kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 20 Haziran 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

"Enerji ithalatının faturası 2008'de 40 milyar doları aşacak"

Yeni Haber
TMMOB Makine Mühendisleri Odası (MMO), Türkiye'nin enerji ve ekonomi politikalarında son derece kritik bir durum yaşadığına işaret ederek, 2006 yılında 28.7 ve 2007'de ise 33.9 milyar dolara çıkan enerji ithalatı faturasının 2008'de 40 milyar doları aşmasının beklendiğini bildirdi.

MMO'nun, "Türkiye'nin Doğal Gaz Temin ve Tüketim Politikalarının Değerlendirilmesi" raporunda, Türkiye enerji tüketiminde yüzde 73'lere varan yüksek bir dışa bağımlılık yaşadığı kaydedilerek, "Petrol ve doğal gaz fiyatlarındaki artışın sürmesi durumunda, toplam enerji tüketiminde petrole yüzde 33, doğal gaza yüzde 29 bağımlı olan Türkiye ekonomisinin ne hale geleceğinin ayrıca hesaba katılması gerekli" değerlendirmesi yapıldı. Raporda, Türkiye'nin yüksek ithalat bağımlısı olduğu ülkelere yönelik yaşadığı arz güvenliği kaygılarının enerji sorunlarının başında yer aldığına dikkat çekilerek, "Gerçekçi bir gözle değerlendirildiğinde bu ve benzeri göstergeler Türkiye enerji politikaları ve genel ekonomi dengeleri açısından alt üst edici değerlerdir ve birer kriz faktörü oluşturmaktadır" denildi.

Raporda, Türkiye'de doğal gaz piyasası üst yapısının oluşumunun IMF, Dünya Bankası, AB ve ulus ötesi enerji tekellerinin çıkarları lehine bir şekilde düzenlendiği değerlendirmesi yapıldı. Raporda şu ifadelere yer verildi:

"Kamunun yatırım yapmasının yasaklandığı bir süreçte, Türkiye'de enerji alanında yatırımlar sorunu boşlukta kalmıştır. Serbest piyasa aktörleri de yatırımları gündemlerine almaktan çok kamunun varlıklarını bedellerinin altında el koymaya yönelmiştir. AB'nin kendi piyasalarının rekabete açılmasını istemediği bir ortamda Türkiye'nin serbestleştirme ve piyasacı rekabet politikasında ısrar etmesi çok yanlıştır."

Türkiye'nin doğal gaz rezervlerinin yetersizliği vurgulanan raporda, doğal gaz arama çalışmalarına ağırlık verilmesi ve enerji politikalarında önceliğin yerli, yenilenebilir kaynak kullanımına tanınmasının birinci dereceden önem taşıdığı belirtildi.

DOĞAL GAZA DAYALI ELEKTRİK ÜRETİMİNDE AVRUPA ÜÇÜNCÜSÜYÜZ

Türkiye'de doğal gaz tüketiminin 20 yılda yüzde 69.17 kat artığı kaydedilen raporda, Türkiye'nin doğal gaza dayalı elektrik üretiminde Avrupa üçüncüsü olduğu belirtildi. Raporda, doğal gaz satış fiyatlarının yalnızca son 4 yılda yüzde 88.7 oranında arttığı ifade edilerek, "Enerji ithalatının genel ekonomi üzerindeki ağır baskısı yanı sıra 2005 başından bu yana doğal gazın açıklanmış enflasyon rakamlarının çok üzerinde bir düzeyde yüzde 87.7 oranında zam yapılmış olması, sanayi sektörleri ile halkı olumsuz şekilde etkilemektedir" denildi.

Raporda, kentsel doğal gaz dağıtım lisans ihalelerindeki farklılıkların kamu düzenini bozduğu ve olağan dışı zamların önünün açıldığı kaydedilerek, şu değerlendirmelere yer verildi:

"EN YÜKSEK ZAMLI DOĞAL GAZ SATIŞI ÖNCE ANKARA'DA YAPILACAK"

"Serbestleştirme-özelleştirmede öyle bir noktaya gelinmiştir ki, önce Melih Gökçek için özel yasa çıkarılmış ve Başkent Doğalgaz A.Ş.'yi devir alacak şirkete Türkiye'deki en yüksek birim hizmet ve amortisman bedelini uygulama olanağı tanınmıştır. Böylelikle lisans ihalelerinde verilen en yüksek birim hizmet ve amortisman bedelinin yüzde 76 fazlası ile Türkiye'de en yüksek zamlı doğal gaz satışı önce Ankara'da yapılacaktır. Odamız Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş. özelleştirmesinin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay'da dava açmıştır. İZGAZ özelleştirmesinin iptali için de dava açmayı düşünmektedir."

Otomatik zam uygulamasının, 1 Haziran 2008 tarihinden itibaren başladığı anımsatılan raporda, otomatik zamların doğal gazda aylık, elektrikte ise üç aylık dönemlerle yürürlüğe konulacağı kaydedildi. Raporda, "Dünya ve Türkiye'deki ekonomik, politik dalgalanmalara bağlı olarak petrol fiyatları ile dövizde yaşanan artış, enerji ithalatının Türkiye ekonomisi üzerindeki baskısını daha da artıracak ve petrol ve doğal gaza yapılacak yeni zamlar, elektrik ve kömür fiyatlarından başlayarak enflasyonist etkiyi zincirleme olarak tetikleyecektir. Ayrıca Mortgage krizinin etkisindeki dünya konjonktürü ve bu konjonktüre bağımlı Türkiye'nin enerji alanındaki söz konusu sorunları finans, sanayi sektörleri ve toplum nezdinde sarsıcı etkilere yol açacaktır" denildi.

(ANKA)