir devlet var, yerel ve genel yönetimleriyle ama, birbiri ardına gelen ölümler, haberler, yorumlar, kopan kıyametler kimsenin, ama kimsenin umurunda değil.. Kimsenin kılı kıpırdamıyor..
Yahu suya yazsanız bu kadar şeyi, izi kalır..
Bu ülkede izan sahibi, sorumluluk sahibi, utanma sahibi bir kişi yok mu?..
"Sekiz ayda 17 ölü, iki milletvekili çıkardı" diyordu, pazartesi günü Umur Talu tersaneler için..
Cümle işin içindeki işi de özetliyor zaten..
İki milletvekili, 17 ölü..
İki milletvekili, patron sınıfından..
17 ölü, işçi takımından..
O zaman kim takar işçileri..
Sıkıysa tak..
Dünya kurulalı beri böyle olmuş bu işler.. Ben aslını Çin şiiri sanırdım. Aztek şiiri diyenler de oldu.. İkisi de doğru olabilir, en uzak doğudan, en uzak batıya insan ayni insan değil mi, her devirde.. Can Yücel çevirmiş..
"Köpek var taş yok..
Taş var, köpek yok..
Köpek var, taş var..
Köpek kralın köpeği
Sıkıysa at taşı!.."
Milletvekili patron olursa, sefil işçi ölürse ölür, ne yapalım..
Ne resimler yayınladı medya.. Ayni odada yatıp kalkan 16 tersane işçisi.. Sözleşme yok.. Kayıt yok.. Sigorta yok, vergi yok..
İnsan aç.. İnsan işsiz.. O zaman neyi, nasıl bulursa.. Ne yapsın zavallıcık..
Zeytinburnu patlamasında ölenler de öyle değil miydi?.. Kaçak işçiler.. Yasa dışı, çalışması yasak çocuklar.. Vergisiz, sigortasız, kayıtsız, kuyutsuz... İşyerleri de kaçak ve ruhsatsız zaten..
300 lirasını kira diye verip, kalan yüz lira ile iki kızını okutmak için 400 liraya çalışan anne öldü gitti patlamada.. Ne oldu peki?..
Patladı mı Türkiye, "Nedir bu sosyal facia" diye..
Neresinden baksan acı..
Ama sorarsan, Türkiye'de her şey harika.. Demokrasi içinde Avrupa Birliği'ne gireceğiz..
Hadi onlar kaçak.. 8 bin işçi alıp, 6 binini çıkardığını Vestel resmen açıkladı. Bu ülkenin en önemli yasal kurumlarından.. Efendim, mevsimlik işçilermiş.. Öyle ya.. Televizyon, buzdolabı, DVD, mevsimlik işlerdir. İlkbaharda eker, sonbaharda biçersin.. Arada işçi gerekmez..
Günlerce yazılıp çizildi bunlar da..
Soruşturma açıldı mı acaba?..
Vestel'e Çalışma Bakanlığı özel müfettişler yolladı mı, 6 bin kişinin niye işten çıkarıldığını öğrenmek için..
İstanbul'a Zeytinburnu'na Çalışma Müfettişleri geldi mi, patlama ile ortaya çıkan yasa dışı çalışma koşullarını soruşturmak için..
Tuzla'ya müfettişler gitti mi?.. O tersane koşullarına bakıldı, ölümler soruşturuldu mu?..
Bu ülkede Çalışma Bakanı var mı?..
Olsa adını bilirdiniz değil mi?.. Bu ülkede devletin en tepesindeki 23 adamdan birinin adını mutlak bilirdiniz değil mi?.
Ben bilmiyorum. 50 yıllık ve de bu işlerin tam içinde bir gazeteci, köşe yazarı olarak ben bilmiyorum.
Demek ki..
Yok!..
Peki bu ülkede o bakanı denetleyen yasama gücü, adı üstünde milletin vekili var mı?.. Vekiller var mı, aslına karşı işlenen cinayetleri artık durdurmak için toplanan, kolları sıvayan, Meclis soruşturmaları açan?.. Var mı?..
Bugünkü Tüm Yazıları
Bu ülkenin sahibi var mı?..
Yayın tarihi: 20 Şubat 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/20//uluc.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.