Türbelere el yüz sürmek huzurlarında kurban kesmek İslam prensipleriyle çelişir

Ehl-i beyt ne demektir? Dinimizdeki önemi nedir?

* Ehl-i beyt sözlükte "ev halkı" demektir. Özel anlamı ile Sevgili Peygamberimizin ev halkını ifade etmektedir. İslam literatüründe ehl-i beyt kelimesi, Hz. Peygamberin soyundan gelenleri ifade eder ki, bunlar mübarek eşleri, kızı Hz. Fatıma, damadı Hz. Ali ve onların çocukları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'dir.

Kur'an-ı Kerim'de ve hadis-i şeriflerde ehl-i beyte özel önem verilmiş, Müslümanlar onlara karşı sevgi ve saygı hisleri duymaya davet edilmiştir. Bütün Müslümanlar da bu davete icabet etmişler, ehl-i beyt sevgisini birlik ve beraberlik şuurunun ortak paydası haline getirmişlerdir.

Namazlarda tahiyyat dan sonra okunan dualarda "ål-i Muhammed" ifadesiyle Hz. Peygamber'e inananlara ve onun soyundan gelenlere dua edilmektedir. Müslümanlar, Hz. Peygamberi sevmekle kalmamış, onunla alakalı her şeye muhabbet duymuşlardır. Söz konusu sevgi ehl-i beyte mensup olanları da kuşatmış, kuşaktan kuşağa geçerek günümüze kadar ulaşmıştır.

Ehl-i beyte mensup olan ve Yüce İslam dininde en önemli şahsiyetlerden biri olan Hz. Ali'nin ismi anıldığında, "Allah onu şerefli kılsın" anlamında "Kerremailahuvechehü" ya da Türkçe olarak "Efendimiz" diye saygı ve sevgi sözcükleri kullanılır. Ayrıca Hz. Ali'ye "Razı edilmiş" anlamında "el-Murtaza" ismi verilmiştir.

Hemen her Müslüman Hz. Fatıma'dan söz ederken, hem saygı ve hem de her türlü gösterişten arınmış son derece samimi bir ifadeyle "anamız" sözcüğünü ekler. Hz. Hüseyin'in şehit edilmesi ise, istisnasız bütün Müslümanları derin üzüntüye boğmuştur.

Müslümanlıkta ifade edilen hususları inceleyip üzerinde aklı selimle düşündüğümüzde, ehl-i beyt sevgisinin bütün Müslümanların birlik ve beraberliğini pekiştirecek önemli unsurlardan biri olduğu kolayca ortaya çıkmaktadır. İslam'da ifade ediliş açısından bir anlamda izafi yönü de olan sevgi mefhumu ayrılıklara, dargınlıklara asla yol açmamalı, bilakis müminlerin birbirinin eksikliklerinden, yanlışlıklarından çok, olumlu ve gözül yönlerini görmelerine vesile olmalıdır.

Özellikle Ramazan ayında bazı vatandaşlarımızın Oruç Baba ve benzeri türbelere akın ederek oruçlarını sirke ile bu türbelerde açmaktadırlar. Bunun ve diğer türbe ziyaretlerinin İslam dininde yeri ve önemi nedir?

* Özellikle Ramazan ayında "Oruç Baba Türbesi" ve diğer türbelere vatandaşlarımızın akın ederek, dini bir vecibeymiş gibi oruçlarını buralarda açtıkları ve bu görüntülerin ulusal yayın yapan bazı televizyonlarda yer aldığı görülmüştür. Bu sebeple; Diyanet İşleri Başkanlığı, aşağıdaki açıklamayı yapmıştır: "İslam'da mezar ve kabirlerin sade ve mütevazı olması, esas prensiptir.

Ancak türbeler; hükümdarlar, büyük bilginler, meşhur komutanlar ve şehitlerin unutulmaması, sürekli yâd edilmesi amacıyla özel mimari tekniği ile yapılan anıt-mezarlardır. Tarihi-milli şuurun uyanık tutulmasında, ülkemizin coğrafyadan vatana dönüşmesinde büyük hizmetler vermiş tarihi-dini önderlerin, ebedi istirahatgahların korunması, elbette önemlidir. Onları daima hayır ve rahmetle anmalı, gelecek nesillerimize tanıtmalıyız.

Ancak; onları beşer üstü varlıklar olarak görmek, bu zatların duaları kabul ettiği, insanların geleceklerini şekillendirdiği gibi ilah”-rabban” kudretlerinin olduğuna inanmak, bir kısım ihtiyaç ve dileklerini onlara arz etmek, kendilerinden el-yüz sürmek, onlara yönelerek namaz kılmak, huzurlarında kurban kesmek, İslâm'ın ana esprisiyle kesinlikle bağdaştırılamaz.

Hiç şüphesiz ölen kişilerden medet ummak iman açısından tehlikeli sonuçlar doğuracak bir davranıştır. Tevh”d konusunda son derece hassas ve bu özünü, kıyamete kadar koruyacak olan Yüce İslâm dini; putperestliği, insanların heva ve nefsan” ihtiraslarının kutsallaştırılmasını yasaklamıştır.

Önceki Peygamberlerin mesajları asırlar içinde, çeşitli etkenler yanında, vefat eden büyük zatlar hakkında gösterilen aşırı saygı sebebiyle tevhidçi özünü yitirmiş ve gerçek özünden sapmıştır. Hz. Peygamber (s.as.) de; "Ya Rabbil Vefatımdan sonra kabrimi tapılır put haline koyma" diye niyaz etmiştir."