kapat
22.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Siyasete 12 deli adam lazım

İşadamı Sedat Aloğlu, 1995-1999 yılları arasında milletvekiliydi. Meclis'i yakından tanıyan bir vekil olarak, sistemin değişmesi için gerekli olan formülü açıkladı: 12 deli adam
İşadamları siyasete girsin mi? Girsin diyenler de var, işlerinin başında kalsınlar diyenler de... Sedat Aloğlu 1995 seçimlerinde Tansu Çiller'in çağrısıyla siyasete girdi. Dört yıllık parlamenterlik dönemini şimdi farklı bir gözle değerlendiriyor. Meclis'e girdiğinde Meclis'in hiç de İstanbul'dan göründüğü gibi olmadığı anladı ve 28 Şubat sürecinde partisinden istifa edip bağımsız milletvekili olduktan sonra da 'siyasette değişim' taleplerini dile getirdi. Şimdi Sedat Aloğlu 'Siyasette 12 deli adama ihtiyaç var' diyor. Ona göre ne yaptığını bilen, ülkeyi tanıyan, sorunlarına çözüm geliştirmiş, işini ailesini bir kenara koyabilecek, dinamik, cesur bir kadro Türkiye'yi bu kötü durumdan kurtarabilir.

* Devlet şirket gibi yönetilir mi?

- İkisi de yönetimdir. Şirket yönetiminde tecrübe edinmiş insanlar politika da yapabilirler. Ama bence burada sorun şurada yatıyor. İş aleminde 'patron müessesesi' derler. Çağdaş bir yönetim anlayışı değildir bu. İşte şu anda siyasette hakim olan anlayış da budur.

'28 ŞUBAT ABARTILDI'
* Bu anlayış nasıl değişecek?

- Kolay olmayacağı gerçeğini kabul etmeliyiz. Mevcut yapının oturmuşluğu ve yarattığı alışkanlıklar söz konusu. Ben değişimin 'anlayış ve davranış reformu' ile olacağını düşünüyorum.

* Değişmesi gerekenler nelerdir size göre?

- Siyasi tablo parçalanmıştır Türkiye'de. Bir de liderlik sultasının ortadan kalkması gerekir.

* Bir işadamı olarak siyasete girdiniz. Sonra da çekildiniz siyasetten. Neydi size bunları yaşatan?

- Tansu Hanım'ın çağrısıyla, biraz da apar topar siyasete girdik. Değişim için oradaydık. Ben uzun süre Sivil Toplum Örgütleri'nde bulunmuştum. Gümrük Birliği sürecini değerlendirdik. Ama sonuçta talihsiz bir dönemde Meclis'teydik. 28 Şubat sürecini yaşadık. Refah Partisi en çok oyu almıştı. Merkezdeki iki partinin kavgası söz konusuydu. Birbirinin kötülüğü üzerine kurulu bir siyasi anlayışta yollar tıkalıydı. İrtica tehlikesi Türkiye'nin gündemindeydi, bu konunun da abartıldığını düşünüyorum. Ancak sonuçta hatalar yapıldı. Başbakanlık'ta ağırlanmaması gereken konuklar, Sincan olayları ve hepimizin çok iyi bildiği gerginlikleri yaşadık. Bu ortamda rekabetin kalitesi düşüyor. Kaos olduğu için de siyaset irtifa kaybına uğradı. Ve bugünlere geldik.

CESARETE İHTİYAÇ VAR
* Şimdi değişim deniyor. Yeni isimler politikaya öneriliyor...

- Politikaya girecek olanların işlerini bir yana koymayı bilmeleri ve tüm enerjilerini Meclis'e yöneltmeleri gerektiğini düşünüyorum. Aile sorumluluklarını tamamlamış ve bir beklenti içinde olmayan insanlar siyasete girmeli. Çünkü kayıplara uğruyorsunuz.

* Türkiye'deki siyasi yapının değişmesi için ne öneriyorsunuz?

- Türkiye siyasetinin değişmesi için bu siyasi yapının çarklarını kıracak deliliğe ihtiyaç var. Cesareti olan, yıpranma riskini göze alan, alanında uzman, iyi eğitimli, deneyimli kadrolara ihtiyaç var. Siyasete 12 deli adam gerekiyor. Akademisyen, işadamı, bürokrat; saydığım özelliklere sahip kişiler Türkiye'yi çözüme kavuşturabilir. Biz büyük bir tecrübe yaşadık, büyük ayak oyunlarını gördük.

2 yıl sonra siyasete girebilirim
* Sistemin değişmesinin zor olacağını söylediniz. Sistemin tamamen dışında olan kişiler bu değişimi gerçekleştirme konusunda zorlanmazlar mı?

- Profesyonel siyasetçiler siyaseti değiştiremez. Onları suçlamıyorum ama bildiğim bir şey var; o da siyasetçiler için bir sonraki seçimin garantisini almak çok önemli. Bu bakımdan asla değişimi istemezler. Türkiye'nin lig atlaması gerekiyor.

* Nasıl atlayacak?

- Bir ülke tarihi için 5-6 yıl çok uzun bir zaman değildir. Bunun için proaktif olmak gerekir. Reaktif siyaseti bir kenara bırakmak lazım.

* Popülizm yapmadan siyaset yapmak mümkün mü?

- Türkiye'de hayır. Çünkü bu ülkede öğretim profili dört yıl kadar. Ben bu konuda '2 E' diyorum. Türkiye'nin kurtuluşu 'eğitim' ve 'endüstri'de. Bu ülkede bir MGK gerçeği var. Bu bir realite. Bu gerçekleri bilerek yola çıkmak lazım.

* Bir kez daha siyaseti düşünüyor musunuz?

- Şimdi hayır. Bir iki yıl sonra girebilirim.Yapmak istediklerim var. Tramvayı atlatmaya ihtiyacımız var.

SİYASETİ TADAN ALAOĞLU'NUN ÖNERİLERİ

550 vekil gereksiz
* Yetkileri arttırılmış Cumhurbaşkanlığı. İki turlu yöntemle, halk çoğunluğu ile seçilen, parlamentoyu fesih ve seçimleri yönelime yetkisine sahip Cumhurbaşkanı olmalı.

* Parti genel başkanlığı ile grup liderleri ayrılmalı. Böylece yasama ve yürütmede başarısız olan bir liderin tasfiyesi kolaylaşır.

* Ön seçim sistemi getirilmeli.

* Dar ve daraltılmış seçim bölgesi getirilmeli. Bir, iki, üç vekil çıkaracak dar bölge sistemi, temsilde adaleti zedeleyeceği gibi milletvekilini bölgesinin ağır vesayeti altına sokacaktır. Ancak İstanbul'da olduğu gibi 20 milletvekili çıkaran bölgeler aşırı geniş olmaktadır. Dolayısıyla 5-10 vekil çıkaracak daraltılmış bölge sistemi getirilmelidir.

* İki turlu seçim. İkinci tura en fazla oy alan 4-5 parti katılmalı.

* Türkiye milletvekilliği uzman kişilerin parlamentoya girmesi için önemlidir.

* Bakanlar milletvekillerinden ayrılmalı.

* Seçim ve yasama ittifakları siyasi tablonun parçalanmışlığı ve baraj oranı gözönüne alındığında seçim ittifakları Türkiye istikrarı için yararlı olur.

* Bakan sayısı azaltılmalı.

ELİF ERGU



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır