SABAH - 'Toplum beni değil, ben toplumu değiştirmeliyim'
kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
'Toplum beni değil, ben toplumu değiştirmeliyim'
'Toplum beni değil, ben toplumu değiştirmeliyim'
'Öğrencilerim dayak anını görmemeliydi'
Nahçıvan sınırına tayin edildi
'Onlara yardım etmeyi seviyorum'

'Bir tek dayakla mücadele edemem'

Avusturya'da doğan ve Iğdır'da öğretmenlik yapan Sonja Aygül Pervaneli, beyniyle ve yüreğiyle bütün zorluklarla baş edebileceğini, ancak şiddet karşısında çaresiz kaldığını anlatıyor. Şikâyetinden vazgeçmeyeceğini söyleyen genç öğretmen, hakkında açılan soruşturmalara rağmen öğrencilerini mezun etmeye kararlı.


'Toplum beni değil, ben toplumu değiştirmeliyim'

Avusturya'daki lüks hayatını elinin tersiyle itip Anadolu'da köy öğretmeni olmayı seçen 28 yaşındaki Sonja Aygül Pervaneli, gördüğü psikolojik ve bedensel şiddete rağmen giyim tarzını da, öğrencilere yaklaşımını da, özgürlük anlayışını da değiştirmeyi düşünmüyor. Şimdi tek amacı öğrencilerini mezun etmek.

Sonja Aygül Pervaneli'yi önce kılık kıyafeti nedeniyle sürgüne gönderilen, daha sonra da okul idarecilerinden dayak yiyen öğretmen olarak tanıdık. 28 yaşındaki bu genç kadını, daha yakından tanımak için Iğdır yollarına düştük. Avusturya'da doğmuş, yaşamının büyük kısmını orada geçirmiş, ikisi de sonradan Müslüman olmuş İtalyan asıllı bir baba ile Trabzon Rumu bir annenin yedinci ve en küçük çocuğu. Sonja ismini ablası, Aygül'ü de annesi takmış. Varlıklı bir ailenin kızı Sonja öğretmen. İki ablası Avusturya'da özel sektörde üst düzey yönetici, ağabeylerinin de kendilerine ait diskoları, restoranları, kulüpleri var.

'ASLA
PES ETMEM'
Belki de lüks içinde büyüdüğü için farklılık onu cezbetmiş ve Avrupa'da okumak varken, Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'nden mezun olduktan sonra, Konya'nın 230 kilometre uzağındaki Çeltik Merkez İlköğretim Okulu'nda matematik öğretmeni olarak görev yapmaya başlamış. Doğu görevi zamanı geldiğinde de, haritada yerini bile bilmediği Iğdır'a tayin olmuş. Ailesinin gitmemesi yönündeki telkinlerine rağmen Prevert'in "Dene ve yenil, tekrar dene tekrar yenil, daha iyi yenil" sözünü kendisine rehber eden genç kadın güçlüklerin onu yıldırmayacağına dair ilk sözü, o zaman vermiş kendine. Lükste-şaşaada gözü olmayan Sonja öğretmen, Iğdır'a ilk geldiği günlerde uzun sarı saçları ve yanık teniyle turist muamelesine maruz kalmış. Yaşam tarzından taviz vermemiş ama sadece dikkat çeken sarı saçlarının rengini değiştirmiş. Yaycı 75. Yıl Yatılı İlköğretim Okulu'ndaki öğretmenliği, o zamanki okul müdürü Refik Turan'ın da desteğiyle gayet güzel başlamış. Turan'ın Anadolu Lisesi'ne tayin edilmesiyle dönemin müdür yardımcısı Mehmet Dağdelen, vekil müdür olmuş. Sonja öğretmenin hayatındaki değişimin başladığı günler de o günler: "Dağdelen'le farklı düşüncelerin insanları olduğumuzu biliyordum, o muhafazakârdı, ben demokrat. Benden çok hoşlanmıyordu, ama önceleri bunu dert etmedim, ne de olsa burası bir işyeriydi." Okuldaki ikinci yılı dolduğu için herkes onun tayin istemesini beklerken, yeni eğitim yılında tekrar görevine başlamış. Kılık kıyafeti yüzünden uyarıların başladığı zamanlar da tam bu zamanlar. Dağdelen'in, "Kılık kıyafetiniz köyümüze uymuyor, köylü kadınlara kötü örnek oluyorsunuz, toplum görüşlerinin dışında giyiniyorsunuz," dediğini aktarıyor. Tam da yönetmelikte yazdığı gibi ütü izli kumaş pantolon, gömlek giyen; okul dışında ise blue jean giymeyi tercih eden Sonja öğretmen, kendisinde bir hata arasa da bulamamış: "Ben güzel giyinmeyi seviyorum. Bir sezon giydiğimi bir daha giymiyorum. Ayrıca topuklu ayakkabı giymek, takı takmak, makyaj yapmak beni mutlu ediyor. Ama bunlar her kadını mutlu eden şeyler değil midir?"

