|
|
|
|
|
|
Buradaki köpekler çok şanslı
Doğayı, Hayvanları Koruma, Yaşatma Derneği ve Adana Büyükşehir Belediyesi'nin işbirliğiyle kurulan barınak sokak köpeklerine lüks bir yaşam sunuyor
Doğayı, Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği (DOHAYKO) Genel Sekreteri Nesrin Çıtırık, Adana Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle Çukurova Üniversitesi çıkışında kurulan, yaklaşık bin köpeğin bulunduğu hayvan barınağının diğer belediyelere de örnek olması gerektiğini söylüyor. Adana ve Mersin'de dışındaki kentlerde belediyelerin sokak köpeklerini sokaklarda vurup zehirlediklerini, iç organlarını parçaladıklarını, saatlerce işkence yaparak öldürdüklerini iddia eden Çıtırık şunları söylüyor, "Vatandaşın tepkisini çeken belediyeler adına barınak dedikleri ölüm kamplarına bu hayvanları topluyor daha sonra bunları yok ediyorlar. Barınaklarda göstermelik olarak tutulan köpekler açlık ve susuzluktan birbirlerini ya da yavrularını yiyorlar. Yazın güneşin kavurucu sıcağına kışın ise dondurucu soğuğa mahkum ediliyorlar. Türkiye'de en kötü koşulların olduğu barınaklar İstanbul, Ankara ve İzmir'de bulunuyor."
GENELGEYİ TAKAN YOK Görevdeki hükümetin Cumhuriyet tarihinde ilk defa hayvanları vurulup zehirlenme itlafını yasakladığını, bunu genelgeyle belediyelere gönderdiğini de vurgulayan Çıtırık, belediyelerin genelgeye uymadıklarını dile getiriyor ve ekliyor "Belediyeler kesinlikle genelgeye uymuyorlar ve bildiklerini yapmaya devam ediyorlar. Köpek dövüşleri yapılarak insanlar bundan rant sağlıyorlar. Bu vahşete dayalı kumarı önleyecek yeterli kanunlar yok ve güvenlik güçleri bu konuya fazla duyarlı değil. Köpek dövüşçüleri belediye barınaklarından hayvanları alıp ağızlarını, ayaklarını bağlayıp dövüş köpeklerinin önüne antreman olsun diye atıyorlar. Özellikle Rusya ve Bulgaristan'dan kamyon kasalarında ya da valizler içinde yurda sokulan hayvanlar hiçbir sağlık konrolünden geçmeden sokuluyorlar ve buna herkes göz yumuyor."
Genel Sekreter Çıtırık, bugüne kadar hiçbir kamu kurum ve kuruluşuna seslerini duyuramadıklarını, bu yüzden belediye barınaklarının durumunun düzeltilmesi, sokaktaki vahşetin engellenmesi için Avrupa Birliği Dönem Başkanı Romano Prodi'ye mektup yazdığını belirtiyor.
Çıtırık yazdığı mektupta şu satırlara yer vermiş: "Türkiye ziyaretinizi dikkatle izledik. Tamamen siyasi ve ekonomi içerikli olan bu gezi, biz doğa ve hayvan dostlarını hayalkırıklığına uğrattı. Avrupa Birliği Türkiye Temsilciliği Çevre Komisyonu'na başvurarak bu vahşetin durdurulmasını istedik. Bize verilen cevapta komisyonun yalnızca nesli tükenen hayvanlarla ilgilendiği, sokakta yaşayan hayvanların çevre komisyonun ilgi alanında olmadığı bildirildi. Sokakta vurulup zehirlenen, ölüm kampı barınaklarda susuzluk ve açlıkla ölüme mahkum edilen hayvancıklar, çağdaş dünyanın en önemli oluşumu olan Avrupa Birliği'nin çevre komisyonlarının ilgi alanlarına girmiyor. Karakollarda yapılan işkence canlıya zulüm, hapishanelerin kötü koşulları canlıya zulüm, düşüncesini özgürce ifade edememek canlıya zulüm, bunlar sizi ilgilendiriyor. En az insanoğlu kadar bu gezegende yaşamaya hakkı olan hayvanlara uygulanan vahşet çağdaş Avrupa Birliği'ni ilgilendirmiyor. Bu yaklaşımı kınıyor, iyi niyetli bulmuyoruz. Suçu olmayan bir cezaya çarptırılan bu hayvancıklar için çağdaş Avrupa Birliği neler düşünüyor acaba?"
UZMANLAR BAKIYOR Çıtırık'a göre Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan hayvan barınağı her şeyiyle mükemmel. Burada yaklaşık bin köpeğe en uygun koşullar altında görevliler tarafından bakılıyor. 3 veteriner hekim, 1 veteriner teknikeri ve 8 bakıcıdan oluşan ekip artık hayvanlarla dost olmuş. Hayvanlar burada Veteriner Sağlık Teknikeri Filiz Gürlek tarafından kısırlaştırılıyor. Barınağa her gün çeşitli hastanelerden gelen yemek atıkları görevliler tarafından köpeklere dağıtılıyor.
Murat Karaman
|
|
|
|
|
|
|
|
|