kapat
22.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Genç kız hastalığı Blumia

Her yüz genç kızdan ikisi blumik! Önce aşırı yemek yeme, sonra suçluluk duygusu duyma, en sonunda da yediklerinden kurtulma isteği şeklinde cereyan eden zincir, tedavi edilmediği takdirde vücutta ağır hasara neden oluyor
İnternette herhangi bir arama motoruna girin. "Blumia" ya da "anorexia" yazın. Karşınıza inanılmaz siteler çıkıyor. Bu sitelerin büyük çoğunluğu blumik ve anoreksik genç kızların birbirlerine attığı mesajlardan oluşuyor. Kimisi yardım istiyor, kimisi -kurtulanlar- yardım etmek istiyor... "Bunlar Amerikan hastalığı" diyenlere ise hemen hatırlatalım: Birçok Türk kız ismine de rastlanıyor bu sitelerde.

Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Ergen ve Çocuk Psikiyatrı Dr. Türkay Demir, blumia hastalığının çoğunlukla ergenlik döneminde, kızlarda erkeklere oranla 10 kat fazla görüldüğünü söylüyor: "Hasta çok zayıf olmasına rağmen kendini kabul edilmeyecek şekilde şişman görüyor. Anoreksiya nervoza'da hasta yemeği tamamen keserken, blumia'da hastada tıkınma ve yeme atakları görülüyor. Çok kalorili yiyecekleri aşırı miktarda yedikten sonra suçluluk duygusuna kapılıyor ve yediklerinden bir şekilde kurtulmaya çalışıyor. Ya kendini kusturuyor, ya aşırı egzersiz yapıyor ya da laksatif (müshil) ilaçlar alıyor."

ÖLÜMCÜL HASTALIK
Blumia da, anoreksiya nervoza da yeme bozukluğu kategorisine giriyor. Nedeni tamamen psikolojik. Hastaların ortak takıntısı "zayıflamak". Ancak ne kadar kilo verirlerse versinler, kendilerini katiyen yeterince zayıf görmüyorlar. Şişmanlar ve çok çirkinler! Zayıflayınca ne olacak sorusunun cevabını da düşünmüyorlar. Bir nedensellik ilişkisi (zayıflarsam daha başarılı/çekici/zeki olurum gibi), hemen hemen hiç yok.

Anoreksiya nervoza ölümcül bir hastalık. Doktora başvuru çok nadir oluyor. Hastalık eğer tehlikeli boyuttaysa hasta, hastaneye yatırılıyor, serum yoluyla besleniyor.

Anoreksiya nervozada çok fazla vakti olmuyor hekimin, o nedenle belirtilere yönelik davranışsal psikoterapi yapılıyor.

Blumia hastalığı için daha çok başvuru oluyor. Dr. Demir "Her 100 kadından 2'sinde görülüyor blumia. Anoreksiya nervoza ise binde bir. Her ikisinde de hekime başvurma çok az. Onda biri ancak başvuruyor" diyor.

FAZLA KİLOLU OLANLARI DA VAR
Blumikler zayıf olacak diye bir şey yok. Yemek atakları nedeniyle olması gerekenden kilolu hastalar da var, çok zayıflar da. Bu tamamen yediği yiyecekleri ne oranda çıkardığıyla ilgili. Blumianın hasta üzerindeki en olumsuz etkisi vücuttaki elektrolit dengesinin bozulması. Buna bağlı olarak dişlerin çürümesi, diş eti sorunları, cilt bozulması ve faranjit en sık görülen rahatsızlıklar.

"Blumikler ilaç tedavisine anoreksiklere nazaran daha iyi cevap veriyor. Blumiklerin üçte ikisinde depresyon da görülüyor. Antidepresan ilaçların çok faydası var. Hasta depresyonda olmasa da var. Blumiklerde öncelikle yeme ataklarını durdurmak gerekiyor. Çünkü hasta aşırı yedikten sonra büyük bir suçluluk duygusu yaşıyor ve aldıklarını geri atmak istiyor. Hasta suçluluk duygusu duyacağını bile bile yer. Adeta o suçluluk duygusunu arar. Kendine ceza verme, eziyet etme ruh haline girer. O nedenle önce yer, sonra da bir şekilde onu çıkartır" diyor Dr. Demir.

KADINLIK BİTİYOR
Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı Prof. Dr. Ümit Özekici ise anoreksiyanın altı ay devam etmesi durumunda adet kesilmesine sıklıkla rastlandığını belirtiyor: "Vücut aşırı zayıflama sonucunda doğurganlığı durduruyor. Yumurta üretimi duruyor ve hasta adetten kesiliyor. Adetten kesilince de hormonal değişiklikten dolayı oluşan bitkinlik ve gerginlik vücutta kalıyor. Vücut asla rahatlamıyor. Tedavi başladıktan altı ay sonra adet düzeliyor."

Hamilelikte hastalık geliştiği vakit bebeğin zihinsel ve fiziksel gelişimi duruyor. Nihayetinde bebek anne karnında ölüyor. Emziren annelerin ise sütü önce kalitesizleşiyor, akabinde kesiliyor.

MUTLU TÖNBEKİCİ



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır