kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 21 Nisan 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
HINCAL ULUÇ
Hıncal'ın Yeri

Ben demokrat değil cumhuriyetçiyim!.

Ben demokrat değil, cumhuriyetçiyim.. Bu ikisi arasında akla kara kadar büyük bir fark var, insanlar pek farkında değil.. Bu iki terim çoğu zaman birlikte kullanıldıkları için..
Demokrat için "Halkın sesi hakkın sesidir.." Son zamanlarda "..hakkın" derken, "H"yi büyük de yazar olduk.. "Hakkın sesi" diye..
Yani, halkın oyunu alanlar, onun adına her şeyi yapma hakkına sahiplerdir. Ama her şeyi..
Halkın oyu nasıl alınır, orası karışık, tarih boyu.. Dünyayı geçin.. Türk demokrasi tarihi yığınla değişik sistemde aldı, halkın oyunu..
Babamı Meclis'e sokan Milli Bakiye Sistemi'nde, ziyan olan tek oy yoktu, baraj falan hak getire.. Ülke genelinde, bir, tek bir milletvekili çıkaracak oyu aldın mı, Meclis'e bir temsilci sokardın. Şimdi bir ilde bütün oyları alsan, ülke genelinde yüzde 9.9 ise toplam oyların seçilemezsin.
Bugün Milli Bakiye Sistemi olsa, AKP'nin milletvekili sayısı 353 değil, 190 olacaktı. Bırakın tek başına ülke yönetmeyi, karşısındaki laik koalisyon yüzünden iktidar bile olamayacaktı. Nasıl "Halkın sesi, halkın seçimi" oluyor o zaman AKP'nin, daha doğrusu tek başına onun liderinin kararı?..
Seçim sisteminde baraj yüzde 10.. Niye?.. Yüzde 20 de olabilirdi. Sınır yok ki.. Çıkar yasayı olsun.. O zaman da AKP 550 milletvekili sokardı Meclis'e.. Yüzde 100.. Anayasayı değil, babayasayı bile değiştirme gücü ile..
Yaptığı her şey de demokratik olurdu. Halkın oyu ile geldikleri için..
Diyeceksiniz ki, yüzde 24, yüzde 35 oylar halkın sesi olur mu?.. Halkın gücü olur mu?..
Hitler yüzde 10 oyla iktidara geldi. Sonunu biliyorsunuz..
Şimdi bakın..
Türk Anayasasının ilk dört maddesi aynen şöyle..
"1 . Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
2 . Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milldayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
3 . Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.
Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.
Millmarşı 'İstiklal Marşı'dır.
Başkenti Ankara'dır.
4 . Anayasanın 1'inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2'nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3'üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez."
Şimdi dördüncü maddeye dikkat..
İşte bu dördüncü madde cumhuriyetçi ile demokratı ayırır.
Demokrat için, halk istedi mi, değiştirilmeyecek şey yoktur, olamaz.. Halk istiyorsa, imparatorluk da geri gelir, hilafet de.. Ülke eyaletlere bölünür istenirse, iç işlerinde serbest.. Bu eyaletler kendi anadillerini belirleyebilir, kendi yargı düzenlerini bile seçebilirler.. İsterlerse Medeni Kanun, isterlerse Mecelle.. İsterlerse Ceza Kanunu, isterlerse şeriat.. Daha aklınıza ne gelirse..
Cumhuriyetçi için ise, halkın sesi, her yerde hakkın sesi değildir. Bazı şeylerden, çoğunluk öyle istiyor diye vazgeçilmez, geçilemez..
Bu bazı şeyler, Cumhuriyetin Anayasasında "Değiştirilmeleri teklif dahi edilemez" diye geçer..
Yani Türkiye Cumhuriyeti'nin üniterlikten vaz geçmesi, dilinin Türkçe dışında olması, bu devlet yıkılmadığı sürece mümkün değildir.
Atatürk Milliyetçiliğinden, laiklikten vazgeçilmesi söz konusu edilemez.
O laikliğin tarifi de, Anayasa'nın giriş bölümünde aynen şöyle anlatılmıştır..
"..laiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı.."
Cumhuriyetçi, Meclisin yüzde 100'ü de oylasa, hiçbir siyasal gücün bu ilkeleri değiştirmesini kabul etmez. "Halk isterse.." demez.
Ben Cumhuriyetçiyim..
Demokratlarla farkım da burada..
Medyada sayımız az.. En hızlı Cumhuriyetçiler bile, giderek artan hızla demokratlaşıyorlar nedense..
Ama halkın içinde sayımızda azalma yok.. Kriz anlarında parti, siyasal düşünce farkına bakmadan, nasıl kenetlenip, nasıl bir araya geldiğimizi, 14 Nisan mitingi gösterdi..
Sivil Toplum Örgütlerinin büyük bölümü cumhuriyetçi..
Ordu, sapına kadar cumhuriyetçi..
Üniversiteler, cumhuriyetçi..
Yargı, cumhuriyetçi..
Daha ne olsun!..