Enerjik Forum
Roma'da ilk kez düzenlenen Türk-İtalyan forumu diğer Avrupa ülkelerine de örnek oldu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün de katıldığı buluşmanın önümüzdeki yıl Türkiye'de yapılması konuşuluyor
Türkiye'nin 17 Aralık'a doğru geri sayıma başladığı şu günlerde, Roma'da iki ülke elitinden bir kesimi bir araya getiren Türk-İtalyan forumu düzenlendi. Her şeyden önemlisi bu forum kendi türünde bir ilkti ve katılanların pekçoğu böyle bir formülün diğer Avrupa ülkelerinde de uygulanması gerektiğini vurguladılar. Türkiye açısından son yıllarda önemi artan bir ülke olan İtalya'da bu düşüncenin doğması da ilginç. Jeopolitik Limes Dergisi'nin Genel Yayın Yönetmeni Lucio Caracciolo ve forumun koordinatörü Marco Ansaldo'nun kendi aralarında uzun bir süre tartıştıktan sonra ortaya attıkları forum fikri Türkiye'de de büyük bir ilgi ile karşılandı. Temasa geçilen Dışişleri Bakanlığının Stratejik Araştırma Merkezi SAM elindeki bütün olanakları böyle bir toplantı için kullandı. Amaç AB yolundaki Türkiye ile Avrupa, Ortadoğu, ekonomi başlıkları altında pekçok konuyu tartışmaya açmak, karşılıklı kuşkuları ve soruları yanıtlamaktı. Bu toplantıya resmi üst düzey yetkililerle sivil toplum temsilcilerinin, akademisyenlerin, entelektüellerin katılarak samimi, açık bir tartışmanın yapılması önemliydi. Roma'nın Aurelia Antica semtinde bulunan ve tamamen kültürler ve dinlerarası diyalog ile meşgul olan "Centro Dionysia" (Dionysia Merkezi) bu buluşmanın yapılabileceği en güzel mekanlardan biriydi. Yemyeşil büyük özel bir parkın içinde bulunan Villa'nın sakin, rahatlatıcı atmosferi bu tip toplantıların neredeyse üniformalı havasına panzehir etkisi yapıyor.
GERİLİM DOZU YÜKSEKTİ Serbest tartışma kavramının İtalyanlar ve Türkler için anlamı farklı olabilir. İtalyanların bağıra çağıra, ateşli bir tartışma ortamından iki karşıt tezi tartışıp sonra da beraber yemeğe gittiklerini görmek mümkün. Türk-İtalyan forumunda da bu hava biraz esti. İtalyan siyasilerin, entelektüel kesiminin eteğindeki taşları dökmesi ya da İtalyancası ile midesine oturan konuları yüze vurması önemliydi. Türk tartışmacılar da kendilerine absürd gelen, zaman zaman belki de biraz sinirlendiren konularda olgunlukla yanıt verdiler. Alınganlık göstermeden, tabusuz ve çekincesiz tartışma aynı zamanda bir olgunluk gösterisi. "Ortadoğu" bölümünde workshop'a katılan Murat Mercan'ın tartışma biçimi, rahatlığı İtalyanlarca daha sonra da övüldü. İtalyan solunun işi başından aşkın lideri Piero Fassino'nun da bir buçuk gününü bu foruma ayırması İtalyanları bile şaşırttı. Fassino bu tip toplantılara 2 saatten fazla zaman ayırmaz. İtalya'nın çiçeği burnunda Dışişleri Bakanı Gianfranco Fini, İtalya içindeki ilk resmi çıkışını bu toplantıda yaptı. Egemen Bağış, Yaşar Yakış, Kemal Derviş'in konuşmaları kesinlikle akıllarda iz bıraktı. Bu arada altı çizilmesi gereken bir konu da Stratejik Araştırma Merkezi SAM'ın sağladığı üst düzey birinci sınıf katılımın toplantıya kattığı enerji ve kaliteydi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın Roma'ya bu forum için gelmeleri, Mehmet Dülger, Yaşar Yakış, Murat Mercan ve daha onlarca ismin bu toplantıya yaptığı katkılar önemliydi. Bu arada Türkiye'de önemli yatırımları olan Unicredit'in bu projeye inanarak finansmanını yapması da Türk-İtalyan forumunun bir düşünceden somut gerçeğe dönüşmesinde önemli bir etken oldu. Herkes ama herkes forum daha sona ermeden gelecek sene aynı enerji ile bu toplantının Türkiye'de nasıl yapılacağı üzerinde konuşuyordu. Daha da genişletilmesi, bir medya ve kültür bölümü oluşturulması, eksikliklerin iyileştirilmesi herkesçe tartışılırken, ortak nokta ise Roma'da düzenlenen ilk Türk-İtalyan forumunun yarattığı enerji, bir yapıcı diyalog kanalı olması ve hatta diğer ülkelere de model oluşturmasıydı.
|