Barış fırsatı

Mehmet Barlas dünkü Haberx sitesindeki köşesinde son gelişmeleri böyle yorumlamıştı.
Gerçekten herkesin kaos ve endişe gördüğü bu ortam, Türkiye'nin tüm sorunlarını kökten çözmek için ideal bir ortam.
Yıllardır gündemde olan başörtüsü yasağı toplumsal ve kurumsal uzlaşmayla çözülmek üzere.
Parlamentodaki partilerin çoğunluğu ortak iradelerini ortaya koydu ve anayasada bir değişiklik gerçekleştirdi.
Böylece yıllardır kanayan bir yara haline gelmiş olan genç kızların üniversite eğitiminin önündeki engelin kalkması yolunda önemli bir adım atıldı.
Avrupa Birliği yolunda atılan adımlar Kürt sorununun çözümü konusunda ciddi bir fırsat yarattı.
Alevi konusu önemli bir sorun olarak ortaya konuldu.
Aynı şekilde Kıbrıs seçimi, Türkiye'nin her alanda önüne çıkan, Avrupa Birliği ile ilişkilerini zehirleyen bu sorunun çözümü için önemli bir atmosfer yarattı.
Bugün herkes Türkiye, Avrupa Birliği yolunda istediği hangi adımı atarsa atsın, hangi reformları yaparsa yapsın, Kıbrıs'la ilişkilerini raya oturtmadan AB rüyasını gerçekleştiremeyeceğinin farkında.
Papadopulos'un seçimleri kaybetmesi, çözüm için adım atacaklarını söyleyen iki adayın ikinci tura kalması, adada barış için tarihi bir şans.
Bu, yılların birikmiş sorunlarını çözmek ve iç ve dış barışı sağlamak için ideal bir ortam.
Komşularıyla sorunlarını çözmüş, Avrupa Birliği ufkuna yeni bir ivme kazandırmış, içeride toplumsal barışı sağlamış Türkiye, bölgede gerçek bir güç haline gelebilir.
Böyle bir Türkiye, enerjisini anlamsız kavgalar yerine yurttaşlarının aş ve iş sorununa, büyümeye ayırabilir.
Burada önemli görev elbette iktidara düşmektedir.
Önünde büyük bir fırsat kapısı vardır.
Önceki gün 100 aydının Cumhurbaşkanı'na sunduğu "Kürt Raporu" tamamında hemfikir olunmasa bile, ciddi adımlar atmak için bir fırsattır.
Önümüzdeki 50 yılı ya bu tip kavgalarla geçireceğiz ya da tarihin bize sunduğu bu fırsatı daha iyi bir Türkiye için kullanacağız.