kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Biraz da iyimserlik gerek

Türkiye kimilerinin ısrarla vurguladığı gibi karanlık bir yolda ilerlemiyor.

Türkiye son yılların en hızlı reform sürecinin ardından biraz hız kesince gerek içerde, gerek dışarıda farklı sesler yükselmeye başladı.
Her iktidar elbette eleştirilir. Ancak bu yavaşlama süreci, ülkedeki bütün olumlu gelişmelere kara gözlükle bakan kesimlerde bayram havası estirdi. Ülkemizde ne yazık ki, her şeyde olumsuz bir yön arayan kesimin sesi çok fazla çıkıyor.
Eğer hükümet başarısız olursa, insanların işsiz kalmasından, fabrikaların kapanmasından mutluluk duyacak bir tutuma giriyorlar. Üstelik, genelde bu kesimin sesi çok yüksek çıkıyor.
Bu grup zaman zaman o kadar ağır basıyor ki, bizler kimi olumlu gelişmeleri yansıtırken bile bir suçluluk duygusuna kapılıyoruz.
İstanbul'da geçen hafta gerçekleştirilen zirve bunun en önemli örneği. Daha üç-beş yıl önce bakanlarımız IMF'nin üçüncü-dördüncü derece memurlarıyla konuşmaktan duydukları mutluluğu ifade ederken bugün gerek Dünya Bankası, gerek IMF en üst düzeyde bu toplantılarda yerini alıyor.
Yabancı sermaye bürokrasi ve hukuktaki çarpıklıklardan şikayetini sürekli gündeme getirmekle birlikte Türkiye'yi bir cazibe merkezi olarak gördüğünün altını çiziyor.
Türkiye kimilerinin ısrarla vurguladığı gibi, karanlık bir yolda ilerlemiyor.
Elbette eksikler, yanlışlar var. Dün vardı, bugün, yarın da olacak.
Ama sadece eksikleri vurgulamak, olumlu gelişmeleri görmezden gelmek ülke atmosferini kötü etkiliyor. Yatırımcının, girişimcinin cesaretini kırıyor. Oysa bugün ülkemizde milyonlarca işsiz, üniversitelerden her yıl mezun olan milyonlarca genç var.
Eğri oturup doğru konuşalım. Bu insanların bir tek umudu, gerek Türk girişimcisinin, gerek yabancı sermayenin ülkemizde yeni yatırımlara girişmesi. Bu insanlara karşı bir borç hissediyorsak, hakka, hukuka, çevreye saygılı girişimcilerin karşısında olmamamız gerekir.
Yatırımların önemini 12 Eylül öncesinin devrimci sendikası DİSK bile fark etti. Bu yıl 1 Mayıs sloganlarındaki çarpıcı değişiklik bunun en önemli göstergesi. Çalışacak işyeri olmazsa, sendikanın varlığı ne işe yarar herkes gördü.
Bu, hükümet her şeyi dört dörtlük yapıyor anlamına gelmiyor. Amerika ile ilişkilerden Avrupa Birliği reformlarına, yabancı sermayeyi çekmek için gerçekleştirilecek değişimlerden hukuk reformlarına kadar atılması gereken çok adım var.
Hükümetin bir iktidar yorgunluğu içine girdiği, fazla dar bir çevreyle çalıştığı, dışarıdan gelen fikirlere sıkı sıkıya kapalı olduğu da bir gerçek.
Aylarca konuşulan ama sonradan gerçekleştirmeye cesaret edilemeyen hükümet değişikliğinin bakanlar üzerinde yıpratıcı ve yavaşlatıcı bir etki yaptığı da bir başka gerçek.
Ama bütün bunlar Türkiye'nin tükenip bittiği, yarından ümit kestiği anlamına gelmiyor.
Tam aksine Türkiye müthiş umutlu bir 2005 yazına giriyor. Sayısı giderek artan turistler ve buna bağlı yükselen turizm geliri, özelleştirmeye olan yabancı ilgisi, ardı ardına başlayan konut ve çarşı inşaatları bunun göstergesi.
Elbette üstesinden gelmemiz gereken bir Kürt sorunu, bir Ermeni meselesi, bir Apo'nun yeniden yargılanması konusu var.
İşe olumlu yönlerden bakarak girişirsek hem kendimize güvenimiz artar, hem yarından umudumuz artar, hem de sorunları çözme irademiz daha da güçlenir.
Onun için biraz da iyimserlik lütfen.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Yasa ve yargı   / 25-04-2005
 Gelibolu   / 18-04-2005
 Basın Konseyi'ne veda   / 09-04-2005
 Gazetecilik ve iş takipçiliği   / 04-04-2005
 'Kürtler'in devleti Türkiye Cumhuriyeti'dir'   / 30-03-2005
 Milli kimlik tartışmaları   / 28-03-2005
 Sorumluluğa çağrı   / 23-03-2005
 Yasa tamam... Ya adalet   / 21-03-2005
 SABAH'ın politikası   / 14-03-2005
 Yeni Ceza Yasası ve habercilik   / 07-03-2005
ERDAL ŞAFAK
Siyasete veda
"Kamu, bilgeliği sevmez" der Platon o ünlü...
ÖMER LÜTFİ METE
Yüz elli yıllık atlatma haber
IMF ile yollarını...
UMUR TALU
Tartışmalı pozisyon
Tarihçinin de işi...
ERGUN BABAHAN
Biraz da iyimserlik gerek
Türkiye kimilerinin ısrarla...
MEHMET ALTAN
İnternet ve Taliban...
Bizim orta öğrenimde, sınıflara...
'O bir sembol'
İsrail Başbakan Yardımcısı Şimon Peres'e göre Erdoğan, Ortadoğu'da...
Arabuluculuk yapmaya hazırız
İsrail'e Filistin'le ilişkilerinde 'arabuluculuk' öneren Erdoğan,...
İnadına Şükür
İnadına Şükür
G.Saray, Fener'den 7 puan gerideydi. Zorlu Malatya deplasmanında...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu