'Yazılım sihirdir!.. 'Software is magic
20 yıl sonrasının gelişmelerini kestirmek zor. Uzay ve nano teknolojide gelişmelerin önem kazanacağını söylemek mümkün. Ancak kesin olan bir şey varsa o da Bill Gates'in dediği gibi yazılımın hayatımızdaki yerini koruyacağı.
Sabah Gazetesi'nin 20. kuruluş yıldönümü vesilesi ile, bilişimin kısa sayılabilecek tarihi içinde, birçok yeniliğin yaşandığı 20 yılı hatırlama şansımız oldu. Bundan 20 yıl önce, 1 MB ara belleğe ve 20 MB sabit diske sahip bir PC 4000 dolara satın alınabiliyordu. Günümüzde ise 300 GB'lık bir sabit disk 200 dolar civarında satışa sunuluyor. 20 yılda, bu çerçevede, her yeni teknolojinin bir öncekinden 2 kat daha fazla hıza ve onun yarısı kadar bir fiyata sunulacağını öngören Moore Yasası'nın kendini kanıtladığını söyleyebiliriz. Donanım fiyatlarındaki gerileme, teknolojiyi daha fazla kişi tarafından ulaşılabilir konuma getirdi. Kablosuz iletişim ve bilişimin bir arada yer aldığı çözümler ise, o yıllarda bulunmadığı gibi bunlar hakkında herhangi bir öngörü de bulunmuyordu. Ancak cep telefonları bugün kablosuz iletişim cep telefonlarıyla tüm dünyayı sarmış durumda. 1980'lerin ortası, aynı zamanda tüm dünyada PC sayılarının artmaya başladığı bir zamanı işaret ediyor. Microsoft, o yıllarda her eve bilgisayar vizyonuna sahipti ve çoğu kişi bunu ulaşılması güç bir hedef olarak görüyordu. Ancak, tüm dünyadaki bilgisayarlaşma eğilimiyle, önce iş yerlerine ve okullara sonrasında ise evlere bilgisayar girmeye başladı. Teknolojinin aldığı yol ve bilişimin hayatımızdaki yeri, kısa sayılabilecek bir süre içinde önemli bir noktaya ulaştı.
BİLGİYE ULAŞAN KAZANIYOR Türkiye, 80'li yıllar boyunca inşaat sektörüne dayalı bir kalkınma modeli benimsedi. Telekom alanında yapılan önemli altyapı çalışmalarına karşın, bilişim bir kalkınma modeli olarak ilk defa 1980'lerin sonunda ele alındı. TÜBİTAK tarafından hazırlanan TUENA raporu, bilişim teknolojilerini bir kalkınma modeli olarak ele alan ilk çalışmaydı. Bu çalışmanın en somut katkılarından biri, bugün 46 üniversitede bulunan ve her yıl 2000 mezun veren bilgisayar mühendisliği bölümlerinin açılmasına hız kazandırmak oldu. Bugün, nüfusunun yüzde 10'u bilgisayar kullanan bir Türkiye var. İş süreçleri elektronik ortama geçiyor. Küçük ve orta boy işletmeler, verimliliklerini bu sayede artırıyor. Yaygın kullanımı olmadığı zamanlarda teknolojik yönü öne çıkan bilgisayar, artık kurumlar ve insanlar arası iletişimin vazgeçilmez araçlarından biri oldu. Öte yandan, İnternet hayatımıza damgasını vuruyor. Bilgiye ulaşmanın daha kolay olduğu bir dönemdeyiz. Ancak, bu dönemde bilgiye ulaşabilen kişilerle diğerleri arasındaki farklılıklar da, benzeri görülmemiş şekilde artıyor. Dijital uçurum olarak tanımlanan bu farklılık, yarının dünyasına şekil verecek en önemli etken. 20 yıl sonra ülke olarak nerede olacağımızı belirlemek, bugün toplum olarak vereceğimiz kararla şekillenecek. Bilgisayar kullanımının yaygın olacağı, kişisel ve kurumsal alanda verimliliğin artacağı bir gelecek için, çocuklarımızı, gençlerimizi, bugünden bilgisayarla, İnternet'le tanıştırmak, hayatlarının bir parçası haline getirmek gerekiyor.
E-DÖNÜŞÜM UMUT VERİYOR Seferberlik haline gelmesi gereken bilgisayarlaşma konusunda, herkesin yapabileceği bir şeyler var. Microsoft olarak, Türkiye'nin dijital gelecekte yer alması için Eğitimde İşbirliği Programı başlattık. Öğrencileri, öğretmenleri gelecekle buluşturacak, Türkiye'yi bilişim teknolojileriyle geleceğe hazırlayan programları hayata geçiriyoruz. Şu anda 50 bin öğretmenimiz 200 bin kursla temel bilgisayar eğitimlerini tamamladı. Hedef ise, tüm öğretmenlerimize ulaşabilmek. Onların aktaracağı bilgilerle de öğrencilerimiz dijital çağın üstün vasıflı birer üyesi olacak. 20 yıl sonrasındaki teknolojilerin neler olacağını kestirmek, tıpkı 20 yıl öncesinin bugüne ilişkin tahminleri gibi sağlıklı sonuçlar vermeyecektir. Uzay teknolojilerinde, nano teknolojide gelişmelerin önem kazanacağını söylemek mümkün. Ancak kesin olan bir şey varsa o da yazılımın hayatımızdaki yerini koruyacağı. Bill Gates "Software is magic Yazılım sihirdir" demişti. Bugün yazılım gelişen teknolojiler içinde ne kadar öneme sahipse, gelecek 20 yılda da bu sihirli konumunu sürdürecek. E-Dönüşüm İcra Kurulu ve Devlet Planlama Teşkilatı bünyesindeki Bilgi Toplumu Genel Müdürlüğü bu iradenin bir tezahürü olarak hayata geçti. Bilişim ve özellikle yazılım sektörü ülkemizin Avrupa ve dünya devletleri arasında hak ettiği konuma yükselmesinde anahtar önem taşıyor. Bunun için gerekli olan potansiyel ve yetişmiş insan gücüne sahibiz. Yapmamız gereken şey; bilişimi geniş kitlelere taşımak, Türkiye'nin bilişimle kalkınması vizyonuna topyekn sahip çıkmak. Bu sayede, teknoloji trenini kaçırmayacağımız gibi, bu trenin ön kompartımanlarının konforundan istifade edebileceğiz. Gelecek bugün vereceğimiz kararlarla oluşur. Microsoft'u dünyanın lider şirketlerinden biri yapan, henüz kurulurken, 1975 yılında ortaya koyduğu vizyondu. Türkiye olarak, bilişimle kalkınma vizyonunu en geniş şekilde paylaşarak gelecekte hak ettiğimiz yeri alabiliriz.
ÇAĞLAYAN ARKAN
|