Erdoğan'dan büyükelçilere yemek

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özellikle Avrupa başkentlerinde görev yapacak büyükelçilerin çaba harcayacakları önemli bir alanın, Türkiye'nin Avrupa Birliği katılım sürecinin ivme kaybetmeden ilerlemesini sağlamak olacağını belirterek, büyükelçilere, ''Bu sürecin önünü kesmeye veya süreci sulandırmaya, geciktirmeye ya da içini boşaltmaya yönelik girişimlerle yoğun şekilde mücadele edeceğinize inanıyorum'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Başbakanlık Resmi Konutu'nda, yeni atanan büyükelçilerle öğle yemeğinde bir araya geldi.Erdoğan, yemekte yaptığı konuşmada, büyükelçilere, yeni görevlerinde başarı dileyerek, gittikleri ülkelerde dünyanın en köklü, saygın ve güçlü ülkelerinden biri olan Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil edeceklerini söyledi.

Başbakan Erdoğan, yapacakları görevin gurur verici olduğunu bildiğini belirterek, ancak görevin, büyük bir ülkeyi temsil ediyor olmak veçhesiyle (yönüyle) aynı zamanda ağır ve meşakkatli olduğuna da dikkati çekti.Büyükelçilere, edindikleri bilgi, birikim ve tecrübe sayesinde görevlerini en iyi şekilde yerine getireceklerine olan inancını dile getiren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Zor bir coğrafyada yer aldığımızı biliyorsunuz. Ancak bu zor coğrafya, riskler kadar imkanlar ve fırsatlar da sunuyor. Bu imkanlar ve fırsatları görebildiğimiz, en iyi şekilde değerlendirdiğimiz sürece Türkiye gücüne güç katacak, geleceğe çok daha güvenle bakabilecektir. Bugün artık diplomasinin, içinde bulunduğumuz küreselleşme çağının bir gereği olarak geleneksel kalıpların bir hayli dışına çıkmış olduğunu en iyi sizler biliyorsunuz. Türkiye'nin özellikle son beş yılda yaşadığı değişim, dış politikamızın ilgi alanlarını da genişletmiştir. Bizler artık ticari ilişkilerin geliştirilmesinden çevre sorunlarına, enerji projelerinden bölgesel örgütlerin çalışmalarını izlemeye, terörizmle mücadeleden kültürler arası diyaloğun geliştirilmesine kadar çok geniş bir yelpaze ile ilgilenmek zorundayız. Ayrıca dış politikayla iç politika arasındaki çizgilerin de tüm dünyada giderek daha fazla erimeye başladığını görüyoruz. İki alan arasındaki etkileşim, şimdiye kadar görülmemiş biçimde artmış durumdadır. Diğer bir deyişle sizlerin yurt dışında Türkiye'nin hak ve çıkarlarını koruyup geliştirme yönünde harcadığınız çabalar, Türkiye'deki insanlarımızın güvenliğine, refahına ve mutluluğuna yaptığı katkılar, çok daha belirgin hale gelmiştir.''

İSTİKRAR

Benzer şekilde Türkiye'nin siyasi istikrar içinde olmasının, reformlar ile kendisini sürekli yenilemesinin ve ekonomik açıdan da daha güçlü hale gelmesinin büyükelçilerin görevlerini ifası sırasında, eldeki imkanları ve etkinliği güçlendiren bir husus olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, bugün dış misyonlar arasında bir önem ve öncelik sıralaması yapmanın artık mümkün olmadığını dile getirdi.

Soğuk savaş sonrasında Türkiye'nin ilgi ve etkinlik alanının artık sadece doğu-batı ekseni değil, bütün dünya sathı olduğunu kaydeden Erdoğan, gelecek dönemde Afrika ve Latin Amerika gibi bölgelerde açılacak yeni büyükelçiliklerin, Türkiye'nin küresel etkinliğini daha da artıracağını söyledi.

Türkiye'nin milli davalarının savunulmasında ve dış politika vizyonunun gerçekleştirilmesinde büyükelçilerin çok önemli bir misyon yüklendiğini
kaydeden Erdoğan, ''Bugün artık her büyükelçiliğimizin aynı zamanda bir Türk ticaret ofisi ve Türk kültür merkezi gibi çalışması zorunlu hale
gelmiştir'' dedi.

Büyükelçilerden, Türkiye'yi en geç Cumhuriyet'in 100. kuruluş yıl dönümüne kadar en büyük 10 ekonomi arasına sokma hedefini sürekli akılda tutmalarını isteyen ve çabalarını bu bilinç içinde sürdürmelerinde yarar gördüğünü kaydeden Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:''Her bir diplomatımızın görevi gereği kuracağı şahsi dostluklar, geliştireceği çalışma ilişkileri ve tesis edeceği bağlantılar, bizim önümüzde yeni fırsatlar, yeni kapılar açacaktır. İhracata dayalı büyüme stratejimizin başarısı açısından bu çabaların daha da yoğunlaştırılması ve hızlandırılması gereğine inanıyorum. Bizim yetişmiş insan gücümüzle bu konuda son derece etkin çalışmalar yapan batı ülkeleri kadar başarılı sonuçlar almamamız için hiçbir neden yoktur. Bu anlamda sizlerin önemli katkıları olacağına inanıyorum.

