|
 |
 |
 |
 |
|
Dürüme laz yorumu
Karadenizliler çorbasını, pilavını hatta tatlısını yaptıkları hamsiden dürüm de yaptı. Bir izci kampında bu parlak fikri bulan Kaya Ailesi, yeni bir mutfak yarattı.
Doğu'nun dürümüne hamsili Laz yorumu
Karadenizliler çorbasını, pilavını yaptığı hamsiden sonunda dürüm de yapmayı başardı. Bir izci kampında ortaya çıkan bu parlak fikir yeni bir mutfak yarattı.
Karadeniz'de hamsiye balık denmez. Onun adı sadece ve sadece "hamsi"dir. Peki ızgarası, tavası, buğulaması, pilavı, çorbası yapılan hamsinin dürümü de olduğunu biliyor muydunuz? Dürüm deyince çoğu kişinin aklına Adana ya da Urfa gelebilir ama İstanbul Kocamustafapaşa sakinleri için artık dürüm denince akla hamsi geliyor. Kocamustafapaşa'da küçük bir ara sokakta üç yıldır hizmet veren Laz Dürümcü'nün kapısından içeriye adım atar atmaz alışılagelmiş restoranlardan daha farklı bir yerde olduğunuzu anlıyorsunuz. Laz Dürümcü tam bir aile işletmesi. Kasada oturan Bekir Kaya ailenin babası. Gelen her müşteriyi yüzünden hiç eksik olmayan gülümsemesiyle karşılayan Emine Kaya ise mekanın annesi. Emine teyze Laz Dürümcü'yle o kadar bütünleşmiş ki, içeride olan müşterilerin oraya gelme amaçlarından birinin de Emine teyzeyi görmek, onunla sohbet olmak olduğunu anlıyorsunuz. Hatta bizim gazeteci olduğumuzu fark ettiklerinde yazımızda özellikle Emine teyzeden bahsetmemizi istiyorlar. Tabii restoranın aile üyeleri bununla sınırlı değil. Bekir ve Emine Kaya'nın öğretmen oğulları Can Kaya hem Laz Dürümcü'nün fikir babası, hem de hamsi dürümün mucidi. Okul çıkışı, bir başka öğretmen arkadaşı Kerim Kızılkan'la ailesine yardıma gelen Can Kaya'nın lise öğrencisi büyük oğlu Hasan Kaya da babası gibi paydos zili çaldığında soluğu dedesi ve babaannesine yardım için restoranda alıyor.
BALIKLA AYRAN İÇİLİR
Bugün sadece Kocamustafapaşalılar'ı değil, İstanbul'un pek  çok semtinden yüzlerce insanı ağırlayan Laz Dürümcü'nün hikayesine gelince... 38 yıldır Kasımpaşa'da yaşayan Giresunlu Bekir Kaya emekli olduktan sonra ne iş yapabileceğini düşünmeye başlamış. Oğlu Can Kaya da kendisine, bir restoran açabileceğini söylemiş. Kaya ailesi sonunda Karadeniz mutfağı ile Doğu lezzetlerini bir arada sunmaya karar vermişler. Can Kaya başlarda Laz Dürümcü ismini duyan hemen herkesin kendilerine güldüğünü anlatıyor. Büyük ilgi gören hamsi dürüm ise Can Kaya'nın buluşu. İzci lideri olan Kaya, öğrencilerini çalışmaya götürdüğü bir gün onlara hamsi yedirmeye karar vermiş. Değişik bir lezzet sunayım diye düşünerek, hamsileri ayıklayıp yanında garnitürleriyle birlikte lavaşa sarmış. Hamsi dürümlerin çok beğenildiğini görünce açacakları restoranda müşterilere de sunmaya karar vermiş. Dürümün yanına en iyi ne gider deyince akla ilk olarak ayran geliyor tabii. Ama Can Kaya, balıkla ayran içilir mi diye tereddüt edenlerin ilk önce ayrandan uzak durduklarını anlatıyor. Taze balık kullanıldığı için böyle bir tehlikelinin olmadığını fark edince de hamsi dürümlerinin yanında rahat rahat ayranlarını yudumladıklarını söylüyor. Bu arada Emine teyze söze giriyor ve restorana gelenlerin salata ve sebze yemeklerini de gönül rahatlığıyla yiyebileceklerini çünkü hepsini tek tek elleriyle sirkeli suda yıkadığını anlatıyor. Dileyen olursa mısır ekmeği, fasulye turşusu kavurması ve kuymak yaptığını da hatırlatıyor.
Eylem Bilgiç
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
