kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 6 Ağustos 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Mustafa Topaloğlu, tekno türkü tarzının kendisine ait olduğunu söyledi: Ben bu yeniliklere 83’te başladım. Davut Güloğlu’nun projesini çizen de ona ilk albümü yapan da benim.

Halk beni iyi anlıyor ama bazı gerzekler anlamıyor

BÜLENT İPEK MAGAZİN
'Uzaylı' türkücü Mustafa Topaloğlu, eleştirilerden şikayetçi. Şarkı üretemediğini iddia edenlere "MESAM'a baksınlar" diyen Topaloğlu: Bu piyasaya bir şirket, bir kardeş kurban ettim. Beni halk çok iyi anlıyor ama gerzekler anlamıyor!..
Müzik dünyasının 'uzaylı' sanatçısı Mustafa Topaloğlu, 24 yıl önce çok sükse yapan 'Emine' adlı parçasının yeni versiyonuyla yeniden gündeme geldi. 'Beraber' adlı albümünü bir süre önce piyasaya çıkaran Topaloğlu, "Yeni şarkı bulamadı, 'Emine'ye sığındı" diyenlere de şu yanıtı verdi: "Emine gerçek bir hikayedir ve ben onun devamını yazdım. Emine eskiden mutluydu ama sonra ayrıldı ve mutsuz oldu. Ben de onun ayrılık hikayesini anlattım."

YENİDEN OKUMADIM

Sanatçılar arasında vefasızlığın ön plana çıktığını iddia eden Mustafa Topaloğlu ile hem yeni albümü hem de "Uğruna bir kardeş bir de şirket kaybettim" dediği müzik dünyasını konuştuk.

* 'Beraber' albümünüzün çıkış parçası olarak neden eski hitiniz olan 'Emine'yi seçtiniz? Bu şarkıyı yeniden yapmamı yadırgayanlar oldu. Oysa, burada bir hikaye ve onun devamı var. Ben 'Emine' şarkısı yeniden okumadım; gerçek ayrılık hikayesini anlattım.

* 'Emine' şarkısı gerçek bir hikaye miydi yani? Gerçek bir hikaye tabii. Emine'yi seven arkadaş, onunla evlenmemiş. Sonra Emine başkasıyla evlenip mutlu olamamış. Ben de bu ayrılığı şarkı yaptım.

* Peki bu Emine ve ona aşkı efsane olan adam kim? Bunu eskiden de bana çok sordular ama her şey anlatılmaz. Çünkü birilerine zarar verir, dokunur. Ben de detay veremem; üstünden zaman geçmiş ve anlatırsak birileri mutsuz olur. Ben gönül almaya çalışan bir adam olarak, neden başkasının gönlünü kırayım?

MESAM'A SORSUNLAR


* 'Emine'yi 24 yıl sonra tekrar gündeme getirmenizi eleştiren çok insan oldu! Kendisini Ankara'dan alıp getirdiğim, evimi açtığım, misafir ettiğim, televizyonalara çıkardığım bir kardeşimiz; 'Başka şarkı yapamıyor tekrar Emine'yle çıktı' diye beni itham etti. 'Emine'den başka şarkı bulamadı, onu albüme koydu' dedi.

* Kimdir sizi 'Emine'ye sığınmakla itham eden eski dostunuz? Bunu diyen kişi, kendisine abilik yaptığımız Erol Köse'dir. Kendi işyerimizde çalıştırdık, evimizde ağırladık. İbrahim Tatlıses gibi isimlerin kadrolarına, menajerlere rica ederek yerleştirdik. 'Ben bu aleme tek başıma geldim' dersem, bana yardım edenlerin hakkını yerim. Bize yardımı olanlara minnet duyarken, bizim yardım ettiklerimiz bunları söylüyor. Ne kadar yanlış bir ifade!

* Siz hafife alındığınızı mı düşünüyorsunuz? Şimdi beni eski şarkıya sığınmakla itham eden o arkadaşa söylüyorum. Gitsin MESAM'da Mustafa Topaloğlu'na ait kaç eser var, onları bir bir saysın. Benim bu albümümde olan sadece 'Emine' şarkısı değil. Orada 7 tane yeni parça var.

* Peki neden size karşı böyle ifadeler kullanıyorlar? Benim esprilerimi anlamayıp eleştiren, şarkı sözlerini müstehcen bulanlar da var. 'Erik Dikeni' şarkımı da müstehcen bulmuşlardı. Yahu, Karadeniz'de bir şeyler direkt değil, espiriyle anlatılır! Benim şarkılarımda art niyet arayan insan olamaz. 'Uy sana dolanayım' sözleri müstehcen denmişti ama bu bizde sarılmak anlamına gelir. 'Arkasına geçip dolanayım; 5 puan alayım' değil yani! Biz bunlara alıştık.

KÖTÜ NİYETLERİ VAR


* Sizi halk mı anlamıyor yoksa piyasadakiler mi? Halk beni anlıyor çünkü beni tanıyor. Benim bir şeyi espri olarak söylediğimi biliyor. 'Kodum mu Oturturum' diye şarkım var bu albümde. Gençler bunu dinleyip bir şey mi yaptı? Bunun, 'Mustafa Topaloğlu esprisi' olduğunu biliyorlar. Benim sıkıntım, anlamayan gerzekler! Anlamak işlerine gelmeyen bir grup var ve onlar nifak üretiyor. Çünkü rahatsız ve hasta onlar! Erol Köse de hasta; kendi içinde rahatsız. Öyle olmasa; kendine ekmek kapısı açan birine bunları söylemez. Burada kötü niyet var.

* Şarkıcı kimliğinizin ötesinde Unkapanı'nın en eski patronlarındansınız. Piyasa sizi mutlu ediyor mu? Nasıl mutlu etsin? 10 yıldır Unkapanı'na girmiyorum. O Unkapanı ki; birileri arabalarında hava atarken, ben 'burası bizim ekmek kapımız' diye yerdeki çöpleri temizliyordum. Kültüre hizmet edilen pırıl pırıl bir yer olsun istiyordum...

İYİLİK YAPAN KALMADI


* Çabalarınızda pek başarılı olamadınız sanırım! Bu müzik dünyasına faydalı olalım diye, bir kardeş bir de şirket kaybettim ben. Benim kardeşim (Hilmi Topaloğlu) stresten, içine atmaktan gitti. Vefasızlıkların sonucunu biriktire biriktire kanser oldu. Ben Unkapanı'nda birçok şirketin kuruluşuna imza attım. Birçok şarkıcıya yardım ettim, keşfedilmesine destek verdim. 'Yıkılmadım Ayaktayım' benim şarkım ve Mahsun (Kırmızıgül) hayatının kasetini sattı. İyilik yapmak herkesin görevi ama günümüzde bunu göremez olduk maalesef!