Türkiye'nin önünde yeni ufuklar ve imkanlar açmak amacıyla yürüteceğiniz çalışmaların personeliniz tarafından da desteklenmesi büyük önem taşıyor. Bu amaçla büyükelçiliklerinizdeki çalışma arkadaşlarınıza katılımcı bir anlayışla yönlendirme sağlamanız ve sahada daha fazla çalışma yapmaya özendirmeniz son derece yararlı olacaktır. Ayrıca bu çalışmalarda sizlere bağlı başkonsolosluklarımızdan da en etkili ve verimli biçimde yararlanmanızı bekliyoruz.''

''ZİNDE ÖNCÜ GÜÇLERİMİZ''

Merkezden tayin olan büyükelçilerin yarıdan fazlasının, bu sıfatla ilk kez yurt dışına atandığını belirten Başbakan Erdoğan, ''Sizleri Türkiye'nin açılma veya ilişkilerini derinleştirme çabası içinde olduğu coğrafyalardaki zinde öncü güçlerimiz, bayrak taşıyıcılarımız olarak görüyorum'' dedi.
Henüz dünya ile bütünleşme süreci içindeki bu ülkelerde siyasi, ekonomik, kültürel ve benzeri alanlarda yapılacak çok iş olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, büyükelçilerin görevleri sırasında kuşkusuz alt yapısal, insani, bürokratik ve benzer nitelikli çeşitli zorluk ve engellerle de karşılaşabileceklerini, ayrıca zaman zaman üçüncü ülkelerin rekabeti ile de mücadele etmek durumunda kalabileceklerini söyledi.

Ancak bu tüm güçlüklerin üstesinden gelebilmek için büyükelçilerin gerekli beceri ve donanıma sahip olduklarını ifade eden Erdoğan, büyükelçileri, bu güçlüklerin yıldırmayacağını söyledi.Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:''Bu bakımdan sizleri bu önemli görevlere uğurlarken, işi doğru ellere emanet ettiğimizi bilmenin güven ve rahatlığı içinde olduğumuzu belirtmek isterim. 'Büyükelçi' unvanını daha önce kazanmış ve ülkemizi çeşitli merkezlerde başarıyla temsil etmiş olan büyükelçilerimizi de yeni hizmet yerlerinde önemli görevler bekliyor. Daha çok batı ülkelerinde görev yapacak olan bu gruptaki büyükelçilerimizin sahip olduğu birikim ve deneyimler bizim için büyük önem taşıyor. Özellikle Avrupa başkentlerinde görev yapacak büyükelçilerimizin çaba harcayacakları önemli bir alan, AB katılım sürecimizin ivme kaybetmeden ilerlemesini sağlamaktır. Bu sürecin önünü kesmeye veya süreci sulandırmaya, geciktirmeye ya da içini boşaltmaya yönelik girişimlerle yoğun şekilde mücadele edeceğinize inanıyorum. Bu konuda ilkeli, kararlı ve tavizsiz bir tutum sergilememiz, yolumuza çıkartılabilecek yeni engelleri önceden görmeye çalışmamız ve bunları bertaraf etmemiz hayati önem taşıyor.Buna ilave olarak büyük vatandaş topluluklarımızın yaşadığı bu ülkelerde vatandaşlarımızın entegrasyonu gibi hassas konularda da özel sorumluluklarla karşı karşıyasınız. Vatandaşlarımızın başkonsolosluklarımız ve büyükelçiliklerimizle iletişim kanallarının sürekli açık tutulması son derece önemlidir. Dünyanın neresinde olursa olsun tek bir vatandaşımız, tek bir soydaşımız kendisini yalnız, sahipsiz hissetmemeli. Gittiğiniz ülkelerde yapacağınız çalışmalarda devletimiz ve hükümetimizin güçlü desteği de her zaman sizin arkanızda olacaktır.''

BÜYÜKELÇİ ACET'İN KONUŞMASI

Yemekte, büyükelçiler adına Almanya'ya büyükelçi olarak atanan, daha önce Dışişleri Bakanlığında Müsteşar Yardımcısı olarak görev yapan Büyükelçi Ahmet Acet konuştu.''Görevden ayrılıp çeşitli ülkelere büyükelçi olarak atanan meslektaşlarım adına bu nazik davetiniz için ve cesaretlendirici sözleriniz için size şükranlarımızı arz etmek istiyorum'' diyen Büyükelçi Acet, yurt dışına atanan büyükelçiler olarak her zaman devletin ve hükümetin desteğini arkalarında görmek istediklerini kaydetti.

Bunun, kendileri için ''olmazsa olmaz'' bir durum olduğunu ifade eden Acet, ''Zira bunu görmeyen bir görevli kendini boşlukta hisseder. Bu
bakımdan gerçekten sözlerinizi cesaretlendirici görüyoruz'' diye konuştu.Yurt dışına sadece diplomasi temsilcisi olarak değil, kültür, ticaret ve ekonomi temsilcisi olarak da gittiklerini belirten Acet, özellikle yurt dışındaki çeşitli ülkelere yayılmış Türk vatandaşlarının çıkarlarını
korumak bakımından onların da temsilcisi olacaklarını vurguladı.Acet, ''Bu yüzden endişeniz, kuşkunuz olmasın. Hem dışarıda müşteri
memnuniyetini hem de umarım Ankara'da müşteri memnuniyetini bizler sağlamaya çalışacağız. Hepimiz ayrı ayrı olarak ikili ziyaretleriniz
vesilesiyle sizi ülkelerimizde ağırlamaktan büyük zevk duyacağız.''

AA