SABAH - 02/12/2005 - Bilişimle kalkınacağız

Şu an 2 Aralık 2005 - Cuma tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Son Dakika

	Yazarlar

	Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Teknoloji

	Otomobil

	Detaylı Arama

	Arşiv

	Etkinlikler

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	Cuma

	Cumartesi

	Pazar Sabah

	İşte İnsan

	Sinema

	20. YILA ÖZEL

	Turizm Rehberi

	Çizerler

Google Arama

Bilişimle kalkınacağız

Sabah gazetesinin serbest ekonominin 20. Yılı başlığı ile Türkiye'de serbest piyasa ekonomisine geçişin serüvenini Türk okuruna sunuyor olması çok önemli bir hizmettir.

Bilgi ve iletişim teknolojisinde yaşanan ilerleme, ekonomik ve sosyal değişimleri de beraberinde getirmektedir. Özellikle rekabetin olduğu bir ortamda doğru bilgiye ulaşmak ve bunu işleyerek üretim yapmak firmalar için hayati önem taşımaktadır. Artık bilgi sermaye ve işgücüyle birlikte temel üretim aracıdır. Bilgiyi üreten ülkeler küresel rekabet ortamında diğer ülkelere göre daha avantajlı konuma sahip olmuşlardır. Avrupa Birliği'yle üyelik müzakerelerine başlayan Türkiye kendi bilişim sektörü sayesinde bilgi üreten konuma gelmelidir. Ülkemizde bu konudaki çalışmalar 1963 yılında TÜBİTAK'ın kurulmasıyla başlamıştır. Günümüze kadar geçen zaman içinde çeşitli dönemlerde politikalar üretilmiş ve bunlar raporlanmıştır. Ancak, ülkemizdeki siyasi iradenin konuyu yeterince sahiplenmemesi sonucunda gerekli düzenlemeler yapılamamıştır. 1980'de yayınlanan Türk Bilim Politikası hedeflerine benzer hedefler aynı dönemde Güney Kore tarafından da benimsenmiştir. Güney Kore hedeflerine ulaşmak için gerekli düzenlemeleri büyük bir disiplin içinde yaparken maalesef ülkemiz bu konuda yeterince çaba göstermemiştir.

GELİNEN NOKTA ORTADADIR
Türk işadamlarının dünyada rekabet edebilmesi için öncelikle hızlı ve güvenli bir bilişim ve iletişim altyapısına sahip olması gerekir. Dünyada en pahalı internet servislerinden birini almakta olan işadamlarımızın bu fiyatlar ve hizmet kalitesi ile istenilen düzeyde rekabet edebilmesi mümkün değildir. İletişim alanında uygulanan yüksek vergi oranları düşürülmelidir. Diğer yandan ekonomik sıkıntılarla ticari faaliyetlerini sürdürmekte zorlanan işletmelerin teknolojik altyapıya yatırım yapmaları imkansızdır. İşletmelerin teknolojik yatırım yapmalarını sağlayan yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Bu tür yatırımlar için öncelikle vergi indirimleri sağlanmalıdır. Ayrıca teknoloji şirketlerine yeni teknolojiler üretmeleri için destek olunmalıdır. Ülkemiz sahip olduğu genç ve yetişmiş nüfusu sayesinde başta Avrupa olmak üzere dünyanın bilişim işgücü açığını kapatacak kapasiteye sahiptir. Bu amaçla bilişim okur yazarlığının arttırılması için stratejiler belirlenmelidir. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin yoğun kullanıldığı ülkelerde işsizlik oranları da düşmektedir. Özellikle Finlandiya ve İrlanda gibi internet kullanımının yoğun olduğu ülkelerde bunu gözlemlemek mümkündür. Milyonlarca Hindistan vatandaşının kendi ülkelerinden hatta bazen oturma odalarından Amerikan şirketlerine hizmet verdikleri bir dünyada yaşıyoruz. Bilginin hiçbir sınır tanımadan ışık hızıyla dünyayı dolaştığı bir çağdayız. Tokyo'da üretilen bir bilgisayarı Newyork'ta kullanan bir tüketicinin teknik destek almak için müşteri temsilcisini aradığında telefonu cevaplayan sesin Yeni Delhi'den geldiği bir çağdayız.

AYAK UYDURMALIYIZ
Bu değişime direnenlerin tarih sahnesinden silindiği değişim hızına ayak uyduramayanların yaşam hakkını kaybettiği bir çağdayız. Türkiye bu gelişmelere ayak uydurmak zorundadır. Bu artık ertelenemez. Gelecek bugünden şekillenmektedir. Bugünü kaçırırsak geleceği yakalamamız asla mümkün olmayacak. Umarım Bilişim ve İletişim Sektör Gazetesi mevcut sorunların aşılmasında ve orta ve uzun vadeli projeksiyonların yapılmasında faydalı bir başvuru kaynağı olur.

TOBB BAŞKANI RİFAT HİSARCIKLIOĞLU SABAH İÇİN YAZ