Avrupa'da lig liderlerinin en golcü oyuncularının ilginç bir özelliği vardır. Gollerinin
yüzde 50 ila 60'ını deplasmanda atarlar.
Ruud Van Nistelrooy, Luca Toni, Zlatan İbrahimoviç gibi isimlere bakın; bunu görürsünüz.
Fabiano daha da tehlikeli bir adamdır.
17 golünün 10 tanesi deplasmandadır. Buna karşın
Kanoute, attıklarının
yüzde 70'ini iç sahada atar. Yani
Sevilla; deplasmanda Fabiano'yu, içeride ise Kanoute'yi kullanır. Bu nedenle, Avrupalı iyi bir santrfor ortalama her 100-120 dakikada bir gol atarken, her 75 dakikada bir gol atarak ekstra bir adam olan Fabiano'ya dikkat!
Zico inşallah Sevilla'nın Athletic Bilbao ve Valladolid maçlarını izlemiştir Ben bu maçları, bir de Almeira maçını analiz ederek izledim. Neden mi? Çünkü bu üç maç, Sevilla'nın deplasmanda son haftalarda oynadığı ve gol atmayı başaramadığı maçlar. İzleyince, bu üç takımın Sevilla'dan neden gol yemediği çok açık anlaşılmaktadır.
Bilbao; tek forvet, iki ön libero ile oynadı ama Sevilla'da Kanoute ve Fabiano yoktu. Almeira maçında da Fabiano yoktu. Bu 2 maçta görüldü ki,
Fabiano bu takımın her şeyi. Ama Valladolid maçını da işin içine aldığımda gördüğüm çok netti.
Sevilla'nın karşısında, tek forvet ve çift ön libero ile 4-4-1-1 ya da 4-2-3-1 sistemleriyle oynadığınızda Sevilla çarşafa dolanıyordu. Peki ama neden oluyordu bu?
Deivid! Kanadı kapa ki Capel ortaya dönsün İki kanadı da dörtlü bloklar ile ve önlü, arkalı kapayınca,
Capel ve
Navas mecburen içe katediyordu. Eğer rakip çift ön libero oynarsa,
(ki Fenerbahçe bu işi Selçuk ve Aurelio ile iyi yapacak) bu kez ortada top kaybı yapıyorlardı. Üstelik bu kayıplarda rakip hızlı çıkarsa, Sevilla hücuma fazla adamla gittiği için savunmada az adamla yakalanıyordu. Bu hızlı çıkış nedeni ile
Roberto Carlos önü
Uğur mantıklı görünüyordu.
O zaman sağda da çözüm basitti.
Deivid, kesinlikle orta sahanın sağında kanat adamı gibi oynamalıydı.
Deivid geldiğinden beri hep söyledim: "İyi ve teknik bir oyuncu, ama santrfor değil" Deivid, bir maçta ortalama her 3-3.5 dakikada bir sol kanadı kullanan ve son çizgiye inen Capel'in önünde duvar olmazsa, maçın en çok koşan adamı, en az 11 km. koşarak Gökhan olur ama bu da genç adama hata yaptırır. Yani ligdeki maçlarda sürekli yerini kaybedip içeri kateden Deivid'in sağ kanat adamı gibi oynaması maçın anahtarlarından biridir.
Taktik de her zamanki gibi 4-4-1-1 olmalıdır. At golünü Aurelio Espanyol'dan
Garcia, Getafe'den
Leites ve Huelva'dan
Yeste'nin ilk ortak özellikleri orta saha adamı olmalarıdır. İkincisi ise Sevilla'ya gol atmalarıdır. İşte bir anahtar da buradadır.
Sevilla'nın deplasmanda yediği 8 golün 7'si rakibin defans ve orta saha adamlarından gelmiştir. Çünkü Sevilla tandemi, rakibin santrforlarına iyi baskı uygular ama savunmadan dönen topları alan rakip orta saha adamlarına bir türlü önlem alamaz. Bu yüzden
maçın favori gol adamı Mehmet Aurelio ya da Alex olacaktır. Defanstan dönen toplara vuracak Deivid ise plasedir. Aman kartlara dikkat Avrupa'da Sevilla kadar, oynadıkları maçlarda rakiplerini kırmızı kartla eksilten ve zor durumda bırakan başka bir takım yok. Ligde tam 8 takımı kırmızı kartla yaktılar. Bu yüzden
Capel ve Navas'ın kendilerini yere atmalarına ve Lugano'nun gereksiz itirazlarına aman dikkat diyorum. F.Bahçe ikinci yarıda atacak! Sevilla'nın 8 deplasman maçını izleyip analiz ettim.
Bu adamlar, bu sezon oynadıkları 35 maçın 27'sinde gol yediler. F.Bahçe de atacak. Sakın ola ki, maçı rakip alana yıkmaya kalkmasınlar, kontra arasınlar.
Kanarya; Sevila'nın yediği 33 golün 22'sini ikinci yarılarda yediğini kesinlikle unutmayacak, ilk yarı kontrollü oynayacak ve ikinci yarı golü atıp işi bitirecek. Başarının adresi belli. Köpeğin ağzında fildişi bulamazsınız. Başarılar Fenerbahçe!
Yayın tarihi: 20 Şubat 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/20//kubilay.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.