|
|
|
|
|
|
Selim'in Şam seferini bildi
İbn-i Arabi tam 300 yıl önceden Yavuz Sultan Selim'in Şam'a girip kendi mezarını bulacağını yazdı.
Nostradamus'un bile esin kaynağı olan İbn-i Arabi'ye, Şeyh-i Ekber yani "en büyük şeyh" deniyor. Şam'da Arabi'nin mezarını bulduran Yavuz Sultan Selim onun için bir türbe ve cami yaptırmıştı.
Nostradamus bile onun yolunda gitti
Nostradamus'tan 338 yıl önce yaşayan İslam alimi Muhittin İbn-Arabi, gelecek konusunda yaptığı kehanetleriyle çok ünlü olmuştu.
İnsanoğlu varoluşundan itibaren geleceği önceden bilme, kaderin yol haritası hakkında fikir sahibi olma konusunda özel bir merak ve ilgi içinde. Tarihe imzasını atan birçok yöneticinin de bu tür yöntemlere son derece önem verdiği biliniyor. Dine göre değişen ismiyle kahinler ya da alimlerin sözlerini yorumlamaksa ayrı bir ilgi alanı. Son zamanlarda yaşanan depremler ve savaşlarla gündeme oturan Nostradamus, kehanetler konusunda en ünlü isimlerden biri. Nostradamus sadece beyitleriyle değil varlığıyla da ayrı bir tartışma konusu. Kimi Nostradamus bir kişi değil bir gruptur diyor, kimi onun geleceği görme yeteneği olan ünlü bir kahin olduğunu söylüyor. Nostradamus'la ilgili farklı bir iddia da İslami kesimden geliyor. Nostradamus'un kendinden 338 yıl önce yaşamış ünlü İslam alimi Muhittin İbn-i Arabi'den şiddetle etkilendiği hatta beyitlerinde Arabi'nin sıklıkla kullandığı ebced ve cifr hesabını uyguladığı vurgulanıyor.
EN ÜNLÜ KEHANETİ Muhittin İbn-i Arabi'yi gelecek olayları önceden görme konusunda ünlü yapan, çok bilinen bir kerameti. İddiaya göre Arabi kendi ölümünden sonra mezarının Yavuz Sultan Selim tarafından bulunacağını yaşarken söylemiş ve bu söyledikleri tamda Arabi'nin dediği gibi gerçekleşmiş. Muhittin İbn-i Arabi, Şeçeret-ün Nu'maniyye Fi Devlet-il-Osmaniyye isimli eserinde; "Sin, Şın'a gelince, Muhiddin'in kabri meydana çıkar" diyerek ölümünden önce Yavuz Sultan Selim'in kendisinin mezarını bulacağını yazmış. Beyitteki Sin, Selim, Şın ise Şam anlamına geliyor. İbn-i Arabi 1240 yılında, yetmişsekiz yaşında Şam'da öldü. Salhiyye'de defnedildi. Şam halkı onun büyüklüğünü anlayamadığı için kabrinin üzerine çöp döktüler ve zaman içinde mezarı kayboldu. Osmanlı Sultanı Yavuz Selim Han tam da İbn-i Arabi'nin kitabında sözünü ettiği gibi 1516 tarihinde programının dışında Şam'a gitmek istedi ve yanındakilere İbn-i Arabi'nin mezarını arattı. Sultan Selim'in yanındakiler doğa üstü güçlerle çöplerin arasındaki İbn-i Arabi'nin kabrini buldular. Kabrin içinde, İbn-i Arabi'nin naaşıyla birlikte, 'Sin Şın'a girince, Muhiddin'in mezarı ortaya çıkar' yazılı bir taş bulundu. Bunun üzerine Yavuz Sultan Selim'in İbn-i Arabi'ye hayranlığı daha da arttı. Sultan Selim kabrin olduğu yere çok güzel bir türbe, yanına bir cami ve imaret yaptırdı. Arabi'nin Şam'daki türbesi o tarihten bu yana ziyaretçi akınına uğruyor.
Sonat Canıdar
|
|
|
|
|
|
|
|
|