FAİLİ MEÇHUL DİLEKÇE
O günlerde İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden çağrılmış: "Müfettişler mahcubiyetlerinden konuşamadılar ve bana bir dilekçe uzatıp okumamı istediler. Murat Güvendik adlı bir öğretmen, benim okul dışındaki hal ve hareketlerimin öğrencilere kötü örnek olduğunu ve okuldan uzaklaştırılmam gerektiğini söylüyordu." Ama Iğdır'da bu isimde birinin olmadığını da o sırada öğrenmiş. Pervaneli, yeni Milli Eğitim Müdürü'nün kendisini makamına çağırdığı güne kadar görevine sorunsuz devam etmeyi sürdürmüş. Dilekçe sonrasında müfettişlerin kendisi hakkında görev yerinin değiştirilmesi kararı verdiğini, bu vesileyle öğrenmiş. Ancak Sonja öğretmen, okulundan memnun olduğunu ve öğrencilerini mezun etmeden okuldan ayrılmak istemediğini söyleyerek yeni Milli Eğitim Müdürü'nü ikna etmiş.

'BU BİR KOMPLO'
Sonja öğretmenin bir türlü okuldan uzaklaştırılmaması üzerine, ertesi gün Yaycı köyü muhtarı okula çağrılmış: "Milli Eğitim Müdürü'ne git ve köylüler bu öğretmeni istemiyor de," telkinlerinden etkilenen muhtar Ahmet Yaman, soluğu Milli Eğitim Müdürlüğü'nde almış, hatta tabir-i caizse burayı basmış. Daha sonra pişmanlıkla Pervaneli'ye anlattığı bu yönlendirme, Sonja öğretmenin sürgüne gidişini de hızlandırmış: "O gün müdürün ziline bastım, evine ilk kez gidiyordum. İçeri girdim ve her şeyi öğrendiğimi söyledim. Muhtarı yalanladı, hatta sahte dilekçeyi bile onun yazmış olabileceğini söyledi." Ertesi gün muhtar ve müdürü yüzleştiren Sonja öğretmen, Dağdelen'in en sonunda "Evet seni bu okulda ben istemiyorum, çünkü senin imajın okulun imajının önünde," dediğini anlatıyor. Hakkında dört tutanak tutulduğunu ve bunların Milli Eğitim Müdürlüğü'ne teslim edildiğini de söyleyen Dağdelen, "Salı günü bu okuldan gidiyorsun," demeyi de ihmal etmemiş. Ne tür iftiralarla karşılaşacağını bilmeyen genç öğretmenin aklına Dallas filminden kareleri hatırlatan bir blöf gelmiş: "Müdüre, anlattığı her şeyi telefona kaydettiğimi söyledim. Eğer tutanakları alırsa ses kaydını silebileceğimi, aksi durumda bunu ilgililere dinleteceğimi de belirttim." Şok geçiren müdürün bu öneriye "Evet," demekten başka şansı kalmamış.

MÜJGÂN HALİS

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 'Kalbimle çizmek isterdim'
 Savaşı çıkaran şirket
 'Tanınmıyorum, çünkü kendimi anlatamıyorum'
 'Soyadım Uçuran ya, belki ondan 'uçtu' diyorlardır!'
 Ve kadın seksle tanıştı
 40 gün 40 gece Sulukule
 'İstanbul hâlâ hak ettiği turisti ağırlamıyor'
 Ne kedisiz ne kitapsız
 Haydi çocuklar şenliğe
 Festival tarihi açık artırmada
 'Bir klip şarkıcının kaderi olabilir'
 AKM'yi yıkma nedenimiz 'Tamamen Duygusal'
 Bu radyoda müzik yok konuşma var
 Bütün patronlara örnek olsun
 300 Spartalı İran'a mı saldırdı?
 Düğün dernek oldu
 Felsefenin Sefaleti
 Kadir Has'tan son vefa Yassıada'ya
 Harran: Sevmeye hakkı olmayan kadınların diyarı...
    Pazar Sabah Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Ömür imtihanla geçiyor!
Zor anlarda bazen sadece...
GÜLSE BİRSEL
50 yıl sonra keyfiniz nasıl olacak?
Ben doğduğumda...
ÖNCEL ÖZİÇER
Kahve bile 'üçü bir arada', ben hâlâ...
KAZIM KANAT
"3 bin meslektaşın, yarın evine ekmek götürecek"...
Futbol kulüpleri en çok beyazı seviyor
Futbol kulüpleri en çok beyazı seviyor
Türkiye profesyonel futbol liglerinde yer alan 220 spor kulübü...
Ankaralılara sinema ziyafeti
Ankaralılara sinema ziyafeti
Limak 18. Ankara Uluslararası Film Festivali, 12 - 22 Nisan tarihleri...
Seks mi, alışveriş mi?
Psikiyatrist Dr. Funda Güdücü ve Psikiyatrist Dr. Oğuz Tan, 'Seks mi,...
Tiroid kanserinde erken tanı çok önemli
Her yıl nisan ayının ilk haftasına denk gelen 'Kanser Haftası'...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.