Hiç bir bayram, İslâm dünyasını bu kadar düşünmeye ve kendi içinde hesaplaşmaya mecbur etmemiştir.

Müslümanlar dini bayramlarda birbirlerini "Mübarek olsun" dileğiyle kutlarlar.

İçinden geçtiğimiz sınavın vicdanlarımıza yüklediği borç ödendikçe bu bayramın hayrı da büyüyecektir.

İslâm, dinlerin en mükemmelidir.

Çünkü Allah'la kul arasına hiç bir aracı sokmayan dindir. Son dindir..

Hrıstiyanlık, dünya işlerine de egemen olmak isteyen ruhban sınıfını, kanlı hesaplaşmalar ve acılarla dolu bir tarih içinde ağır bedeller ödeyerek etkisizleştirdi.

İslâm, Allah-kul ilişkisini, insan doğasından kaynaklanan günahlara karşı koruyarak doğdu. Ama dini, iktidar, menfaat ve baskı aracı olarak kullanan sahtekârlar ve despotlar, bizim dinimize de saldırdı.

Dokuz yüz yıl önce, hurafelerle beynini yıkadığı fedaileri, cennet vaadi ile öldürmeye ve ölmeye gönderen Hasan Sabbah vardı..

Şimdi de aynı yöntemleri kullanarak yıkım ve ölüm üreten, İslâm dinine en büyük kötülüğü eden Usame bin Ladin'ler var.

Özgür Müslümanlar
Dini vicdanlardaki özgün, özgür ve seçkin yerine koyan laiklik devrimi, şimdi daha iyi anlaşılıyor ki "mübarek" nitelemesini hak etmiş bir kahramanlıktır.

Dinci terörün dehşet saldığı dünyamızda İslâm'ın faziletini savunmak ve kanıtlamak için iyi ki Türkiye gibi bir örnek var.

Bu ülkenin insanları Ramazan ibadetini, özgür vicdanları ile, yani en makbul şekilde yaparak bayrama ulaştılar.

İnanç özgürlüğünü, demokratik hak ve özgürlükleriyle birlikte yaşadılar.

Türkiye'de, Bin Ladin'in itiraflarını ve Türklere "kâfir" diyen yaltakçısını lânetleyecek yerde "kaset montaj" diye kıvıran din simsarı siyasetçiler bulunabilir.

Ama millet, özgür aklı ve demokratik güvenceleri ile Müslümanlığını onlara beğendirmek gibi dünyanın en aşağı esaretine mahkum değildir.

Kurtuluşun yolu ne?
Bir savcıdan dün "Bana gerçek Müslüman lâzım" diyen bir mesaj aldım:

"Gerçek Müslüman, çevresine faydalı olandır. Komşusu açken tok yatmayan, çalmayan, çaldırtmayan, kıyamet koparken bile elinde bir fidan varsa onu dikmeye çalışan, elinden, dilinden, belinden herkesin emin olduğu, dedikodu etmeyen, zekâtını veren, hayır yapan, cehalete karşı çıkan, haksızlık karşısında susmayandır.

Gerçek Müslüman, gerçek insandır.

Yoksa onun namazından bana ne?

Allah bile 'bana kul hakkıyla gelmeyin' diyor da başka bir şey demiyor. Elbette namaz, oruç gerekli ama bunu yapıp da diğerini yapmayanı affetmiyor.

'Önce kul hakkından arın, sonra benimle olan hesabını göreyim' diyor.

İşte ben de gerçek Müslümanlığı bu manada alıyor ve diyorum ki:

Bunları yaptığınız takdirde Türkiye'yi de, kendinizi de kurtarabilirsiniz.."

Hepinize, bayramı hak edilmiş güzelliklere kavuşturan bayramlar diliyorum.